| Hortum havaalanın doğru gidiyor. Varmadan önce hortumu yok etmeliyiz. | Open Subtitles | الإعصار يتجه إلى الميناء الجوي يجب أن ندمره قبل أن يصل لهناك |
| Büyük bir çiftliğe doğru gidiyor. | Open Subtitles | انعطف يساراً إنّه يتجه إلى المزرعة الكبيرة |
| Siyah Porsche'un yeri tespit edildi. Batıya doğru gidiyor. | Open Subtitles | موضع هاتف الـ"بورش" السوداء يتجه إلى الغرب |
| Ama birinci kattaki odasına giderken asansörü kullanmadı. | Open Subtitles | و لكن عندما ذهب إلى غرفته و التي تقبع في الطابق الأول لم يتجه إلى المصعد الذي كان شاغراً كلا |
| Islah evine giderken askeri öğrenci olduğu için savaşmak istediğini söyledi fakat... | Open Subtitles | بينما كان يتجه إلى سجن الأحداث قال أنه يرغب بالقتال إنه جندي من الطلاب أيضا |
| Hedef Westside Otoyolu'na doğru yöneldi. | Open Subtitles | الهدف فى الخلاء و يتجه إلى الغرب |
| Alev üstüne kadar gelirse, tünellerde gaz var demektir. | Open Subtitles | إذا كان اللهب يتجه إلى الأعلى مما يعني أن هناك غاز في الأنفاق |
| Porsche'u gördük. Santa Monica Havaalanı'na doğru gidiyor. | Open Subtitles | البورش" في نطاقنا" "انه يتجه إلى مطار "سانتا مونيكا |
| Hedef hareket halinde, kanala doğru gidiyor. | Open Subtitles | الهدف يتحرك، أنهُ يتجه إلى القناة |
| Telefona doğru gidiyor, kazanacak. | Open Subtitles | أنا أرى فرانك يتجه إلى الهاتف كاد يصل |
| Sola doğru gidiyor. | Open Subtitles | إنه يتجه إلى الوحد ة 270 |
| Parka doğru gidiyor, Skank. Öyle mi? | Open Subtitles | إنه يتجه إلى المـتنزه |
| İskeleye doğru gidiyor. | Open Subtitles | إنه يتجه إلى المراسى |
| A tüneline doğru gidiyor olmalı. | Open Subtitles | لابد أنه يتجه إلى القناة أ |
| Otele doğru gidiyor. | Open Subtitles | إنه يتجه إلى الفندقِ. |
| Otele doğru gidiyor. | Open Subtitles | إنه يتجه إلى الفندقِ. |
| Komple taktik donanımları olan altı tane manga, üç kasa roketatar ve bir tam ekip analisti harekâta giderken gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت 6 وحدات مُسلحين بالكامل، و3 صناديق من الأسلحة المضادة للدبابات، وطاقم كامل من المحللين يتجه إلى العملية. |
| Leavitt'in köşesinde biraz hormon geliştirici ilaç vermiş, sonrada onu evlerin arasındaki sokaktan giderken görmüş. | Open Subtitles | مؤخرًا في ويست هورون و ليفت ورآه يتجه إلى منزل داخل الحي |
| Güneybatı bölümüne doğru yöneldi. | Open Subtitles | إنه يتجه إلى القطاع الجنوبي الغربي. |
| Hedef, 3. kat merdivenlerine yöneldi. | Open Subtitles | الهدف يتجه إلى مصعد الطابق الثالث |
| Alev üstüne kadar gelirse, çık oradan. | Open Subtitles | إذا كان اللهب يتجه إلى الأعلى فعليك الخروج من هناك |