ويكيبيديا

    "يصعب التصديق" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • inanmak zor
        
    • inanmak güç
        
    • inanması zor
        
    • inanmak çok zor
        
    Birinin, saatte 90 kilometre hızla giden bir trenden atış yapacağına inanmak zor. Open Subtitles يصعب التصديق انه سيحاول قتله من قطار يتحرك بسرعة 60 ميل في الساعة
    Ne kadar da huzur verici! Önünde durduğunuz zaman, bunların 40'ların sonlarında askeri kışlalar olduğuna inanmak zor. TED مشرقاً وآمنًا، وعندما تقف أمامه، يصعب التصديق أن هذا كان في السابق قاعدة عسكرية في نهاية الأربعينيات من القرن الماضي.
    Bütün bunların altında küçük bir kızın olduğuna inanmak zor. Open Subtitles يصعب التصديق أن فتاة صغيرة تغطيها كل هذة القذارة
    Bu sabah mısır tarlalarında olduğumuza inanmak güç. Open Subtitles يصعب التصديق أننا كنا بالقرب من القنطريون العنبري صباحاً
    İnanması zor biliyorum ama neredeyse 400 yaşındayım. Open Subtitles ؟ يصعب التصديق, أعلم ذلك, ولكنني أبلغ من العُمر ما يُقارب 400 عام.
    O kadar küçük olduğuna inanmak çok zor. Open Subtitles يصعب التصديق أنك كنت بهذا الصغر
    Birinin hayatına girip onu mahvedebilmesine inanmak zor. Open Subtitles يصعب التصديق أن أحدهم يدخل حياتك ويفسدها
    Senin benim favori öğrencim olmanın üzerinden 20 yıl geçtiğine inanmak zor. Open Subtitles يصعب التصديق أنها مرت 20 عاماً مذ كنت تلميذي المفضل
    30 yıldır tek hata yapmayan adamın bu adam olduğuna inanmak zor. Open Subtitles يصعب التصديق بأنّه هو الرجل نفسه الذي لم يقترف خطأ خلال 30 عاماً
    İlgiye bu kadar aç birinin babasının önüne geçmek için bu kadar insan öldürmesine inanmak zor. Open Subtitles يصعب التصديق أن هذا الرجل كان متعطشاً جداً إلى لفت الأنظار إلى درجة أنه قتل هؤلاء الأشخاص جميعاً فقط للتفوق على أبيه
    Benden hoşlanmadığı ortadayken gidişime üzüldüğüne inanmak zor. Open Subtitles يصعب التصديق بأنها كانت حزينة في حين يبدو انها لا تحبني ابدًا
    Çıngıraklı yılanın tadının bu kadar lezzetli olabileceğine inanmak zor. Evet. Open Subtitles يصعب التصديق بأن الثعبان يمكن ان يكون لذيذا هكذا .
    İşlerin daha da kötüye gittiğine inanmak zor. Open Subtitles يصعب التصديق أن يتحول الأمر للأسوأ
    Onun yozlaştığına inanmak zor. Open Subtitles يصعب التصديق أنه كان مسرب المعلومات
    Latif'in yarim milyon dolarla camasirhaneye gittigine inanmak zor. Open Subtitles يصعب التصديق أنّ (لطيف) قد يأخذ نصف مليون دولار إلى متجر لغسل الملابس
    Gerçek olduğuna inanmak zor. Open Subtitles يصعب التصديق أنهُ شئُ واقعى
    Hala bekar olduğuna inanmak güç. Open Subtitles يصعب التصديق أنك لازلت عازباً
    Buna inanması zor tek bir insan, onca yıl boyunca, Open Subtitles يصعب التصديق بأن شخصًا واحدًا بعد سنين عدّة، قد يكون مسؤولًا
    - İnanması zor. Open Subtitles حقا يصعب التصديق
    Bunun Alice Sands'in babası olduğuna inanması zor. Open Subtitles يصعب التصديق أن هذا هو والد (أليس)
    Maude'u bir daha görmeyeceğimize inanmak çok zor. Open Subtitles يصعب التصديق بأننا لن نرى (مود) مرة أخرى

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد