Memurlar bu davayı araştırıyorlar. Başkan Chow'un odasındalar. | Open Subtitles | الضباط يحققون فى الحادثة انهم بغرفة القتيل الان |
Kaçırılmayı araştırıyorlar, kasetleri değil. | Open Subtitles | إنهم يحققون بشأن تهمة الخطف ليس بشأن الشرائط |
Bu insanlar FBI'dan. Zaman kapsülü cinayetini araştırıyorlar. | Open Subtitles | إنّهم يحققون بجريمة القتل في كبسولة الزمن |
Efendim, bir cinayeti soruşturuyorlar. | Open Subtitles | سيدي، إنهم يحققون في جريمة قتل. |
Ama anlamışsınızdır dışarıda bir şeyleri araştıran insanların olması işime gelmez. | Open Subtitles | لكنكما تفهمان أنه لا يمكنني أن أدع الأشخاص خارجاً يحققون بالأمور |
Ve şimdi bu soygunla birlikte, Federal soruşturma gelecek ve araştıracak, ve sonunda benim insanlarla anlaşarak, onlara borç verdiğimi saptayacaklar. | Open Subtitles | و الان مع تلك السرقة سيأتي مسئولي الفيدرالية للتأمين علي الودائع و يحققون , و يجدون اني منحت الناس قروضا بدون ضمانات |
"Tecavüze teşebbüs suçlamasından dolayı soruşturuyor." de. | Open Subtitles | -آسف, نعم . فلتقل " يحققون باتهامات عن محاولة اغتصاب موجهة من". |
Hubbard Anne bana daha az önce anlatıyordu. Bir şeyleri soruşturuyorlarmış. | Open Subtitles | لقد أخبرتني "ما هابرد " قبل قليل انهم يحققون بأمر ما |
Ben onlar araştırıyorlar biliyor musunuz Aşırı doz olarak Raul'un ölümü. | Open Subtitles | لكني أعلم بأنهم يحققون في قضية مقتل راول نتيجة لجرعة مخدرات مفرطة |
Şehir ve eyalet yetkilileri saldırıların bağlantılı olup olmadığını araştırıyorlar. | Open Subtitles | المدينة والمسؤولون يحققون الآن لو كانت الهجمات الثلاثة متصلة |
Warren Kemp olayını ayrıcalıklı olarak araştırıyorlar | Open Subtitles | يحققون في التعامل الداخلي لتجارة كيمب |
Amerikalıların Chongqing'e temin ettiği silahları araştırıyorlar. | Open Subtitles | إنهـم يحققون في الأسلحة التي أرسلها الأمريكيون إلى "شونج كينج". |
Amerikalıların Chongqing'e temin ettiği silahları araştırıyorlar. | Open Subtitles | إنهـم يحققون في الأسلحة التي أرسلها الأمريكيون إلى "شونج كينج". |
Şu anda silahların kullanımını araştırıyorlar ayarlı olup olmadığını kontrol... | Open Subtitles | انهم الآن يحققون في الطلقات النارية التحقق ان كان هناك مايبرر ذلك... |
Kuyumcu soygunu dosyasını araştırıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يحققون في قضية سرقة المجوهرات. |
Bir cinayeti soruşturuyorlar, Hanna. | Open Subtitles | انهم يحققون في جريمة قتل ، هانا |
Sam, Hapstalllar, Emily Sinclair, Lila Stangard, davaları için onu soruşturuyorlar. | Open Subtitles | انهم يحققون لها لسام، وHapstalls، إميلي سنكلير، ليلا Stangard. |
soruşturuyorlar. | Open Subtitles | وهم يحققون ذلك. |
Başpiskopos yönetimini aradım, Vatikan'ın böyle durumları araştıran kişileri var. | Open Subtitles | لقد اتصلتُ بالأبرشية، الفاتيكان لديه أناس يحققون في مثل هذة الأمور |
Şu anda, Soygun-Cinayet Masası'nın (RHD) oğlumun ölümüyle ilgili sürdürdüğü soruşturma, çete misillemesi üzerine odaklanıyor. | Open Subtitles | في هذه اللحظة قسم السرقات والقتل يحققون في مقتل ابني يركزون بإن هناك احتمالية انتقام من العصابة |
Tecavüze teşebbüs suçlamasından dolayı soruşturuyor. | Open Subtitles | "يحققون باتهامات عن محاولة اغتصاب موجهة من " |
Vetter'ı niye soruşturuyorlarmış? | Open Subtitles | لمَ يحققون مع (فيتر)؟ |