ويكيبيديا

    "يصعّب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • psikolojik
        
    • zorlaştırıyor
        
    • zor bir
        
    • zorlaştıran
        
    • zorlaştırır
        
    • daha zor
        
    Bu arada psikolojik değerlendirmeye hazırlamak için yarın Will'le buluşacağım. Open Subtitles أوه، بالمناسبة، أجتمع بس لمساعدته يستعدّ لله يصعّب تقييما.
    Genelde bilgiye değil psikolojik profile bakılır. Open Subtitles نحن لا نعرض للمعرفة. هو يصعّب لمحة حياة.
    Ailem için ölene kadar savaşmaya söz verdim ama ailemi düşünmek bu sözü tutmamı zorlaştırıyor. Open Subtitles وعدت نفسي أن أقاتل حتى النهاية من أجل عائلتي، ولكن التفكير في عائلتي يصعّب علي الإلتزام بذلك الوعد
    Yörüngeden yüzeydeki hedeflere kilitlenmeyi zorlaştırıyor. Open Subtitles ممّا يصعّب التصويب إلى أهداف على سطحه من المدار
    Bu da ilişkinde birine güvenmeyi çok zor bir hâle getirmiş. Open Subtitles هو ما يصعّب عليك الوثوق بالآخرين في علاقتك مع البالغين
    Hayatlarını bu kadar zorlaştıran buydu. Open Subtitles هذا ما كان يصعّب عليهم حياتهم
    Eğer birini vuruyor fakat ölmüyorsa bu lanet işimi yapmamı daha da zorlaştırır. Open Subtitles عندما أطلق النار على شخص ولا يموت مما يصعّب علي قيامي بمهمتي اللعينة
    Bütün köpekler gibi siyah ve beyaz görüyor ama koyu deriler onun için daha zor oluyor sevişmek için. Open Subtitles ،كجميعِ الكلاب ،إنهُ يرى كلّ شيءٍ بالأسودِ والأبيض والجلّدُ الأسود الغامق يصعّب عليه .أنّ يعرف ملامحَ الوجه
    Evet. Bir aylık psikolojik değerlendirme yetti de arttı. Open Subtitles نعم، أعتقد ذلك الشهر الكامل يصعّب التقييم أكثر من اللازم.
    Annesini tuzağa düşürmek için öz kızını kullanan bir adam kızı 6 yaşındayken üstünde psikolojik testler yapan bir adam, kızına bakınca en büyük hatasını görüyor. Open Subtitles أعتقد نوع الرجل الذي يستعمل بنته الخاصة لتأطير أمّها، الذي يختبر يصعّب التجارب عندما هي كانت بعمر ستّة سنوات نوع الرجل الذي ينظر إليه بنته وترى خطأه الأعظم.
    Döner dönmez psikolojik değerlendirmeden geçeceğin için özür dilerim ama sağlık raporun temiz çıktı. Open Subtitles وأنا أعتذر بأنّ homecomingك كان لزاما عليه أن يحتفل به مع يصعّب evaluatlon. أنت أعطيت a شهادة السلامة الصحية.
    Cahill'in son psikolojik değerlendirmesinde sıra dışı bir şey yok. Open Subtitles كاهيل أحدث يصعّب eval لا شيء المخبر عنه للملاحظة.
    Evet. Eskiden KGB'nin psikolojik operasyonlar bölümünün şefiydi. Open Subtitles نعم، هو كان يركض KGB يصعّب قسم ops.
    Bu olay, onun insanlığına tutunmasını zorlaştırıyor. Open Subtitles هذا من شأنه أنّ يصعّب عليها الأبقاء على أنسانيتها.
    Ki bu da elbise giymemi cidden zorlaştırıyor. Open Subtitles الذين يختزنون دهونهم في أذرعهم وأثدائهم مما يصعّب عليّ ارتداء الفساتين الصيفيّة
    Adamın hikayesini merak ediyorum ama, öğrenmek işimizi zorlaştırıyor. Open Subtitles أنا متشوقة لمعرفة قصته، ولكن هذا يصعّب المهمة وحسب.
    Her gece böyle yahu. Yünü eğirmek çok zor bir hâl alıyor. Open Subtitles ليلةً بعد أخرى يصعّب عليّ الغزْل
    Tespit etmesi zor bir şey. Open Subtitles المستشفيات يصعّب جداً اكتشافك.
    Evet, Hisoka aurasının fark edilmesini zorlaştıran bir teknik kullanıyor. Open Subtitles أجل، (هيسوكا) يستخدم أسلوبًا يصعّب من ملاحظة هالة طاقته.
    Daha sıcak vücut bakteri ve virüslerin üreyip yayılmasını zorlaştırır çünkü bunlar yüksek ısıya dayanıksızdır. TED الجسم الأدفأ يصعّب على البكتيريا والفيروسات التكاثر والانتشار لأنها حساسة للحرارة.
    Fakat gümüş balıkları eşit bir şekilde parlarlar. Bu da avcının kurban seçimini zorlaştırır. Open Subtitles لكن التوافق الجسدي يصعّب الأمر على الصياد لالتقاط ضحية.
    Bizi küçük gruplara koyunca kaçmamızın daha zor olacağını düşündüler diye tahmin ediyorum. Open Subtitles -وضعونا في زنزانات منفصلة يعتقد الـ((رايث)) أنّ الفصل بيننا يصعّب عملية الفرار

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد