Artık bunu yapamazlar, öyle değil mi, Barnes? | Open Subtitles | لا يستطيعون فعل ذلك الآن اليس كذلك يا بارنز |
Yani olay şu ki, bize bunu yapamazlar. | Open Subtitles | لكن ما أقصده, هو أنهم لا يستطيعون فعل هذا فى الحقيقة بالناس. |
İnanılmaz şeyler yapabilirler; birinin hayatı, bütünüyle değiştirip ona eski fonksiyonelliğini tekrar kazandırabilirler. | TED | هم يستطيعون فعل أشياء رائعة؛ يستطيعون إعادة كل أنواع الوظائف والأداء لحياة شخص ما. |
İnsanlar rüyalarında her şeyi yapabilirler, biliyorsun. | Open Subtitles | الناس يستطيعون فعل أى شئ فى أحلامهم ، تعرف |
Ayrıca senin için kahveni getirmekten çok daha fazlasını yapabilecek yedi çok yetenekli asistanın var. | Open Subtitles | و سبع مساعدين جيدين والذين يستطيعون فعل الكثير لك عدى جلب القهوة |
Rakunların hepsi bunu yapamaz. | Open Subtitles | ليس كل الراكون يستطيعون فعل هذا |
Okuldaki öğretmenlerin bir şeyler yapabileceğini mi sanıyorsun? | Open Subtitles | أتظن أن المعلمين يستطيعون فعل شيء بخصوص هذا؟ |
Ne istediklerini yapabileceklerini düşünüyorlar ve kimsenin onları durdurmak için orada olmadığını. | Open Subtitles | أي أنهم يستطيعون فعل مايريدون ولا يوجد أحد يستطيع إيقافهم |
Bazen onlara her istediklerini yapamayacaklarını söylerim. | Open Subtitles | أحيانا أقول لهم أنهم لا يستطيعون فعل ما يُريدونه |
Böylece kimse bana ağlayıp sızlanamıyor. yapamazlar çünkü. | Open Subtitles | إنه يجعلني مطمئناً لهؤلاء الذين يشتكون و يبكون لأنهم لا يستطيعون فعل ذلك |
Ama fazla bir şey yapamazlar, çünkü adamı görmedim. | Open Subtitles | لكنهم لا يستطيعون فعل الكثير بما اني لم ارى الشاب |
Onlar olmadan birşey yapamazlar. | Open Subtitles | بدون خناجر أو سيوف لا يستطيعون فعل شيىء |
Bunu yapamazlar... halk beni seviyor! | Open Subtitles | لا يستطيعون فعل هذا, فالشعب يحبني |
Bunu bize yapamazlar, değil mi? | Open Subtitles | لا يستطيعون فعل ذلك بنا ,صحيح؟ |
Ortada elle tutulur bir kanıt olmadan hiçbir şey yapamazlar. | Open Subtitles | لا يستطيعون فعل شئ دون دليل صلب |
Bu havariler ne isterlerse yapabilirler. | Open Subtitles | كُلّ هؤلاء الملائكة يستطيعون فعل هذا بمالهم |
Sanece hayatta olanlar hoş şeyler yapabilirler, çünkü onlar canlılar. | Open Subtitles | فقط الاشخاص الاحياء يستطيعون فعل الاشياء الرائعة |
Burası bir cennet parçasına benziyor. Bize bunu yapabilirler mi? | Open Subtitles | حسنا, هذا يبدو انها قطعة من الجنه هل يستطيعون فعل هذا بنا؟ |
Bence sen, her şeyi yapabilecek nadir kişilerden birisin. | Open Subtitles | أعتقد أنك أحد هؤلاء الأشخاص الذين يستطيعون فعل أي شيء |
Biliyorum ki kocaman departmanda bizim yaptığımızı yapabilecek beş tane piç yoktur. | Open Subtitles | أنا بالفعل أؤمن ...بأنه لا يوجد خمسة رجال في كامل المقاطعة ، يستطيعون فعل ما نفعله نحن |
Ama, insanlar bunu yapamaz. | Open Subtitles | ولكن، البشر لا يستطيعون فعل ذلك. |
İstediğini yapabileceğini düşünen bu zorbalardan bıktım usandım. | Open Subtitles | سئمت حقاً من هؤلاء المتمردين الذين يظنون أنهم يستطيعون فعل أي شيء يريدونه |
Bunu yapabileceklerini nerden biliyorsun? | Open Subtitles | كيف تعرف أنهم يستطيعون فعل هذا أصلاً؟ |
Sen olmadan yapamayacaklarını anlayamıyor musun? | Open Subtitles | .. هل أنت لا تدرك بأنّهم لا يستطيعون فعل ذلك بدونك؟ |
Ama, hey, bir grup kuş... kazandıkları için en iyisini yapabiliyorsa... o zaman ben de yapabilirim. | Open Subtitles | لكن ، إن بعض الطيور يستطيعون فعل الأفضل بما يجنونه يمكنني أيضاً |