Seçilmiş'lerin gücü seninkinden daha yüce. | Open Subtitles | والآحاد مسحور 'السلطة ببساطة يجب أن يكون أكبر من يدكم. |
Benim işimin seninkinden zor olduğunu düşündüğüm için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسف أن اعتقدت كانت مهمتي أصعب من يدكم. |
Sağ elinizi kaldırın. Peki. Kaçınız anlamıyor? | TED | أرفعوا اياديكم. حسناً، كم منكم لا يعلمون عن ماذا أتحدث؟ أرفعوا يدكم اليسرى. |
Şimdi ise sizlerden sağ elinizi sağınızdaki üyenin ceket cebine sokmanızı rica ediyorum. | Open Subtitles | الآن أريد منكم وضع يدكم اليمنى في جيب العضو الواقف على يمينكم |
Benim sözüme, sizinkinden çok güvenir. | Open Subtitles | وأنا أقول إنه سيختار كلامي على يدكم. |
Düşünüyorum da onun müziği kesinlikle sizinkinden güzel. | Open Subtitles | موسيقاه هو بالتأكيد أفضل من يدكم. |
İnin hadi. Eller başın üstünde. | Open Subtitles | هيا، يدكم على رأسكم |
Pekâla. Onun da bir Rus "Su Dokunacı" olduğunu düşünüyorsan elini kaldır. | Open Subtitles | ارفعوا يدكم اذا كنتم تظنون انة كان مجس تابع للروس |
Bilgin olsun, benim çavuş seninkinden büyük. | Open Subtitles | لمعلوماتك، ديك بلدي هو اكبر من يدكم. |
Tabi seninkinden daha büyük olmazsa... | Open Subtitles | مم. ما لم يكن، بالطبع، هو أكثر من يدكم... |
Biliyorsun, benim işim seninkinden zor. | Open Subtitles | تعلمون، اه، وظيفتي هو أصعب من يدكم. |
Bacaklarım seninkinden kısa. | Open Subtitles | ساقي أقصر من يدكم. |
- seninkinden çok daha iyi. | Open Subtitles | - وهي أفضل بكثير من يدكم. |
Hazineyi elinizi süremeyeceğiniz, uzak bir yere götürdüm. | Open Subtitles | لقد وضعت الكنز بعيدا بحيث لا تستطيعوا ان تضعوا يدكم عليه |
Mübarek elinizi öpeyim, Efendi Hazretleri. | Open Subtitles | اسمح لي أن أقبل يدكم المباركة يا شيخنا الجليل |
Bir fikrim var. Şimdi yazı yazdığınız elinizi çözeceğim. | Open Subtitles | لديك فكرةً ما، سأفك قيود يدكم التي تكتبون بها |
Tek yapacağınız oradaki Birlik kampına gidip sağ elinizi kaldırıp, ABD'ye bağlılık yemini etmek. | Open Subtitles | ... كلما عليكمفعله ... هوأن تدخلوامخيمالإتحادهذا و ترفعون يدكم اليمني لتقسموا أنكم ستكونوا مواليين للولايات المتحدة |
Benim kendi çocuklarım şimdi sizinkinden daha gençti | Open Subtitles | كان أولادي أصغر سنا من يدكم الآن |
Bizim dünyamız sizinkinden farklı bir frekansta titreşiyor. | Open Subtitles | يهتز أرضنا على تردد مختلف من يدكم. |
Benim kanım sizinkinden yavaş. | Open Subtitles | دمي أبطأ من يدكم. |
Eller başın üstünde. | Open Subtitles | يدكم على رأسكم |
Fasulye isteyenler elini kaldırsın. | Open Subtitles | كل اللذين يفضلون الفاصولياء, أرجوكم أرفعوا يدكم. |