ويكيبيديا

    "يتكلموا" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • konuşuyorlar
        
    • konuşmaya
        
    • konuşmuyorlar
        
    • konuşmadılar
        
    • laf söz
        
    • konuşmazlar
        
    • konuşmalarını
        
    • konuşmazlarsa
        
    • konuşmuyorlardı
        
    Belki hepsi kendi aralarında konuşuyorlar. Belki onlarla konuşmayan tek kişi benim. Open Subtitles ربما تكلموا كلهم مع بعض وأنا الوحيدة التي لا يتكلموا معها
    Ve bizim bunlardan hiçbiri olmadığımızı görünce bizimle konuşmaya karar verdiler. TED ولذلك عندما تأكدوا أننا لم نكن أحد هؤلاء الأشخاص، قرروا أن يتكلموا معنا.
    Babam bir robot, annemde bir şebboy ve yıllardır kardeşim hakkında konuşmuyorlar. Open Subtitles والدي رجل آلي والدتي محبة للأزهار . و هم لم يتكلموا عن شقيقتي لسنوات
    Bay Everett dışında hiç kimseyle konuşmadılar. Open Subtitles انهم لن يتكلموا الى اى احد عدا السير ايفريت
    Komşuların laf söz etmesini istemeyiz değil mi? Open Subtitles لقد دخلت من الباب الخلفي أنا أعني, نحن لا نريدون من الجيران أن يتكلموا, اليس كذلك ؟
    Özür dilemezler, sarılmazlar veya sorunu konuşmazlar. Open Subtitles إنهم لا يعتذرون أو يتبادلوا الأحضان أو يتكلموا في ما حصل
    Onlardan yüksek sesle konuşmalarını istemem gerekecek. Peki ya, Fransızlar? Open Subtitles أنا يَجِبُ أَنْ أَطْلبَ مِنْهم ان يتكلموا بوضوح اكثر ماذا عن الفرنسيون؟
    Ama konuşmazlarsa bizim zararımıza olur. Open Subtitles ولكن أمام عيني أني سـأخسـر القضية ان لم يتكلموا لهذا فعلت هذا
    Hayır, birbirleriyle konuşmuyorlardı bile. Open Subtitles لا ،إنهم حتى لم يتكلموا بالموضوع
    Bu şekilde konuşmaları beni çok korkutuyor; çünkü şu an benim hakkımda konuşuyorlar. Open Subtitles كان يخيفني حقاً عندما يتكلموا بهذه الطريقة والأن هم يتكلموا عني
    - Saatine beş dolar verip yaz tatilinde ne yapacaklarını mı konuşuyorlar? Open Subtitles انهم يدفعون 5 دولارات للساعة فقط , لكي يتكلموا عن ماذا يفعلون في عطلة الربيع
    O zamandan beri konuşuyorlar. Open Subtitles لقد كانوا يتكلموا منذ ذلك الوقت.
    Polisler genelde başkomiserlerinin arkasından böyle konuşmaya korkarlar ama siz, efendim, eski usülsünüz. Open Subtitles رجال الشرطه بالعاده يخافون ان يتكلموا عن قائدهم بهذه الطريقه لكن انت سيدي من المدرسه القديمه
    Peki çok konuşmaya hevesli değillerse ne yapmalıyım? Open Subtitles ماذا إذا هم لم يتكلموا كثيراً ؟
    Peki çok konuşmaya hevesli değillerse ne yapmalıyım? Open Subtitles ماذا إذا هم لم يتكلموا كثيراً ؟
    Güney Afrika'da da Svahili dili konuşmuyorlar. Open Subtitles هم لا يتكلموا بالسواحليه في جنوب افريقيا
    O ve Roger artık birbirleriyle pek konuşmuyorlar. Open Subtitles هي و روجر لم يتكلموا حقيقة منذ فترة
    Gruptakilerin dışında kimseyle konuşmuyorlar. Open Subtitles لن يتكلموا مع أي شخص خارج التنظيم
    Baraj inşaatına alet olduğu için ve o günden sonra da asla konuşmadılar. Open Subtitles لحديثه معه لبنائه. لم يتكلموا بعدها أبداً.
    Ellerinde lastik ve kaset yok. Benimle konuşmadılar bile. Seni ve o lanet kasetlerini iyi bilirim ben. Open Subtitles ليس لديهم دليلاً، ولا الشريط أو الإطار و لم يتكلموا معي
    Komşuların laf söz etmesini istemeyiz değil mi? Open Subtitles لقد دخلت من الباب الخلفي أنا أعني, نحن لا نريدون من الجيران أن يتكلموا, اليس كذلك ؟
    Güvenli olduğundan emin olana kadar konuşmazlar. Open Subtitles لن يتكلموا حتى يتيقنوا أن لا أحد يسمعهم
    Şirketler çiftçilerin konuşmalarını istemiyor. Open Subtitles كالور مورسن: الشركات لا تريد من المزارعين ان يتكلموا
    Bizimle konuşmazlarsa iki masum insan ölecek. Open Subtitles وإذا لم يتكلموا معنا فشخصان بريئان سيموتان.
    Söylediğim gibi, hiç konuşmuyorlardı. Open Subtitles كما قلت، هم لم يتكلموا جميعاً

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد