ويكيبيديا

    "يستحقه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • hak
        
    • hakettiği
        
    • hakettiğini
        
    • layık
        
    • değer
        
    • hakkettiğini
        
    • hakkını
        
    • değeri
        
    • değmez
        
    • değerinden
        
    • olursa olsun
        
    • Layığını
        
    Belki de birinden rüşvet aldı, işin ucunu bağlayamadı... ve hak ettiğini aldı. Open Subtitles ربما أخذ رشوة من أحدهم ولم ينفذ ما طلب منه فنال ما يستحقه
    Umarım günün birinde ikimiz de hak ettiğimiz aşkı buluruz. Open Subtitles آمل أنه في يوم ما كلانا يجد الحب الذي يستحقه
    Karanlık ya da Aydınlık taraf, hak ettiği cezayı alacak. Open Subtitles سواء من النور او الظلام هو سوف ينال ما يستحقه
    hakettiği ödülüne kanat çırparken Dr. Bedlo'ya veda edelim. Open Subtitles عندما يلوح بجناحيه إلى النسيان الذي يستحقه
    Ve sizi garanti ederim size hak ettiği bütün değerlendirmeleri vereceğim. Open Subtitles وأنا أؤكد لكم أنني سوف اعطيكم كل الاهتمام وكل ما يستحقه
    İnan bana, bir yerde, bunu bekliyor bunu hak ettiğini biliyor. Open Subtitles صدقني، في مستوى ما هذا ما يتوقعه، ما يعلم أنه يستحقه
    Biz ikisini de yüzüstü bıraktık, onun öfkesine gerekli çıkışı ve hak ettiği çözümü vermeyerek. TED ‫لقد خذلنا كلاهما بعدم منح غضبها‬ ‫ما يستحقه من استيعاب وسلطة في القرار.‬
    Yani Yerli bölgesinde geçti ve hak ettiğini buldu. Open Subtitles لذلك عبر الى منطقة الهنود ونال ما يستحقه
    Bırak dünya kendini paramparça etsin, hak ediyor! Open Subtitles دع العالم يفجر نفسه الى قطع ان ذلك ما يستحقه
    - Belki bunu hak etmiştir. Open Subtitles هذا ليس سيئا لهذه الدرجة لربما كان أبوك يستحقه
    - Belki bunu hak etmiştir. Open Subtitles هذا ليس سيئا لهذه الدرجة لربما كان أبوك يستحقه
    Sonuçta o orospuçocuğu acıklı sonu hak etti. Open Subtitles بيت القصيد ، ذلك النائح حصل على ما يستحقه
    Ayrıca, Sullivan bunu hak etti. Open Subtitles بالإضافة إلى أن سوليفان حصل على ما يستحقه
    Bir kadın olarak, her insanın hak ettiği saygıyı görmekten başka bir şey istemiyorum. Open Subtitles وبصفتى إمرأة فأنا لا أطلب أى شيئ سوى الإحترام الذى قد يستحقه أى شخص عادى
    Parasına sahip çıkamayan biri onu hak etmiyordur. Open Subtitles في رأيي الشخصي من لا يحرص على ماله لا يستحقه بالضبط
    Amerikan halkı bu kitabı hak ettiği şekilde fırtına sonrası sessizliğine gömecektir. Open Subtitles فإن الرأي العام الأميركي سيستقبل هذا الكتاب بهتافات بهدوء وغضب شديد الذي يستحقه
    Ayrıca Sully de hakettiği yeri buldu. Open Subtitles بالإضافة إلى أن سوليفان حصل على ما يستحقه
    Sanıyorum. Eğer insan hakettiğini hissediyorsa. Open Subtitles أفترض ذلك اذا كان الشخص يعتقد بأن الآخر يستحقه
    Halkıma layık bir kral olsam da gücü isterler mi? Open Subtitles هل سيظلون يريدون ذلك إن كنت الملك الذي يستحقه شعبي؟
    500$ bir bal için değer mi? Hiç sanmıyorum. Open Subtitles 500دولار لعسل بقيمة 5 دولار, لا أعتقد أن يستحقه
    Yıllardır gösterdiği bağlılıkla bunu hakkettiğini düşünüyordu. Open Subtitles يعتقد أنه يستحقه لأجل سنوات عمله من الولاء.
    Yakıştırdığı iki şeyde de haklı, dolayısıyla hakkını veriyoruz. TED في الواقع، معه حق من الناحيتين، لذا اعطي الفضل لمن يستحقه
    Bunun bir değeri varsa böyle bitmesini istemezdim. Open Subtitles من أجل ما يستحقه الأمر كنت أتمنى أن لا ينتهي الامر بتلك الطريقة
    Bu destek toplamak amaçlı. Faturayı bana yolla. değmez, hadi gel. Open Subtitles .هذه ليست مجانية .هذه من أجل التبرعات لا يستحقه ، هيا
    Ama bu birleşmenin değerinden çok daha fazla. Open Subtitles ولكن هذا أكثر بكثير مما يستحقه هذا الاتحاد
    Bir filozof olarak ne kadar meziyetli olursa olsun, bir delege olarak çok az şey yaptı, efendim. Open Subtitles مهما ما كان يستحقه كـفيلسوف ولكن في تشريعه لم يعمل الكثير
    Az kaldı. O pislik herif Layığını bulacak. Open Subtitles لن يطول الأمر وهذا الأبله سينال ما يستحقه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد