ويكيبيديا

    "يراقبها" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • izliyor
        
    • göz kulak
        
    • izleyen
        
    • peşine
        
    • izliyordu
        
    • izlediğini
        
    • izliyormuş
        
    Sorun şu ki, birilerinin onu izliyor olduğundan oldukça eminiz. Open Subtitles لكن نحن متأكدون جداً أن أحداً يراقبها حسناً.
    Onu uyurken izliyor. Bu nasıl sapıkça olmuyor? Open Subtitles ،إنه يراقبها أثناء نومها كيف لا يكون هذا تحرّشاً؟
    Onu izliyor ve kaydediyordu. Karşılıklı bir şey değildi. Open Subtitles لقد كان يراقبها و يسجلها هذا الشعور لم يكن متبادلاً
    Harikadır. Harika bir laboratuar partneridir. Ona göz kulak olacaktır. Open Subtitles إنه عظيم ، إنه شريك معمل مدهش سوف يراقبها
    O anlardan birinde eşinizi izleyen başka biri daha olabilir. Open Subtitles حسنا في احدى تلك اللحظات قد يكون هناك احد كان يراقبها ايضا
    Bu yüzden onu öldürmek yerine New York'ta peşine maymun taktın. Open Subtitles لهذا جعلتِ قرداً يراقبها في "نيويورك" عوضَ قتلها
    Senin için kardeşini izliyordu ki sana haber verebilsin Open Subtitles لقد كان يراقبها ويوافيك بالتقرير في انتظار أن تتصرف
    Onu izlediğini ve gecenin bir vakti evine girdiğini biliyordu. Open Subtitles يراقبها و يدخل إلى منزلها بمنتصف الليالي
    Bizim adam, havalandırma boşluğundan onu izliyormuş. Open Subtitles هناك رجل يراقبها من تهويات السخان
    Tanrı onu izliyor. Tanrı onu cezalandıracak. Open Subtitles إن الله يراقبها إن الله سيعاقبها
    Birisi beni izliyor, onu izliyor, onu okuldan bu yüzden aldım. Open Subtitles شخصٌ ما يراقبنى ! يراقبها ! لذلك أخذتها من المدرسة
    - Devon yine onu izliyor. - Etrafta başkası var mı? Open Subtitles ـ و " ديفون " يراقبها من جديد ـ هل هُناك أى شخص آخر بالجوار ؟
    Bu adam onu izliyor. Open Subtitles هذا الرجل يراقبها.
    Jack, babası onun aklının hep bir köşesinde. Onu hep izliyor. Open Subtitles (جاك), في ذاكرتها هو دائماً خلفها تماماً, يراقبها
    Onu izliyor, saldırıya hazır bekliyor. Open Subtitles يراقبها, جاهزاً لينقض عليها
    Başın belada sandım, o aptal polise de ona göz kulak olmasını söylemiştim. Open Subtitles ولكني كُنت أعتقد أنكِ واقعة في مشكلة ولقد أخبرت ذلك الشرطي الغبي أن يراقبها
    Köpekler sürekli tehlikede olduğundan ekip, kapanlara yakalanabilirler diye onlara göz kulak oluyor. Open Subtitles بتعرّض الكلاب لهذا الخطر الدائم يراقبها الفريق احتياطًا في حال وقع أحدها في مصيدة ما
    Sadece bana birinin ona göz kulak olduğundan emin olacağına dair söz ver, tamam mı? Open Subtitles عديني وحسب ...أن تتأكدي أن يراقبها أحدهم عن كثب ، حسناً؟
    Kulüplerin birinde onu izleyen bir kovboy vardı. Open Subtitles كان هناك هذا الرجل في أحد الأندية هذا الكاوبوي الذي كان يراقبها
    Onu bir süredir izleyen biri olabilir. Open Subtitles قد يكون شخصا كان يراقبها لفترة
    Bırakın gitsin ama peşine birini takın. Open Subtitles دعها تنصرف و عين من يراقبها
    Bu sürüngen onu haftalarca izliyordu. Open Subtitles هذا المعتوه كان يراقبها منذ أسابيع
    Bak. Her hareketini izlediğini yazmış. Open Subtitles كتبت أنه كان يراقبها في جميع تحركاتها.
    O'nu izliyormuş. Open Subtitles لقد كان يراقبها

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد