ويكيبيديا

    "و يقول" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • derdi
        
    • ve "
        
    • söyler
        
    • dese ki
        
    • yazıyor
        
    • " demiş
        
    • ve dinlenen
        
    • şöyle diyor
        
    • ve ‘
        
    En sonunda neşeli bir şekilde eve gelir ve bana şöyle derdi: Open Subtitles و يأتي إلى المنزل في النهاية و معنوياته مرتفعة و يقول لي:
    Babam eve gelir ve "Hala ben çıkarken izlediğin klibi mi izliyorsun?" derdi. Open Subtitles ابي كان يعود الى المنزل و يقول: هل ما زلت تشاهد هذا الفيديو منذ مغادرتي
    İnsanlara bunu söylediğimde on kişiden dokuzu güler kalan bir kişi de kızıp, benim delirmiş olduğumu söyler. Open Subtitles .. إذا قلت هذا للناس .. يضحك تسعة أشخاص من أصل عشرة .. و يقول الباقي غاضباً بأنني مجنون
    Sonra onlardan biri çıkıp dese ki; Open Subtitles و بعد ذلك , هذا الشخص الآخر يأتي إليه , و يقول
    O vahşi salakları, uyuduğumuz odanın yanında tutmamız gerektiği nerede yazıyor? Open Subtitles و يقول يجب أن نبقي أولئك الأموات بقرب مكان نومنا ؟
    Resmi kayıtları reddetmesine rağmen dinlemelerde çok az bir artış olduğunu ve dinlenen telefon miktarının meclis tarafından bilinemeyeceğini, zira gerekli olduğu takdirde başbakanın ve diğer bakanların telefonlarının bile haber verilmeden dinlenebileceğini bildirdi. Open Subtitles يرفض الموقف الرسمي من التجسس، و يقول أن هناك القليل من التقدم يحدث و يقول أن البرلمان سيعرف بأي حال من الأحوال مقادر الفائدة التي سوف يجنيها لأن رئيسة الوزراء، و يعض كبار الوزراء لا يمكن لهم القلق بشأن الحصول على نصيحة
    Bakıyor ve şöyle diyor, ''Bununla ne yapacağım ki?'' TED ثم ينظر و يقول ماذا عساي أن أفعل بكل هذا؟
    ... silahçekip "Ellerini kaldır. " derdi. Open Subtitles السارق يحمل مسدس و يقول " أرفعوا أيديكم "
    Yani akşam sokakta geçişirken merhaba derdi. Open Subtitles "لقد كان يمر في الشارع في الليالي و يقول "مرحباً
    - Sadece, "Seç" derdi. - Senin yerinde olsam kemeri seçerdim. Ben hep ingiliz anahtarını seçerdim. Open Subtitles "و يقول "أختار - حسناً, كنت سأختار الحزام -
    Ve garson gelip, onlara_BAR_günün mönüsünü söyler... sonra büyük tartışma başlar. Open Subtitles و بمجرد ان يأتى الجرسون و يقول لهم الأطباق الخاصة هنا تبدأ المعركة
    Sonra onlardan biri çıkıp dese ki; Open Subtitles و بعد ذلك , هذا الشخص الآخر يأتي إليه , و يقول
    O amcıkları kafalarından vurmak dışında bir şey yapmamız gerektiği nerede yazıyor? Open Subtitles و يقول بأننا يجب أن نفعل أي شيء و لكن أطلقوا عليهم بالرأس ؟
    Resmi kayıtları reddetmesine rağmen dinlemelerde çok az bir artış olduğunu ve dinlenen telefon miktarının meclis tarafından bilinemeyeceğini, zira gerekli olduğu takdirde başbakanın ve diğer bakanların telefonlarının bile haber verilmeden dinlenebileceğini bildirdi. Open Subtitles يرفض الموقف الرسمي من التجسس، و يقول أن هناك القليل من التقدم يحدث و يقول أن البرلمان سيعرف بأي حال من الأحوال مقادر الفائدة التي سوف يجنيها لأن رئيسة الوزراء، و يعض كبار الوزراء لا يمكن لهم القلق بشأن الحصول على نصيحة
    Onlara bakıyor, kanadı sıyırarak şöyle diyor; Open Subtitles فينظر إليهم و هو يمضغ ذلك الجناح الكبير و يقول لا أدري

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد