| İnsanlar şehir dışından onları satın almak için geliyorlar. | Open Subtitles | الناس يأتون من جميع انحاء المدينه لشراءه |
| Benim için geliyorlar ve seni öldürecekler. | Open Subtitles | هم يعلمون سوف يأتون من أجلي ، و سوف يقتلونك |
| Aslında, onlar günlük ilişki için geliyorlar, ama crab kek* yemek için duruyorlar. | Open Subtitles | حسنـاً، إنهم يأتون من أجل العاهرات لكنهم يبقون من أجل كعك السرطان |
| Benim için gelecekler. Öldürecekler beni! | Open Subtitles | سوف يأتون من أجلى سوف يقتلوننى |
| İn aşağı! Bizim için gelecekler. | Open Subtitles | أنزلق للأسفل .سوف يأتون من أجلنا |
| Hepsi her yerden sadece elini sıkmak için geliyorlar. | Open Subtitles | يأتون من كل مكان لمجرد مصافحة واحدة |
| Benim için geliyorlar, ama aslında ben onların peşindeyim. | Open Subtitles | سوف يأتون من اجلي ولكن أنا قادمه لهم |
| Karılarınız için, yuvalarınız için, ülkeniz için geliyorlar. | Open Subtitles | انهم يأتون من أجل زوجاتكم و بيوتكم - ... بلادكم |
| Yakinda senin için gelecekler ve bunlarin hepsi bitecek. | Open Subtitles | سرعان ما يأتون من أجلكِ وسينتهي كل هذا. |
| Bizim için gelecekler. | Open Subtitles | و سوف يأتون من أجلنا |
| Bizim için gelecekler. | Open Subtitles | حسنا، سوف يأتون من أجلنا |
| Bizim için gelecekler. | Open Subtitles | سوف يأتون من أجلنا. |
| Bizim için gelecekler. | Open Subtitles | سوف يأتون من أجلنا. |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 