ويكيبيديا

    "يحمل مسدساً" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Silahlı
        
    • silahı var
        
    • silah taşır
        
    • silahı vardı
        
    • elinde silah
        
    • silah taşıyan
        
    • silahı olan
        
    • silah tutuyor
        
    • silah taşıyor
        
    • silah taşıdığını
        
    Eli Silahlı bir aptal bunu bilemez. Ben bilmiyordum. Open Subtitles ما كان لأحمق يحمل مسدساً أن يعلم ذلك، فأنا لم أعلم
    Silahlı bir adam, alışılmışın dışında isteklerde bulunuyor. Open Subtitles رجل يحمل مسدساً يقوم بأشياء غير عادية
    Yardım edeceğim demiştiniz. Neden silahı var? Open Subtitles لقد قلتي بأنكِ ستساعدينني لمذا يحمل مسدساً ؟
    "Buradaki bütün erkekler bıçak ve silah taşır ki 3 dolar gibi küçük bir bedel karşılığı alınabilir ve Pazarları kiliseye gider." Open Subtitles كل رجل هنا يحمل مسدساً والذي يمكن شراؤه بمبلغ 3 دولار فقط ،وسكين ولكنهم يذهبون للكنيسة يوم الأحد
    Adamın silahı vardı ve bir polis memurunu vurdu. Open Subtitles الرجل كان يحمل مسدساً, وأطلق النار على شرطية
    Şimdi anlıyorum. "İşte, oradaydım, elinde silah olan bir kurt adamla yüz yüze geldim. Open Subtitles يمكنني تخيل هذا الآن ها أنا ذا أواجه مستذئباً يحمل مسدساً
    - Der sağlık çantasında silah taşıyan adan. Open Subtitles يقول ذلك من يحمل مسدساً في حقيبته الطبية
    Hayır, otobüsteki son kişi bendim. Otobüste kalan tek kişi, silahı olan adam. Open Subtitles لا لا لقد كنت أخر من نزل من الحافلة الشخص الوحيد الوجود في الحافلة هو ذلك الرجل الذي يحمل مسدساً
    Şu an dairemde seni arayan bir adam var ve elinde bir silah tutuyor. Open Subtitles يوجد رجل في شقتي يبحث عنك. وهو يحمل مسدساً.
    O sizden biri. silah taşıyor. Open Subtitles لقد كان واحداً منكم يا رجل، وكان يحمل مسدساً
    Ama bir profesörün silah taşıdığını görmemiştim. Open Subtitles لم أعرف قط أستاذاً يحمل مسدساً وبتلك المهارة.
    Silahlı adama kulak ver bebeğim. Open Subtitles أصغي للرجل الذي يحمل مسدساً يا عزيزتي
    Silahlı biri görüldü, destek gerek... Open Subtitles نرى شخصاً يحمل مسدساً ونطالب بمساندة
    Yalan söylüyor, dinlemeyin onu. silahı var! Open Subtitles إنه يكذب , لا تستمعوا إليه إنه يحمل مسدساً
    - Okulda birinin silahı var demek. Open Subtitles -يعني أن أحداً يحمل مسدساً في الحرم الجامعي
    "Buradaki bütün erkekler bıçak ve silah taşır ki 3 dolar gibi küçük bir bedel karşılığı alınabilir ve Pazarları kiliseye gider." Open Subtitles كل رجل هنا يحمل مسدساً والذي يمكن شراؤه بمبلغ 3 دولار فقط ،وسكين ولكنهم يذهبون للكنيسة يوم الأحد
    Ve hepsinin silahı vardı. Open Subtitles كل منهم يحمل مسدساً
    Ve hepsinin silahı vardı. Open Subtitles كل منهم يحمل مسدساً
    Bir şeyler yap! Yapamayız ki! Manyağın elinde silah var. Open Subtitles لا نستطيع ، فهذا المجنون يحمل مسدساً
    elinde silah olan biri. Open Subtitles شخص يحمل مسدساً
    - Oraya gidip üstünde silah taşıyan herkesi vurmayı planlıyorum. Open Subtitles - إرتأيت أن نتوجه إلى هناك بأحصنتنا فحسب - ونطلق النار على أي شخص يحمل مسدساً
    Yan koltuğun altında yada torpitoda büyük, devasa bir silahı olan beyefendi birine benziyorsun. Open Subtitles تبدو رجلاً قد يحمل مسدساً كبيراً في الصندوق او تحت المقعد الامامي
    Eğer silah tutuyor olsaydı kan olmazdı. Open Subtitles لو كان يحمل مسدساً فلن يكون هناك دماً
    Yani, bazen yanımda taşırım, ama... Silah satışı yapmaktan tutuklandıktan sonra neden hala silah taşıyor? Open Subtitles لِمَ سُمِح له أن يحمل مسدساً بعد أن تم اعتقاله بتهمة إخفاء سلاح؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد