ويكيبيديا

    "يأكلونه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yiyorlar
        
    • yedikleri
        
    • yiyecek
        
    • yiyeceklerini
        
    • Yahudiler yiyor
        
    • yediklerini
        
    Üç kız çocığu suda ıslattıkları ekmek parçasını yiyorlar. Open Subtitles ثلاثة أطفال يغمسون الخبز بالماء كي يأكلونه
    - Kimse bu bokları yemez, yahu. - 2015 yılında yiyorlar. Open Subtitles لا أحد يأكل هذا الهراء في عام 2015 يأكلونه
    Maymunlar çok zeki ve hassaslar, ayrıca yedikleri muzda derilerini bırakıyorlar. Open Subtitles القرود ماهرون للغاية، وأيضاً حساسون لهذا يتركون قشرة الموز الذي يأكلونه
    Görünen o ki, Ganj timsahlarını öldüren toksin, besin zincirindeki bir şeyin, yedikleri balıkların içindeki birşeydi. TED لذا، يبدو أنه السم الذي قتل الجاريال كان شيئا في السلسلة الغذائية، شيء ما في السمك الذي يأكلونه.
    Çok açlardı, yemekleri yoktu, ölmüş olan arkadaşlarından başka yiyecek bir şeyleri yoktu. Open Subtitles كانوا يتضورون جوعا ليس لديهم ما يأكلونه باستثناء اصدقائهم الذين ماتوا
    50 yıldır, onlara ne yiyeceklerini... ..ne içeçeklerini ve ne giyeceklerini biz söyledik. Tanrı aşkına, görmüyor musun? Open Subtitles لمدة خمسين عاماً نخبرهم بما يأكلونه و ما يشربونه و ما يرتدونه، ألا تفهم ذلك بحق المسيح؟
    - Hem Araplar hem de Yahudiler yiyor. Open Subtitles العرب والصهاينة كلاهما يأكلونه
    İnsanlar üzerimize pirinç atmıyor çünkü onları açlıktan çiğ çiğ yiyorlar. Open Subtitles لا ، الحضور ليس بيده أي أرز ليرميه لأنهم يأكلونه ، بسبب المجاعة
    İnsanlar üzerimize pirinç atmıyor çünkü onları açlıktan çiğ çiğ yiyorlar. Open Subtitles لا ، الحضور ليس بيده أي أرز ليرميه لأنهم يأكلونه ، بسبب المجاعة
    Avlıyorlar, pişiriyorlar ve yiyorlar. Open Subtitles هم يصطادون, يطبخونه, و يأكلونه
    - Onu yiyorlar! - O öldü, hadi gidelim! Open Subtitles ـ إنهم يأكلونه ـ لقد مات، لِنرحل
    Ne yiyorlar acaba? Open Subtitles مالذي يأكلونه ؟
    Ne yazık ki, bu konuşmanın bundan sonraki 18 dakikası içinde şu an hayatta olan dört Amerika'lı yedikleri besinler nedeniyle ölmüş olacak. TED بكل أسف، في ال18 دقيقة القادمة عندما أقدم حديثي، أربعة أمريكيين أحياء سيموتون جراء الغذاء الذي يأكلونه.
    - Yanmış et iyidir. - Kovboyların yedikleri gibi. Open Subtitles اللحم المدخن هو الأفضل، تماماً كما يأكلونه رعاة البقر.
    - Sanki birisi beni soktu! Üstelik yedikleri şey bile değil. yedikleri şeyden dökülenler! Open Subtitles و هذا ليس ما يأكلونه حتى هذا سقط مما يأكلونه
    Bu hastaların ortak bir şeyleri olmalı, gittikleri bir yer ya da yedikleri bir şey. Open Subtitles أتعلمين , أراهن بأن المريضين لديهم شيء مشترك كمكان كانوا يذهبون إليه أو طعام يأكلونه
    Bu kıtlık süresince yedikleri şey olmalı. Open Subtitles لابد أن هذا ما كانوا يأكلونه خلال فترة المجاعة
    yiyecek bir şeyleri kalmazsa gitmek zorunda kalırlar. Open Subtitles لا يمكنهم البقاء هناك إن لم يتوافر لديهم ما يأكلونه
    Leşçiler muhtemelen yiyecek, becerecek ya da dövecek birini arıyorlardır. Open Subtitles فالهمجيون دائماً ما يبحثون عن شيئاً يأكلونه أو يخربوه ويبولوا عليه
    50 yıldır, onlara ne yiyeceklerini ne içeçeklerini ve ne giyeceklerini biz söyledik. Tanrı aşkına, görmüyor musun? Open Subtitles لمدة خمسين عاماً نخبرهم بما يأكلونه و ما يشربونه و ما يرتدونه، ألا تفهم ذلك بحق المسيح؟
    - Hem Araplar hem de Yahudiler yiyor. Open Subtitles العرب والصهاينة كلاهما يأكلونه
    - Nerede yaşadıklarını ne yaptıklarını ve kimi yediklerini öğrenmeliyiz. Open Subtitles نحن بحاجة لمعرفة المكان الذي يعيشون فيه ما يفعلونه، من الذي يأكلونه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد