| Bunu bana da söylediğini yani benim de bildiğimi sanıyor. | Open Subtitles | ويظن بأن اباك اخبرني لذا فلابد من انني اعرفه كذلك |
| Baban kanepede, yatar pozisyonda daha çok püre yiyebileceğini sanıyor. | Open Subtitles | والدك على الكنبة ويظن بأن وضعيته وهو مضطجع إنه يستطيع تناول المزيد من البطاطا |
| Yalnız kalıyor ve kimse onu anlamıyor sanıyor. | Open Subtitles | يقضي كثيراً من الوقت وحده ويظن أنه لايوجد من يفهمه |
| Şimdi kızın sevdiği çocuk birinci sınıfta, futbol takımının kaptanı diye kendini tanrının bir lütfu sanıyor ama bence tek yaptığı, kızı çantada keklik gibi görmek... | Open Subtitles | كان عندها هذا الشاب، إنه طالب ثانوي، كابتن فريق الكرة، ويظن أنه هدية من الرب، |
| Şimdi o şiddet fikrini kullanıyor. Böyle yapması gerektiğini sanıyor. | Open Subtitles | لكنه الآن يستخدم الفكرة الخطيرة ويظن أن هذا واجبه |
| Lanet olsun, adamla bir oyun oynadılar diye hayatını ona borçlu sanıyor. | Open Subtitles | اللعنة , إنه يلعب الشطرنج مع ذلك الرجل ويظن أنه يدين له بحياته |
| İnsanlar bütün bunların sahibi olduğunuzu sanıyor. | Open Subtitles | ويظن الناس بأنك تمتلكهم، تعلم؟ |
| Prens Harry biraz içti şimdi de kendisini sert adam sanıyor. | Open Subtitles | الأمير هاري تناول بعض المشروبات ويظن نفسه الآن صارما! 00 |
| O bir suçlu ve bu işten paçasını kurtarabileceğini sanıyor. | Open Subtitles | إنّه مذنب، ويظن أنه سينجو بفعلته. |
| O Vegas'a gitmişti ve bunun olayı telafi edeceğini sanıyor. | Open Subtitles | هو ذهب الى (فيغاس) ويظن ان هذا سيعوض عن ذلك |
| Alzheimer hastasıymış. Ayakkabı mağazasında olduğunu sanıyor. | Open Subtitles | إنه مصاب بالزهايمر ويظن أنه بمحل أحذيه |
| Benim bölgeme girdi, böyle yapabileceğini mi sanıyor? | Open Subtitles | أتى لأرضي وحسب ويظن إن بأمكانه فعل هذا؟ |
| Bu arada, o da yazar olduğunu sanıyor. | Open Subtitles | . ويظن إنه كاتب,أيضاً |
| Seni etkilemesi gerektiğini sanıyor. | Open Subtitles | ويظن انه يجب ان يبهرك. |
| Seni etkilemesi gerektiğini sanıyor. | Open Subtitles | ويظن انه يجب ان يبهرك. |
| Babam da annemle kaldığımı sanıyor. | Open Subtitles | ويظن أبي أني عند أمي |
| Aynı zamanda kendini minik, şirin bir çaydanlık da sanıyor. | Open Subtitles | - ويظن أيضاً أنه إبريق شاي قصير وشجاع |