ويكيبيديا

    "يبحث عنها" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • aradığı
        
    • onu arıyor
        
    • aradığını
        
    • Onu aramaya
        
    • onu arayan
        
    • onu arıyordur
        
    • kadını arıyor
        
    Evet, onu gördüğü ilk dakikadan itibaren yazarın, aradığı kadın olduğunu biliyordu. Open Subtitles أجل من اللحظة التي رأها عرف أنها السيدة المدخنةالتي كان يبحث عنها
    Adına kayıp ilanı da çıkarılmamış. Kimsenin onu aradığı yok. Open Subtitles نعم، ولا يوجد تقرير مفقودين أيضاً، لا أحد يبحث عنها
    Yönetmen Ban'ın aradığı kız o kadar inanılmaz biri mi? Open Subtitles الفتاة التي يبحث عنها المخرج هل هي حقاً بتلك الروعة؟
    O günden beri gemidekilerin yakınları onu arıyor. Open Subtitles منذ ذلك الوقت، كلّ قائد كان يبحث عنها ويتمنى أنها لم تغرق
    Kasabadaki bütün polisler onu arıyor. Open Subtitles انها حصلت على كل الأطراف في المدينة من يبحث عنها.
    Adele, Penny'yi şimdi arayıp biyolojik babasının onu aradığını söylemeye ne dersin? Open Subtitles ما رأيك الان ان نتصل بـ"بيني" ونخبرها ان والدها الاصلي يبحث عنها
    Kocası Onu aramaya çıkmıştı. Open Subtitles زوجها ذهب يبحث عنها
    aradığı kalitede bir Klan cüppesi bulamayınca, bir siyahi adamın Amerika'da ne işi var ki? TED ماذا على الرجل الأسود فعله في أمريكا عندما لا يجد نوعية ثوب الكلان التي يبحث عنها
    Hedefimiz bu değildi. Hepimizin aradığı şey değildi. Open Subtitles لم يكن الصفقة الكبرى الذي جميعنا يبحث عنها
    aradığı adayı buldu mu? Open Subtitles هل وجد هذه الجزيره التى كان يبحث عنها ؟ ؟
    aradığı güce sahip olmasına müsaade etme sakın. Open Subtitles لا تسمحى له بإمتلاك القوه التى يبحث عنها
    İşte, diğer teki bende, aradığı kişi benim. Open Subtitles هاهو , لدى الحذاء الأخر أنا التى يبحث عنها
    Bir hırsızın aradığı 3 özellik de var. Open Subtitles الجيران قالوا إنهم لم يكونوا يعملون هذا المنزل لديه الأشياء الثلاثة الأساسية التي يبحث عنها السارق
    Çünkü kardeşim dışarıda bir yerlerde şehrin geri kalanıyla onu arıyor. Ona ne söyleyeceğim? Open Subtitles لأن أخى يبحث عنها مع باقى أهالى البلدة ، بماذا أخبره؟
    Zaman vardı. Birileri onu arıyor olsaydı, yeterli zamanları vardı. Ama kimse yoktu onu arayan. Open Subtitles .كانت هناك وقت ليبحث عنها أحد .لم يكن يبحث عنها أحد
    Tavuğun içinde 1,000 dolar var. Herkes onu arıyor. Open Subtitles هناك ألف دولار داخل دجاجه فى مكان ما و الجميع يبحث عنها
    Clary'nin bize ihtiyacı var Hodge. Merkez onu arıyor. Open Subtitles كلاري بحاجة لنا، هودج , المجلس يبحث عنها
    Bana Meimei ile Moudan'ın aynı kız olduğunu ve onu aradığını söyledi. Open Subtitles أخبرني بأن ،ميمي هي ماودان الفتاة التي كان يبحث عنها
    Şu çocuk Onu aramaya geldi. Open Subtitles - ذلك الرجل الذي أتى يبحث عنها -
    Belki onu arıyordur. Open Subtitles . ربما يكون يبحث عنها
    Unuttuysan diye söylüyorum, Eric, tüm dünya bu kadını arıyor. Open Subtitles (في حالة لو أنكَ نسيت شيئاً يا (ايريك, فأن العالم بأكمله يبحث عنها.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد