"يجب أن أقوله" - ترجمة من عربي إلى تركي

• söylemem gereken
• söylemeliyim
• söylemem lazım
• anlatmam gereken
• söyleyeceğimi
• söylemek zorundayım
• söylemem gerekirdi
• söylemek istediğim bir

Son spot ışığı da kapanmadan söylemem gereken bir şey var.
لكن قبل أن يخبو نجمي هناك شيء واحد يجب أن أقوله

Daha bitirmedim. söylemem gereken birşeyler daha var.
لم أنته بعد هناك المزيد الذي يجب أن أقوله

Bir şey yapmadan önce, sana söylemem gereken bir şey var.
قبل أن تفعل أي شي.. هنالك شي يجب أن أقوله

bir şey var. Gitmeden önce sana bir şey söylemeliyim.
. رايتشل، عندي شيء يجب أن أقوله لك قبل أن أرحل

Şunu söylemem lazım. Kardeşine söylemem demiştim.
هناك شيئ واحد يجب أن أقوله لقد وعدت أختك أننى لن أفعل

Sana anlatmam gereken bir şey var.
يوجد شئ كان يجب أن أقوله لك

Söylemek istediğim, yani en başta söylemem gereken senin artık insandan da öte olduğun.
أعنى ما قصدت قوله ما كان يجب أن أقوله أنكِ أكثر من هذا

Onunla görüşeceğim ve lisedeyken söylemem gereken her şeyi söyleyeceğim.
سوف أذهب لملاقاته وسأقول له أخيراً ما كان يجب أن أقوله أيام الدراسةِ الثانوية

Bunu söylemek için uygun bir zaman mı, değil mi bilmiyorum ama sana söylemem gereken bir şey var.
قد لا يكون هذا الوقت المناسب لقول ذلك ولكن هناك شيء يجب أن أقوله لك

Sana söylemem gereken şeyi ona da söyledim. Benden uzak durmasını.
قلت شيءا يجب أن أقوله إليك إبق بعيدا عني

Çünkü hiçbir şey bu kızı bulmamı ve ona daha önce söylemem gereken şeyleri söylememe engel olamazdı.
لأنه ليس هنالك من شيء سيوقفني عن إيجاد هذه الفتاة وإخبارها عما يجب أن أقوله لها سابقاً

Sana söylemem gereken birşey var.
هناك شيء أعتقد بأنه يجب أن أقوله لكِ

Anne, sana söylemem gereken bir şey var.
أمى, هناك شىء يجب أن أقوله لكى

Sana söylemem gereken bir şey var.
هناكَ شيء واحد يجب أن أقوله لكِ

söylemem gereken replik bu:
إنه هذا السطر الذي يجب أن أقوله:

- Sana söylemem gereken bir şey var. - Tamam. - Şimdi değil ama.
هناك أمر يجب أن أقوله لك حيد ليس الآن

Ama söylemeliyim ki bir gün hatırlayasın ve kendini iyi hissedebilesin.
لكني يجب أن أقوله , ربما في يوماً ما قد تتذكرينه وربما ذلك سيجعلكِتشعرينبتحسن.

Acilen sana birşey söylemem lazım, buraya gel.
. عندي شيء عاجل يجب أن أقوله لك , فقط أخرج

Sana anlatmam gereken bir şey var.
هناك شيء يجب أن أقوله لك

Ne söyleyeceğimi bilemiyorum. Üzgün olduğum dışında.
لا أعرف ما يجب أن أقوله غير أننى آسفة للغاية

Sadece çok Sana söylemek istediğim var, çok Seninle söylemek zorundayım.
هناك الكثير أريد أن أقوله لك الكثير مما يجب أن أقوله لك

Aslında bunu uzun zaman önce söylemem gerekirdi.
هناك شيء كان يجب أن أقوله منذ وقت طويل مضى

Size söylemek istediğim bir şey var. - Son günlerde hayatıma yeni biri girdi.
هناك شيئاً ما ذات معنى يجب أن أقوله لكم هناك شخصاً ما دخل حياتي مؤخراً