ويكيبيديا

    "يتعارض" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • aykırı
        
    • ters
        
    • engel
        
    • imkan vermediği
        
    • iyi olmayan
        
    • çelişiyor
        
    • müdahele ediyor
        
    Bir yunusu havuzda yalnız tutmak USDA kurallarına aykırı değil mi? Open Subtitles أليس يتعارض إبقاء دلفين لوحدة بالمسبح مع قوانين وزارة الزراعة الأمريكية؟
    Son olarak, Aydınlanma insan doğasına aykırı mı? TED أخيرا، هل التنوير يتعارض مع الطبيعة البشرية؟
    Tabii, delil zinciri konusunda polis kural ve uygulamalarına ters düşmesinden ve ağır şekilde profesyonellik dışı olmasından başka. Open Subtitles ما عدا أنه يتعارض مع قواعد وممارسات الشرطة القياسية يما يتعلّق بالأدلّة، بالإضافة إلى أنّ هذا غير مهنيّ بالمرّة؟
    Bunun dışındaki her şey bizim değerlerimize ters düşerdi. Çıkarlarımıza ters düşerdi. Temsil ettiğimiz insanların isteklerine ters düşerdi. TED أي شيء يتعارض مع قيمنا، سيتعارض مع تطلعات الشعب يتعارض مع اهتماماتنا
    Sen istediğini düşün, Teğmen. Bunda yasal bir engel yok. Open Subtitles يمكنك ان تعتقد ما تشاء لا يوجد قانونا يتعارض مع ذلك
    Ben, Küba lideri olmanın verdiği sorumluluğun sana imkan vermediği şeyi yapabilirim ve ayrılmamızın zamanı geldi. Open Subtitles # أستطيع القيـام بما يتعارض# #... مع مسـؤولياتك كرئيـس لكوبـا # # و الوقت قد ...
    Bay Gladstone'a aldığınız talimatlara aykırı hareket ettiklerinizi bana göre, çatıştıklarınızı bildireceğim. Open Subtitles على الاطلاق سيدى ، اننى هنا لأبلغ مستر جلادستون عن كل شئ تقوم به هذا فى اعتقادى يتعارض مع تعليماتك
    Şirket politikasına aykırı olsa da senin kökünü kazıyacağım. Open Subtitles يجب ان اجد لك حل جزرى حتى لو كان هذا يتعارض مع القواعد
    Şu sevgilin ve eski sevgilinin arkadaş olmaları bence bu işin doğasına aykırı. Open Subtitles الصديقة والصديقة السابقة كصديقين؟ أظن أنه يتعارض مع الطبيعة
    Bilim insanlarının karşılaştığı sorun, bütün bunların fiziğin mevcut kanunlarına tamamen aykırı olmasıydı. Open Subtitles المشكلة التي واجهها العلماء،أن هذا يتعارض تماماً مع قوانين الفيزياء
    Acı çeken insanları sadece izleyebiliyor ki bu durum yeminine aykırı. Open Subtitles فلقد كانت تشاهد معاناة كل هؤلاء الناس و الذي يتعارض مع ما أقسمت من أجله
    Ama asil varsayımlara ve boş jestlere dayanan ve özünde sembolik bir organizasyon olan gerçek Birleşmiş Milletler'e aykırı bir seçim. Open Subtitles و هذا يتعارض مع ما تمثله الأمم المتحدة نفسها منظمة رمزيه أساساً تأسست على مبادئ رفيعة
    Mahkum değiştokuşu politikasına tamamen ters. Open Subtitles جنرال , هذا يتعارض مع السياسات الرسمية لتبادل السجناء
    Şu anla ters düşmemesi için anılarımızı sürekli değiştiririz. Open Subtitles دائماً نغيّر ذكرياتنا لكي لا يتعارض الماضي مع الحاضر
    Ki bu, onun asla uyumayacağına dair olan teorime ters. Open Subtitles والذي يتعارض مع نظريتي بأنها لن تفعل ذلك
    Bak,... biliyorum varlığınızın son zerresine kadar size ters bir şey ama,lütfen... kan dökmemeyi deneyin? Open Subtitles أعرف أن هذا يتعارض مع كل ذرة من كيانك، ولكن هل يمكن أن يرجى محاولة لتجنب إراقة الدماء؟
    Tabii, eğer bir engel yaratmayacaksa. Open Subtitles هذا إذا كان ذلك لا يتعارض مع أي شيء آخر.
    İnsan hakları ofisi akşam yemeğine engel olamadı. Open Subtitles في مكتب الحقوق المدنية لن يتعارض مع العشاء.
    Sürekli mahremiyete engel olan şeylerden bahsetmek. Open Subtitles أتريد أن تعرف ماذا يتعارض حقاً مع العلاقة الحميمية؟ التحدث دائماً عن الاشياء التى تتعارض مع العلاقة الحميمية
    Ben, Küba lideri olmanın verdiği sorumluluğun sana imkan vermediği şeyi yapabilirim ve ayrılmamızın zamanı geldi. Open Subtitles # أستطيع القيـام بما يتعارض# #... مع مسـؤولياتك كرئيـس لكوبـا # # و الوقت قد ...
    Sağlığın için iyi olmayan bir şey olduğu belli. Bilmem gereken de buydu. Open Subtitles من الواضع أنه شئ يتعارض مع الصحة العامة وهذا كل ما أريد معرفته
    Bazı küçük detaylarında, açık bir şekilde görebiliriz ki patent yasaları kendi maksadıyla çelişiyor yararlı sanatların ilerlemesini teşvik etmek. TED إنها الأجزاء الصغيرة منه، وفي هذه التفاصيل الصغيرة يمكن أن نرى بوضوح قانون البراءات يتعارض مع مقصده: لتعزيز تقدم الفنون المفيدة.
    Felç ayrıca bedenin bizi canlı saklamak için tasarlanmış iç sistemlerine müdahele ediyor. TED إنّ الشلل يتعارض مع أنظمة الجسم الداخليّة، والتي صُممت لتُبقينا على قيد الحياة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد