Annem de sana teşekkür ediyor. Ve biliyorsun, babam da sana teşekkür ediyor. | Open Subtitles | , أمي تشكركِ و أنتِ تعرفين أن والدي يشكركِ |
Hayır, iyileştirdiğin yaralar için teşekkür etmesi gereken benim. | Open Subtitles | كلا، يا سيّدتي يجب أنا من يشكركِ لشفاء جميع خدوشي |
Mesela bir arkadaşım yemek aramı bedava terapi için kullanıp teşekkür etmemesi gibi. | Open Subtitles | على سبيل المثال ، عندما يستغل صديق وقت إستراحتك لتناول الغداء ليحصل على جلسة علاج مجانية ولا يشكركِ على ذلك |
Sana teşekkür etmesi gerektiğini mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | تظنين أنه كان عليه أن يشكركِ أنتي؟ |
- Sanırım teşekkür eden ben olmalıyım. | Open Subtitles | أعتقد أنه أنا من يجب عليه أن يشكركِ |
Beni öldürürsen muhtemelen teşekkür eder. | Open Subtitles | سحقاً، ربما يقتلني وسوف يشكركِ |
Gerçekten asıl ona teşekkür etmelisin. | Open Subtitles | حقا وعليه أن يشكركِ أنتِ |
Romeo, ikimiz için de sana teşekkür edecektir kızım. | Open Subtitles | "روميو) سوف يشكركِ يا ابنتي)"، "بالنيابة عن كلانا". |
Sana teşekkür etmek istiyor... | Open Subtitles | ... أراد أن يشكركِ |
teşekkür ederim. Les Nessman da ediyor. | Open Subtitles | شكراً لكِ و (لاس نيسمان) يشكركِ |