Bir şeyi daha hatırlamadan gidelim hemen. | Open Subtitles | و الآن لنخرج من هنا قبل أن يتذكروا شيئاً آخر. |
Şimdiye kadar kendileriyle konuştuğum partideki misafirler hiçbir şey hatırlamıyorlar. | Open Subtitles | حسنا، لحد الآن جميع ضيوف المراسيم لم يتذكروا أيما شيء |
Olanları hatırlamayacaklar, değil mi? | Open Subtitles | هم لن يتذكروا اى شئ من هذا ، اليس كذلك ؟ |
Gençler, hatırlamak için daha çok toy belki de anlamak için. | Open Subtitles | شباب اليوم أصغر من أن يتذكروا وربما كانوا أصغر بكثير من أن يتفهموا |
İnsanların, bu çocukların her gün içinde yaşadıkları bu dünyayı hatırlamaları lazım. | Open Subtitles | على الناس أن يتذكروا العالم الذي يعيش فيه هؤلاء الأولاد كل يوم |
- Tekrar, işe yarar. Bu aptal insanlar bir şey hatırlarlar mı sanıyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد أياً من هؤلاء المشاهدين البلهاء في أرض الزومبي قد يتذكروا أي شيء؟ |
Onlarla istediğin gibi oynarsın ama sonrasında hiçbir şey hatırlamazlar. | Open Subtitles | يمكنك ان تلعبِ معهم وهى تشبه .. ، فهم لن يتذكروا شئ بعد ذلك |
Çocuklar Şükran Gününü hatırladıklarında, bizim kutlamamızı hatırlasınlar istiyorum. | Open Subtitles | عندما يتذكر الأطفال عيد الشكر فأريدهم أن يتذكروا احتفالنا |
Hiçbir şekilde öne çıkmayacak ve işin aslı öğrencilerin çoğu birlikte mezun olduklarını hatırlamayacak. | Open Subtitles | هو لم يبرز فى اى وصف فى الواقع، معظم زملائه الطلاب على الاغلب لن يتذكروا حتى تخرجهم معه |
Gemideki adamlar birbirlerini hatirlamadilar. | Open Subtitles | هؤلاء الرجال على السفينة لم يتذكروا بعضهم |
Doğru yolu hatırlayanların, karanlıkta bile hala ışığın olduğunu hatırladıkları ana kadar. | Open Subtitles | وإلى أن يتذكروا ولو مرة الطرق القديمة يتذكروا أن الظلام يخبىء لهم نورا |
Nerede olduklarını hatırlamadan... | Open Subtitles | دون أن يتذكروا أين كانوا |
Nerede olduklarını hatırlamadan... | Open Subtitles | دون أن يتذكروا أين كانوا |
Nerede olduklarını hatırlamadan... | Open Subtitles | دون أن يتذكروا أين كانوا |
Komşuları herhangi bir ziyaretçi gördüklerini hatırlamıyorlar. | Open Subtitles | و الجيران لم يتذكروا أن زاره أحد في تلك الليلة |
Defterde kirli bir çizgi çünkü o kadar çoksunuz ki en son hanginizle yattıklarını hatırlamıyorlar. | Open Subtitles | كتابات قذرة قليلة في دفتر لإنه هناك الكثير منكن هم لا يستطيعون ان يتذكروا من التي مارسوا معهن اخر مرة |
Yıl sonunda muhtemelen adını bile hatırlamayacaklar. | Open Subtitles | في نهاية العام، فعلى الأرجح بألا يتذكروا إسمك |
- Olanları hatırlamadıkları sürece. - hatırlamayacaklar. | Open Subtitles | هذا فقط لو انهم لايتذكروا ولكن لو حصل ذلك لا لن يتذكروا |
- Böylece her aynaya bakışlarında konukçunun yüzündeki korkuyu hatırlamak durumunda kalmıyorlar. | Open Subtitles | حتى لا يتذكروا الذعر على وجه المضيف كلما نظروا فى المرآة |
Kızların bahçesinde oynayabilecekleri yandaki evde yaşamaları ve kızların annelerini çok az hatırlamaları için dua ediyorsunuz. | Open Subtitles | وأن يمكنهم الإنتقال للعيش في المنزل المجاور وتستطيع الفتيات اللعب في بيت العرائس في العربة وان يتذكروا أمهم بالكاد |
Güneye geldikleri zaman ne olduğunu hatırlarlar. | Open Subtitles | جيد دعهم يتذكروا ما عاقبة زحفهم جنوبا |
Kum dolu çorapla bir tane vurursun, dudakların da biraz viski damlatırsın hiçbir şey hatırlamazlar. | Open Subtitles | فيجب عليه وضع رؤوسهم في الرمل مع القليل من الويسكي على الشفاه ؛ فإنهم لن يتذكروا شيئا في الصباح. |
Önce insanların yarısına lisede okudukları 10 kitabı hatırlamalarını söyledik, ya da On Emiri hatırlamalarını söyledik, ve sonra onları hile yapmaya teşvik ettik. | TED | أولاً، نسأل نصف الناس ليتذكروا 10 كتب درسوها في الثانوية العليا، أو يتذكروا الوصايا العشر، ثم نغريهم بالغش. |