ويكيبيديا

    "يسامح" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • affeder
        
    • affetmedi
        
    • affetmez
        
    • affetmeyecek
        
    • Affedip
        
    • affeden
        
    • affediyor
        
    • affetmiyor
        
    • affedememiş
        
    • bağışlaması
        
    • affetmediğini
        
    • affedemeyeceğini
        
    • affetmeyecektir
        
    • affetmeyeceğini
        
    Ve unutma İsa bütün günahlarımızı affeder. Open Subtitles وتذكر بأن المسيح يسامح جميع خطايانا
    Pırlanta her şeyi affeder. Bir adam var. Open Subtitles الالماس يسامح كل شئ حسناً انا لدي شخص
    Alkolü bıraktı, ama bir can aldığı için kendini asla affetmedi. Open Subtitles توقف عن الشرب , ولكن لم يسامح نفسه ابدا لسلبه حياة احدهم
    Senin Tanrı'n katilleri affetmez. Open Subtitles إلهك لا يسامح القتلة
    Yani, elbette bazı hatalar yaptı... ama anlayabilirsiniz ki, eğer herşeyin sonu buysa... kendini asla affetmeyecek. Open Subtitles اقصد, انه بالتأكيد اقترف بعض الاخطاء لكن يمكنكم الاحساس انه اذا انتهى الامر على ذلك انه لن يسامح نفسه اطلاقاً
    Affedip unutacak biri değil. Open Subtitles فهو ليس من النوع الذي ينسى و يسامح
    Ailesini seven, affeden, sahiplenen bir adam mı? Open Subtitles رجلا يحب و يسامح و يحتضن عائلته ؟
    Beni affediyor musun? Yo, hayır, hayır. Ben seni affediyorum. Open Subtitles تسامحينى ،لا لا لا - أنا الذى يجب ان يسامح
    Sanırım bunun için kendini asla affetmiyor. Open Subtitles وأظنّه لم يسامح نفسه قطّ على ذلك
    Sanki sana yaptıklarından dolayı kendini hiç affedememiş gibiydi. Open Subtitles يبدو أنه لم يستطيع أن يسامح نفسه جراء ما فعله لك
    Her gece Tanrıya Tristan'ı bağışlaması için yalvarıyorum. Open Subtitles كل ليله ابتهل الى الله . كى يسامح تريستان
    Ama dahası da var. Olanlar yüzünden kendini hala affetmediğini biliyorum. Open Subtitles لكن الوضع اكبر من هذا " " اعرف انه لم يسامح نفسه بعد على ما حدث
    Kimilerinizin Lexi'yi asla affedemeyeceğini biliyorum. Open Subtitles انا اعلم بأن بعضكم لن يسامح ليكسي
    Hiç Firavun düşmanlarını affeder mi? Open Subtitles لا يسامح الفرعون أعداءه
    Tanrı herkesi affeder. Open Subtitles الإله يسامح الجميع
    Mulder, bu yüzden kendini asla affetmedi. Open Subtitles مولدر " لم يسامح نفسه قط على هذا
    Mulder, bu yüzden kendini asla affetmedi. Open Subtitles مولدر " لم يسامح نفسه قط على هذا
    Senin Tanrı'n katilleri affetmez. Open Subtitles إلهك لا يسامح القتله
    Bu güzel bir psikolojik detay ama gerçeği değiştirmez eğer bu çocuk kendine çeki düzen vermezse kendini hiç affetmeyecek. Open Subtitles حسناً، هذا تحليل نفسي عميق، ولكن لا يغيّر حقيقة أنه لو لم يؤدّي ذلك الفتى دوره في هذا، فلن يسامح نفسه أبداً ولا يجب أن يسامحه أحد أيضاً.
    On binlerce, Gaius. Tanrı bu günahı affetmeyecektir. Open Subtitles (عشرات الألاف يا (جيس لن يسامح الإله أبدا هذا الذنب
    Arkadaşının katilini affetmeyeceğini söyledi. Open Subtitles قال أنّه لن يسامح أيًّا مَن قتل صديقه.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد