ويكيبيديا

    "يجب عليهم أن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • zorundalar
        
    • olmalıydılar
        
    Camma, tartışmalarını durdurmak için muhalif tarafların arasına giriyor— otoritesine saygı duymak zorundalar. TED تقف كاما بين الأطراف المتنازعة لتمنعهم من القتال يجب عليهم أن يحترموا سلطتها
    Bu meselerler yüzünden karşı çıkıyorlar bu silahlı gruplara, Daha çok yatırım etmek zorundalar kalacaklar askeri olmayan araçlarda. TED وهذا أمر مهم للحكومات، وذلك لمكافحة هذه المجموعات، يجب عليهم أن يستثمروا أكثر في الأدوات غير العسكرية.
    Bu yüzden, büyük avları birlikte yemek zorundalar. Open Subtitles لذا يجب عليهم أن يأكلوا الحيوانات الكبيرة سوية
    Şansları varken teslim olmalıydılar! Open Subtitles كان يجب عليهم أن يستسلموا ! عندما كانت لديهم فرصة
    Şansları varken teslim olmalıydılar! Open Subtitles كان يجب عليهم أن يستسلموا ! عندما كانت لديهم فرصة
    Gelebilecek bir fırtınadan önce geri dönmek zorundalar ve bir tanesi de hızlıca yaklaşmakta. Open Subtitles يجب عليهم أن يخرجوا قبل قدوم العاصفة التالية، إحداها قادم على جناح السّرعة الآن.
    Bu sıkışık duruma rağmen penguenler çok uyumlular. Çünkü olmak zorundalar. Open Subtitles بالتكدس في هذا الحشد ، فإن الطيور يكونوا ذوات طبيعة مميزة ، لكن يجب عليهم أن يكونوا كذلك.
    Onu atlamak için telleri aşmak metrobüslerin üzerinden atlamak zorundalar. - Ki Bu nokta da tutuklanırlar. Open Subtitles وإذا أرادوا أن يجتازوا هذا الخط يجب عليهم أن يقفزوا من النوافذ أو من الحافلات وإلا سيتم إعتقاله
    Daha yaratıcı ve dirençli olmak zorundalar. Open Subtitles يجب عليهم أن يكونوا مبدعين و سريعي التغلب على المشاكل
    Tekrar ayağa kaldırmak zorundalar. Open Subtitles يجب عليهم أن يجعلوها تقف على أقدامها مرة اخرى.
    neden ülkenin ahlak abidesi olmak zorundalar? Open Subtitles لمَ يجب عليهم أن يقولوا بوصلة المجمتع الأخلاقية؟
    Birbirlerine yapışmış durumdalar. Yolun sonuna kadar beraber gitmek zorundalar. Open Subtitles و يجب عليهم أن يظلا معاً للنهاية
    Burada tanıdığım insanlar birbirlerine yakındırlar, ama olmak zorundalar. Open Subtitles وأنا أعلم الناس هنا ضيق مع بعضها البعض ، ولكن... يجب عليهم أن يكونوا.
    Bunun için de Sonoran Çölü'nü geçmek zorundalar. Open Subtitles للوصولإليهناك، يجب عليهم أن يعبروا صحراء "سنوورن".
    - Evet çünkü sevişmek zorundalar, sevişmek için de evli olmaları gerek. Open Subtitles - نعم، لأنهم سيقومون بالجنس، لذا يجب عليهم أن يكونوا متزوجين
    Ama önce, bizi bulmak zorundalar. Open Subtitles لكن يجب عليهم أن يجدونا أولاً.
    Suyu... dahilileştirmek zorundalar. Open Subtitles يجب عليهم أن يضيفوا الماء.
    Eski günleri, büyüklerimizi düşünüyorum da, onlar daima düşmana karşı hazırlıklı olmalıydılar. Open Subtitles \u200fأعتقد في الأيام الغابرة، في عهد أجدادنا، \u200fكان يجب عليهم أن يستعدوا دائماً للعدو.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد