İsminiz sorulduğunda açık ve net bir şekilde söyleyin. Hadi deneyelim. İsminiz nedir? | Open Subtitles | عندما أسئلك عن أسمك يجب ان تقوله بصوت عالى وواضح دعنا نجرب هذا, ما أسمك؟ |
Işığı yeniden yönlendirip görüntünün daha geniş ve net görünmesini sağlar. | Open Subtitles | إعادة توجيه الضوء، جعل الصورة تظهر الأكبر وواضح. |
Damadın ebeveynleri ile konuştum ve beni istemedikleri çok açık. | Open Subtitles | تكلمت مع والديّ العريس وواضح جداً أنهما لا يريدان ذهابي. |
Ailevi psikolojik sağlık, uluslararası gündemce açık seçik tanınmış olacak. | TED | ستصرخ الصحة النفسية العائلية بشكل عال وواضح في العالم وفي الأجندات الدولية. |
gayet iyi duyuyoruz. Olayı anlatır mısınız Çavuş? | Open Subtitles | عالٍ وواضح لماذا لا تشرح لنا القضية أيها الرقيب |
Anlaşılan doğru olanı yapmanı sağlamak için... seni buradan kovmak doğru değil. | Open Subtitles | وواضح أن طردك من هنا لن يكون الطريقة المناسبة... لمساعدتك على فعل الصواب |
İyi değildi ve Görünüşe göre hala bazı sorunları var. | Open Subtitles | لم يكن بخير وواضح أنه ما زال لديه بعض المشاكل |
Oldukça ayrıcalıklı Ve belli ki yetenekli bir adamsın. | Open Subtitles | أنت لديك امتيازات كثيرة حقاً وواضح أنك موهوب جداً |
20 milyon Amerikalı açık ve net diyor. | Open Subtitles | عشرين مليون أمريكي يقولونها بصوت عالٍ وواضح |
Eğer çekincelerin varsa, duyalım. AVN ol. Bu "açık ve net" demek. | Open Subtitles | إذا كان لديك أي مانع فإني مستعد لسماعك بصوت عالي وواضح |
O yüzden olabildiğince açık ve net konuşacağım. | Open Subtitles | لذا سأجعل الأمر بسيط وواضح قدر إستطاعتي. |
Ben basit, sade, herkesle açık ilişki kuran bir adamım diye... böyle biriyim diye beni budala mı zannediyorlar? | Open Subtitles | لإنى رجل بسيط و وواضح وأتعامل مع كل إنسان بلا مواربة الهذا يحسبوننى مغفّلاً؟ |
Bunun soykırımla karşılaştırılması çok açık: | Open Subtitles | المقارنة هنا بالمحرقة هو جلي وواضح على حد سواء: |
Seni gayet iyi duyuyorum, Kaptan. | Open Subtitles | سمعتك , كاب , بصوتا مرتفع وواضح |
El'in ninjaları, kalp atışlarını gizleyebilir ancak seninkiler gayet belirgin. | Open Subtitles | يمكن النينجا واليدوية للتخفي دقات القلب بهم ... لك هو دائما بصوت عال وواضح. |
Anlaşılan Shane Casey de böyle düşünüyor. | Open Subtitles | فقط آمل أن هناك المزيد وواضح أن شون كيسي " يأمل أيضاً |
Anlaşılan o ki Nicky'le de pek iyi geçinemiyorlar. | Open Subtitles | وواضح أنه و " نيكي " غير مغرمين إنه أمر شكسبيري |
Bu, aklın işe yaraması için mevcut olması gereken tutkulardan bir tanesidir ve Görünüşe göre bu hepimizde var. | TED | أن يَحْضُّرَ لديه شغف لكي يٌشَغِل المنطق وواضح أننا نمتلكه جميعًا |
Ve belli ki kendi kıçını kolluyor. | Open Subtitles | وواضح أنه يغطي على نفسه |
Ben açıkça bir soru sormuyordum, Neena. Dramatik bir ifadede bulunuyordum. | Open Subtitles | وواضح اني لم اكن أسأل سؤال و لكني كنت اقر بشي |
İyi bir çocuğa benziyorsun. Ve açıkcası, tüm bu saçmalıklara... inanıyorsun. | Open Subtitles | تبدو فتىً لطيفاً وواضح أنّك تصدّق كلّ هذا... |
Hayatın boyunca yüksek sesle ve anlaşılır bir şekilde konuşacaksın. | Open Subtitles | من الآن ستستطيع التحدث بصوت عالى وواضح |
Bilakis, söylediklerini çok net duyuyorum. | Open Subtitles | لا، أنا استمع لك بصوت عالِ وواضح |