Wes dinlemen gerek. | Open Subtitles | يجب أن تستمع إليّ جيدا .لا املك الكثير من الوقت |
- Tamircini dinlemen gerek. | Open Subtitles | يجب أن تستمع للميكانيكى الخاص بك نعم.. |
Sydney, bunun işe yaraması için beni dinlemek zorundasın. | Open Subtitles | سدني، لكي يتمكّن هذا من عمل، أنت يجب أن تستمع لي. |
Ben ne şekilde olacak dersem, beni dinlemek zorundasın. | Open Subtitles | عندما أقول الطريقه التى يجب أن تكون عليها الأمور يجب أن تستمع |
- Bu günü iptal etmeliyiz oğlum. - Bizi dinlemelisin, Benny. | Open Subtitles | يجب أن نؤجلها ليوم آخر يجب أن تستمع لكلامه يا بينى |
- Fikirler böyle başlar. - Belki de onları dinlemelisin. | Open Subtitles | من هنا تبدأ الأفكار، من المحتمل أنك يجب أن تستمع إليهم |
Telefonu duymalıydın. | Open Subtitles | كان يجب أن تستمع لتلك المكالمة التليفونية |
Birisi dedi ki, ''Bunu dinlemen lazım.'' | TED | قال أحدهم, "يجب أن تستمع لهذا." |
Lütfen, onu dinlemen gerek.. | Open Subtitles | يجب أن تستمع له أرجوك |
Ama beni dinlemen gerek. | Open Subtitles | لكنّك يجب أن تستمع إلي |
Ama beni dinlemen gerek. | Open Subtitles | لكنّك يجب أن تستمع إلي |
- Beni dinlemen gerek. - Hayır. | Open Subtitles | يجب أن تستمع لي |
Beni dinlemek zorundasın. Terkedilmiş bir depoydu. | Open Subtitles | يجب أن تستمع لى انه كان مخزن مهجوراً |
Beni dinlemek zorundasın. | Open Subtitles | ما سأقوله لك هو الحقيقه يجب أن تستمع لى |
Lütfen! Lütfen! Beni dinlemek zorundasın! | Open Subtitles | أرجوك , أرجوك يجب أن تستمع إليّ |
Beni dinlemek zorundasın. Beni dinlemek zorundasın. | Open Subtitles | يجب أن تستمع إلي يجب ان تستمع إلي |
Tatlım, kafandaki sesler yerine kalbini dinlemelisin dayının bir Aralık sabahı yaptığı gibi değil. | Open Subtitles | عزيزي ، يجب أن تستمع لقلبك وليس الصوت الذي برأسك مثلما فعل أحد خوالك ذات شهر فظيع |
...bundan sonra sana sorunlarıyla gelecek olan çocukları cezalandırılmak için seçilen çocukları dinlemelisin diğer çocuklar ne derse desin. | Open Subtitles | وعندما يأتون إليك الطلاب مرة أخرى بمشاكلهم يجب أن تستمع إليهم مهما كان كلامهم سخيفاُ |
Şimdi arka koltuğa atıldım. İleride beni çöp yerine koyacak. Beni dinlemelisin. | Open Subtitles | الاّن أنا في المقعد الخلفي و بعدها سأكون في القمامة يجب أن تستمع الي |
Telefonu duymalıydın. | Open Subtitles | كان يجب أن تستمع لتلك المكالمة التليفونية |
Uykunda söylediğin şeyleri duymalıydın. | Open Subtitles | يجب أن تستمع إلى ما قلته في أحلامك |
Beni dinlemen lazım. | Open Subtitles | يجب أن تستمع الي |