ويكيبيديا

    "يتخلى" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • terk
        
    • vazgeçmedi
        
    • bırakmaz
        
    • umudunu
        
    • vazgeçmez
        
    • bırakmak
        
    • bırakıp
        
    • vazgeçmesini
        
    • bırakan
        
    • vazgeçip
        
    • bırakmadı
        
    • ayrılmadı
        
    • vazgeçmesi
        
    • vazgeçmiyor
        
    • vazgeçmeyen
        
    Sana ödeme yapan bir kumar makinasını terk edemezsin, arkadaşım. Open Subtitles لا يتخلى المرء بسهولة عن آلة قمار رابحة يا صديقي
    Karısını terk etmeyeceği için mi işi bırakıyorsun? Open Subtitles سوف تتركين العمل فقط لأنه لم يتخلى عن زوجته؟
    Sadece karısını terk etmeyeceği için değil, bir sürü nedeni var. Open Subtitles لا,ليس فقط لأنه لم يتخلى عن زوجته. تركت العمل لأسباب عديدة. كان يتوجب عليّ فعل هذا.
    Patrick asla yüksek eğitim hayalinden vazgeçmedi. TED لم يتخلى باتريك عن شغفه بالتعليم العالي.
    Albay bu işin peşini bırakmaz. Muhakkak tahkikat açacaktır. Open Subtitles العقيد لن يتخلى عن هذا الأمر كله وسيقوم بالتحقيق بالطبع
    Yarım kalan bir iş yüzünden ruhu bedenini terk etmiyor olmalı. Open Subtitles لا بد أنّه شخص يرغب بعدم إنّهاء أجله إنّه لا يتخلى عن روحه
    Kendi anne-babanız tarafından terk edilmek çok yorucu olmalı. Open Subtitles يا له من أمر قاسي أن يتخلى عنك والديك وتترك لتواجه تَمُوتُ
    Şeytan'ın askerleri gece saldırdı, ancak Yaradan bizi terk etmedi. Open Subtitles إبحثوا عن الجنود الذين يحمونكم أثناء الليل ولكن الله لم يتخلى عنا
    Daha kötü de olabilirmiş. Hamile karısını terk eden ve çocuğuyla hiç tanışmamış bir adam olabilirdin. Open Subtitles حسناً، كان يمكن أن يكون الأمر أسوء، كان يمكن أن يكون لديك أب حقير الذي يتخلى عن زوجته الحبلى..
    Çocuklar babalarını fare istilasındaki bir adada terk ediyorlar. Open Subtitles و يتخلى الأبناء عن أبوهم, بالجزيرة الموبؤة بالجرذان
    Bilirsin, burası nesillerdir aileme ait ve burayı terk eden kişi olmak istemedim. Open Subtitles ...انها ملك عائلتي منذو اجيال,و لا اريد ان اكون الشخص الذي يتخلى عنها
    Seni terk edecek kadar aptalken nasıl profesör olmuş anlamadım. Open Subtitles انا لست واثقا كيف أصبح ذلك الرجل بروفيسورا لا بد أنه غبي جدا لكي يتخلى عنك
    Neden terk etsin ki? Open Subtitles حتى نفذ البنزيــن لمَ قد يتخلى عن سيارته
    Biliyormusun,o asla vazgeçmedi ... asla bırakmaya çalışmadı, sonuna kadar. Open Subtitles هل تعرف ، انه لم يرحل قط انه لم يتخلى عن المحاوله حتى النهايه
    Kızını geri aldı ve artık onu bırakmaz. Open Subtitles لقد إستعاد إبنته , ولن يتخلى عنها الاَن.
    Ray Gibson'un umudunu kaybedeceği günü görmeyi hiç düşünmemiştim. Open Subtitles لم أتصور أن يأتي اليوم الذي يتخلى فيه ري جنسن عن الأمل
    Hiç kimse iyi bir sebebi olmadan pizza ve çörekten vazgeçmez. Open Subtitles لا أحد يتخلى عن البيتزا والفطائر بدون سبب وجيه
    Hayatının geri kalanı boyunca hizmet edebilecekken iki dönem sonunda başkanlığı bırakmak... Open Subtitles لا يتخلى عن الرئاسة إلا بعد ولايتين يريد أن يخدم لبقية حياته
    Fakat istilacının, onun kontrolünü bırakıp bırakamayacağı sorusu orada duruyor. TED ولكن يبقى السؤال ما إذا كان المحتل قادرا على أن يتخلى عن سطوته
    Sadece diyorum ki birisine para için çocuğundan vazgeçmesini söylemek çok fazla para bile olsa... Open Subtitles أنا فقط أقول أن الطلب من شخصٍ ما أن يتخلى عن ابنه لأجل المال
    Bilinmesini istiyorum ki ben Tatanka Iyotaka, Oturan Boğa silah bırakan son şef olarak buradayım. Open Subtitles دعها تكون واضحة انه انا تانكا ليكوتا الثور الجالس كنت اخر زعيم يتخلى عن بندقيته
    Ama kendi tutkularından vazgeçip dünyanın geri kalanına odaklanmazsa, binlerce hayat tehlikeye girecek. Open Subtitles لكن حتى يتخلى عن رغباته الخاصة ويركز على بقية العالم حياة الآلاف على المحك
    Doktor, çok uzun süredir hayatımın bir parçası ve daha önce hiç beni yüzüstü bırakmadı. Open Subtitles لقد كان الدكتور جزءا من حياتي لوقت طويل و لم يتخلى عني أبدا
    Bebeğim, adamımın moralini yüksek tutmaya çalışıyorum tamam mı; J.D.'yi tanıdığımdan beri kimseden ayrılmadı. Open Subtitles حبيبتي ، أنا أحاول أن أجعل صديقي متيقظاً لأنني أعلم أنه لم يتخلى عن فتاة من قبل
    Kasabadaki herkes onu bu delilikten vazgeçmesi için ikna etmeye çalışıyor, kütüphanesindeki göze çarpan kitapların bazılarını yakacak kadar ileri gidiyorlar. TED حاول كل الناس في قريته أن يقنعوه بأن يتخلى عن هوسه، حتى وصل بهم الأمر أن أحرقوا بعض الكتب المؤثرة من مكتبته الخاصة.
    Beni duyabiliyorsan bilmeni istiyorum ki, kimse senden vazgeçmiyor. Open Subtitles لو .. لو تقدرعلى سماعى أنا اريدك ان تعرف أن لا أحد سوف يتخلى عنك
    Halkından asla vazgeçmeyen bir adam. Open Subtitles الشخص الذي لم يتخلى أبداً عن شعبه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد