ويكيبيديا

    "يتبعه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ardından
        
    • onu takip
        
    • peşinden
        
    • peşinde
        
    • izlediği
        
    • takip ettiğini
        
    • arkasından
        
    • takip edecek
        
    • takip ediyordu
        
    • takip eden
        
    Göreceli olarak hızlı bir iyileşmenin ardından toplulukta büyük bir değişim görebilirsiniz. TED ما ترونه هو تغير كبير في طبيعة المجتمع ، يتبعه تمثال للشفاء بشكل سريع نسبيا.
    Ufukta taktik bir it dalaşı görüyorum, ardından da hafif bir akşam yemeği. Open Subtitles أتوقّع نزالاً جوياً خططياً يتبعه عشاء خفيف.
    Arkadaşı Marwood Harris de arkadan onu takip ediyormuş. TED كان يتبعه في الخلف صديقه، رجل يدعى ماروود هاريس.
    Ama halk onun peşinden giderken... kimse ona karşı gelmeye cesaret edemiyordu. Open Subtitles ولكن عندما يتبعه الناس، لن يكون أحد قادراً على مواجهته ولا حتى أنتِ
    Moruk o zamandır it gibi peşinde. Open Subtitles وجيتي كبير السن يتبعه فى كل مكان مثل الكلب منذ ذلك الحين
    Ve lazerin izlediği kesit yolu, buradan havalimanına kadar gider ve geri gelir. TED ومسار القطع الذي يتبعه الليزر يشمل الطريق من هنا إلى المطار وإيابا.
    Aşırı yükselmelerin aşırı çöküşleri durmadan takip ettiğini düşün. Open Subtitles إنه مثل إكتئاب عالي جداً يتبعه إكتئاب منخفض جداً ويتكرر
    Bugün bulutluydu, öyle değil mi? Neyse ki birkaç damla yağmurun ardından güneş açtı. Open Subtitles الجو اليوم ملبد بالغيوم مع احتمال وجود مطر صباحي خفيف يتبعه شروق الشمس
    Doğumla ilgili bir takım alışverişlerin ardından doktorla randevunuz olduğunu söyledi. Open Subtitles تقول أن لديكما موعد طبيب يتبعه جولة في قسم الأمومة
    ...ardından genellikle duygusal patlamalar gelir. Open Subtitles بليس وعادة يتبعه نوع من الانهيار العاطفي
    Bu imparatoru ve onu takip eden herkesi yerle bir edin. Open Subtitles ارسل اللعنه , على الامبراطور وكل من يتبعه الان اأمركم بالتقدم وتنفيذ اوامرى
    Ölüm her yerde onu takip etti. Open Subtitles فالموت يتبعه كظله أينما حلّ. تلك الفتيات الخمس ليسوا أول من قتلهم،
    Belli ki bir süredir onu takip ediyormuş. Open Subtitles ولكن من الواضح بأنه كان يتبعه لفترة من الوقت
    Ama halk onun peşinden giderken... kimse ona karşı gelmeye cesaret edemiyordu. Open Subtitles ولكن عندما يتبعه الناس، لن يكون أحد قادراً على مواجهته ولا حتى أنتِ
    Romantik bir yemek ve peşinden müthiş bir sevişme, en edepsizinden. Open Subtitles عشاء شاعري يتبعه ممارسة الجنس اللطيف. بالطريقة القذرة.
    Belki burada şiddetli bir boğuşma oldu peşinden de iyi bir temizlik yapıldı. Open Subtitles ربما حصل صراع عنيف هنا يتبعه مسح أثر شامل
    Kel kafalı zenci bir doktorla onun peşinde koşan... ve ona aşıkmış gibi bakan bir beyaz doktor, değil mi? Open Subtitles هل هو طبيب أسود ومعه شخص آخر يتبعه أبيض؟ ومن رؤيتك لهما كأنهما يحبان بعضهما؟
    Nereye giderse gitsin peşinde adamımız var. Open Subtitles أيّ مكان آخر يذهب إليه، لدينا رجل يتبعه.
    Genel olarak, seri katilin izlediği yol kaba, tekdüze ve tekrarlayıcı bir yapıdadır. Open Subtitles بشكل عام، النموذج الذي يتبعه قاتل متسلسل بدائي، رتيب و متكرر
    Her gördüğünde hayaleti takip ettiğini ama kaybolduğunu yazmış. Open Subtitles بكل مرة كان يراه كان يتبعه ولكنه كتب انه اختفي في الهواء
    arkasından gelenler ise My Ex-best Friend ile Goldhoarder's Folly! Open Subtitles ، "يتبعه "صديقي الحميم السابق . "و "الأحمق جولد هولدر
    Etkisini göstermeye başladığında, dünya paramparça olacak ve bedenin de hemen bunu takip edecek. Open Subtitles الآن، بما أنه يسري مفعوله، العالم سوف يتحطم وجسمك سوف يتبعه بسرعة.
    Kim takip ediyordu? Open Subtitles من الذى كان يتبعه ؟
    Temanın doğal olduğunu ve bunu takip eden her şeyin konu üzerindeki bir varyasyon olduğunu söyleyebilirsiniz. TED ربما تقول في داخلك تلك المواضيع طبيعية وكل شيء يتبعه ماهو الا تغيير في الموضوع

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد