ويكيبيديا

    "ووجد" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bulmuş
        
    • buldular
        
    • buldu
        
    • bulmuştu
        
    • gördü
        
    • bulundu
        
    • buluyor
        
    • bulmuşlar
        
    • inceledi ve
        
    Ve sonra soyguncu, hasta manyağın teki, gidip bir çekiç bulmuş. Open Subtitles ثم أتى هذا اللص المجنون ذهب ووجد واحد من مضارب الكرة
    Kendisi sizin yanınızdan ayrıldık sonra kadehi yıkanmış ve kurulanmış olarak bulmuş. Open Subtitles ذهب الى غرفة زوجك, ووجد الكأس مغسولا ومُجففا ؟
    Herkül, kahramanlar gibi davranmadıkları için onları cezalandırana kadar mürettebatın geri kalanı kendilerini yeni romantizmlerde buldular. TED ووجد بقية الجمْع أنفسهم هائمين في غرامٍ متيّم؛ حتى وبّخهم جاسون على تصرفهم الذي لا يصدر عن أبطال.
    Bir gün tanrımız eve döndü ve annesini ağlarken buldu. Open Subtitles في أحد الايام عاد اللورد الى المنزل، ووجد والدته تبكي
    Avustralya'dan ayrılıp, İngiltere'ye dönmüş, iş bulmuştu. Open Subtitles غادر استراليا ,وجاء الى انجلترا ,ووجد عملا.
    Eve geldi, karısını kablolu TV tamircisiyle gördü ve gözü döndü. Open Subtitles أتى إلى المنزل ووجد زوجته بالأعلى مع رجل الكيبل ثم فقدناه
    Aynı şey müon ve tau adında daha ağır kardeşleri olan elektronlar için de bulundu. TED ووجد الشيء نفسه بالنسبة للإلكترونات، التي لها شقيقان أثـقـلُ يُدعيان الميوون والتاو.
    Birleşik Krallık, Cambridge'deydim. Ve üç gün sonra, bir pilot arazinin üstünde uçuyormuş ve şu şeyi buluyor. TED للحصول على جائزة من الجامعة. وبعد ذلك بثلاثة أيام ، قام طَيّار بالتّحليق فوق مساحة ووجد هذا الشيء.
    FBI laboratuarı, eldivenden kısmen bir iz alabilmiş ve AFIS'te bir eşleşme bulmuşlar. Open Subtitles المختبر الجنائي للمباحث الفيدراليّة عثر على بصمة جزئية على القفازات، ووجد مطابقة
    Siz bir uca oturmuşsunuz, o da öteki uca, bunu çok tuhaf bulmuş... çünkü masa çok uzunmuş. Open Subtitles يتذكر بصفة خاصة أنك جلست في أحد أطراف المائدة وهو في الطرف الآخر .. ووجد ذلك غير عادي لأن المائدة كانت طويلة جداً
    Şu çocuk su dökmek için durmuş. Cesedi bulmuş. Open Subtitles الفتى الواقف هناك توقف ليقضي حاجته ووجد الجثة
    Anlaşılır biçimde, etrafa bakınmaya başlamış ve Kitap'ı bulmuş. Open Subtitles المفهوم كذلك، بدأ يبحث في جميع أنحاء ووجد الكتاب.
    Oh, bakın kim şortuna bir göz atıp, orada bir çift bulmuş. Open Subtitles أوه، انظروا لمن اختلس النظر داخل سرواله ووجد إثنان.
    San Francisco'ya sürüklenmişler ve onları adamlarımız bulmuş. Open Subtitles أنها جنحت إلى سان فرانسيسكو ووجد رجالنا.
    Kandy'yi aramak için çıktığında cesedi bu halde bulmuş.. Open Subtitles وخرج الى هنا بحثا عن كاندي، ووجد لها مثل هذا.
    Hapishane otobüsünü yolun kenarında boş buldular. Open Subtitles ووجد الباحثون في باص السجن فارغة على جانب الطريق.
    Şok cihazı ve çuval buldular. Open Subtitles ووجد الباحثون غطاء محرك السيارة وبالنبال.
    Şimdi ben diğerlerinden daha aydınlatıcı olan üçüncü bir seçeneği tartışmaya açacağım. Bunu gözünüzde canlandırmak için diyelim ki bir Marslı Dünya'ya geldi ve yok olmuş bir medeniyet buldu. TED سأحاول أن أطرح وأناقش بديلا ثالثا والذي يكون مسلطاً الضوء أكثر بكثير من أي من تلك، ولكي نضع ذلك في تصور، فلنتخيل أن مريخياً نزل إلى الأرض ووجد حضارة مخربة.
    Ve adam hemen listeyi kontrol etti, adımı buldu ve içeri girmemize izin verdi. TED وبالفعل، تفحص الرجل القائمة المرجعية في نهاية المطاف، ووجد اسمي، وسمح لنا بالدخول.
    # Bu iki hafta boyunca Ralph, Bonnie'yi büyükannesine bırakmıştı... #...kendisine Florida Jacksonville'de daha iyi bir iş bulmuştu. Open Subtitles خلال هذان الأسبوعان ، كان " رالف" قد ترك ابنتهما " بونى " عند جديها ووجد لنفسه عمل أفضل فى "جاكسونفيل " فى فلوريدا
    Luria bilim çağına girmeden hemen önce insanlara baktı ve bu insanların maddi dünyayı sınıflandırmaya direniş gösterdiğini gördü. TED نظر لوريا إلى الناس بالتحديد قبل دخولهم العصر العلمي، ووجد أن هؤلاء الناس كانوا مقاومين لتصنيف العالم الملموس.
    CSI, bıçağı inceledi ve üzerinde dört ayrı kan örneği saptadı, Open Subtitles المحقق فحص السكينة ووجد الدم من أربعة مصادر مختلفة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد