ويكيبيديا

    "يتركه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bıraktığı
        
    • bırakır
        
    • bırakmasını
        
    • bırakacak
        
    • bıraktı
        
    • bırakmadı
        
    • bırakmaz
        
    • unuttuğu
        
    • bırakıyor
        
    • bırakmamış
        
    • izin vermez
        
    • bırakırdı
        
    • bırakmışsa
        
    Eğer bizden ilerideyse ve onu göremiyorsak o zaman onu görebilene kadar arkasında bıraktığı izi takip etmemiz gerekiyor. Open Subtitles إذا كان أمامنا ولا نستطيع رؤيته حينها سنقوم بتقفّي الأثر الذي يتركه حتى نستطيع رؤيته
    Belki Naturelle'ye bırakır. Open Subtitles ربما يتركه مع ناتشيورال او شيء من هذا القبيل
    Onu müzede bırakmasını söyle, bıraksın onu yoksa neticesine katlanır. Open Subtitles قولي له أن يتركه لي في المستند , دعيه أو ستواجهين عواقب
    İçeri girmeden önce tüfeği arabada bırakacak. Hatta silaha ihtiyacımız olmayacak... Open Subtitles يتركه عادة في الشاحنة قبل أن يدخل لأننا لسنا بحاجة
    Ki bu durum gördüğüm kadarıyla onu büyük bir problemle baş başa bıraktı. Open Subtitles مما يتركه بمشكلة كبيرة جداً كما أرى الأمر
    Bu onun ilk doğaüstü deneyimiydi, ve peşini hiç bırakmadı. Open Subtitles كان أول أتصال له مع القوى الخارقة ولم يتركه أبداً
    - Tamam. - Yarı çıplak da bırakmaz. - Tamam dedim! Open Subtitles لا يتركه نصف عارٍ تقريباً - قلت لك حسناً ، لا تقلق سأهتمّ بهذا الأمر -
    Evet, Rahip, hala Tanrının unuttuğu yer değil mi diyorsun? Open Subtitles إذاً أيها القس ألازلت تعتقد أن هناك مكان لم يتركه الرب مهجوراً؟
    Robin'i lime lime ediyor ama hayatta bırakıyor. Open Subtitles أنه يشرح روبن، لكنه يتركه على قيد الحياة،
    Bana bırakmamış, o kadarını biliyorum. Open Subtitles لم يتركه لي. هذا كل ما أعرفه
    Onlarca yıl sonra oğlanın yeni en yakın arkadaşı her şeyi öğrenir ve asla bunu unutmasına izin vermez. Open Subtitles بعد عُشْرِيات لاحقا ، الصديق المفضل الجديد للصبي يكتشف كل الأمر ، ولا يتركه أبدا بسلام
    Babamın banyo küvetinde bıraktığı tarzda olan. Open Subtitles النوع نفسه الذي كان يتركه والدي داخل حوض الاستحمام
    Ben sadece ardında bıraktığı hasarı gördüm. Open Subtitles كل ما رأيته هو الخراب الذي يتركه عند ظهوره
    Püf noktası bütün hacker'ların yaptığı işlerde bıraktığı kendinden bir parçayı bulmaktır. Open Subtitles الخدعة هي إيجاد جزء منه والذي يتركه جميع المخترقين في أفعالهم.
    Lex'den ürün çekimi almaya geldim. Genelde benim için kapıda bırakır. Open Subtitles جئت لآخذ شيك المحصول من ليكس يتركه لي بالخارج عادة
    Bir anda canın babalık yapmak mı istedi? Nasıl bir baba, oğlunu oyun oynamaya götürdüğü bir evde havuzda yabancının tekiyle bir başına bırakır? Open Subtitles أي نوع من الآباء الذي يصطحب إبنه لموعد للعب ، و يتركه مع غريباً في المسبح ؟
    Seni kandırmıyorum. Adamına herifi serbest bırakmasını söyledim. Open Subtitles أنظر ، لا أخدعك يا رجل أخبرت رجلي أن يتركه
    bırakmasını emrettim. Beni dinlemedi. Open Subtitles امرته ان يتركه ولكنه رفض الخضوع لأوامري
    Lynch'i öldürürsek bombayı bırakacak ve bomba da patlayacak. Open Subtitles إذا ما قتلنا "لينش" فانه سوف يتركه و سوف تنفجر القنبلة.
    Yani, Pelant takip cihazını kurcalayıp kendisinin evde görünmesini sağladı kurbanı akıl hastanesinden dışarı sürükledi onu uyuşturdu ve kurtlar yesin diye orada bıraktı. Open Subtitles يجذب ضحيّتنا لخارج مُستشفى المجانين، يُخدّره، ومن ثمّ يتركه للذئاب.
    Rodya'ya çok iyi baktı ve onu bir dakika bile yalnız bırakmadı. Open Subtitles إنه مهتم براسكولنيكوف, ولم يتركه لحظة واحدة
    - Yarı çıplak da bırakmaz. - Tamam dedim! Halledeceğim. Open Subtitles لا يتركه نصف عارٍ تقريباً - قلت لك حسناً ، لا تقلق سأهتمّ بهذا الأمر -
    Sen gerçekten Tanrı'nın unuttuğu yere mi gidiyorsun? Open Subtitles هل ستذهب إلى مكان يتركه الرب مهجوراً؟
    Ailesi onu güvende tutuyor ama bu küller onu korunmasız bırakıyor. Open Subtitles "تبقيه عائلته آمناً، لكنّ هذا الرماد يتركه مكشوفاً"
    Neden onu direk asılı bırakmamış ki? Open Subtitles -فلماذا لم يتركه معلقاً فحسب؟
    Katsumoto tutuklandı. Omura bu geceyi sağ çıkartmasına izin vermez. Open Subtitles كاتسوموتو" موقوف" امورا" لن يتركه اخر الليل"
    - Laptopunu ofisinde bırakırdı. Open Subtitles حاسبه المحمول ؟ لقد كان يتركه دائماً في مكتبه
    Güzel giyinirdi, güzel yerdi, efendisi ne bırakmışsa tabi. Open Subtitles ، يرتدي بشكل جيد, و يأكل بشكل جيد بما يتركه له السيد

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد