ويكيبيديا

    "يعانون" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • acı
        
    • sahip
        
    • muzdarip
        
    • hastası
        
    • zor
        
    • hasta
        
    • bozukluğu
        
    • acılar
        
    • yaşayan
        
    • çocuklar
        
    • insanlar
        
    • sorunları
        
    • acısını
        
    • insan
        
    • mücadele
        
    sahip olduğumuz tüm bu güce rağmen, neden insanlar bu kadar acı çekiyor? TED مع كل القدرة التي في متناول أيدينا، لماذا لا يزال البشر يعانون بشدة؟
    Ama dürüst insanlar da isterik kadınların elinde acı çekebilirler. Open Subtitles ولكن يمكن للرجال الصالحين أن يعانون على أيدي نساء هستيريات
    Dostlarımız diğer tarafta acı çekerken burayı nasıl sevebiliriz ki? Open Subtitles كيف لنا أنّ نحب المكان هنا، و أصدقائنا يعانون بالخارج؟
    Her şeye rağmen sarsıcı olaylar yaşayıp acı çekebilir hayatları için rehabilitasyona girebilirler. Open Subtitles يمكن ان يعانون كم هائل من الألم في المصحة يقاتلون من أجل حياتهم
    Delilik, insanların nasıl acı çektiklerini bir dakika bile düşünmeden... onların sefaletinden kaçmaktır. Open Subtitles الجنون هو إنشاء ثروة من تعاسة الأخرين بدون التفكير لدقيقة واحدة كم يعانون
    Ülkemizde otizm yüzünden acı çekenlere ve ailelerine umut vermek, onları cesaretlendirmek için. Open Subtitles بل لإعطاء الآمل والشجاعة لأولئك الناس من يعانون من التوحد في هذه البلاد
    Beraber büyüdüğüm insanları bu kadar acı çekerken görmek kolay değil. Open Subtitles ليس من السهل رؤية الناس الذين كبرت معهم يعانون لهذا الحد
    Sorun şu, bakımını üstlendiği adamlar Archie'nin gerçekten anlamadığı dayanılmaz ve elden ayaktan düşüren bir durumdan dolayı acı çekiyorlar. TED وهي ان الرجال الذين يعتني بهم كانوا يعانون من حالة وهن وضعف شديدة وكان آرشي لا يعيها ولا يفهمها
    Zayıf eklemlerden ve vücut ağrısından dolayı acı çekebilirler. TED أنهم قد يعانون من ألم مدمر في مفاصل وجسم.
    Yumuşak kalplilerin daha çok acı çektiklerini erkenden öğreniyoruz. TED نتعلم في وقت مبكر أن ذوي القلوب الرقيقة يعانون.
    Bunu fakirlere, ihtiyacı olanlara, acı çekenlere uyguluyoruz. TED وطبقنا ذلك على الفقراء والمحتاجين والذين يعانون.
    Kuvvetli sevgi ve bağlılık hislerine sahip olan insanlar ile bunlar için zorlanan insanları birbirinden ayıran tek bir değişken vardı. TED كان هناك متغير واحد فقط الذى قَسم الناس الذين لهم إحساس قوي بالحب والإنتماء والناس الذين هم بالفعل يعانون منه .
    jet lag'den muzdarip oluyor. Pekala burada kimde jet lag var? TED يعانون من اضطراب ما بعد السفر الجوي. من يعاني منه هنا؟
    Bunlar, düzenli kan nakli ihtiyacı olan bir aplastik anemi hastası için. Open Subtitles وهذا هو لشخص يعانون من فقر الدم اللاتنسجي الذي يحتاج نقل العادية.
    Onlar sadece evlerinden çıkarılmış mülteciler değil, sadece bunun acısını çekmediler, aynı zamanda çok zor koşullarda yaşıyorlar. TED ليس فقط لاجئين خرجوا من بلادهم، ليس فقط عانوا ما عانوه، ولكنهم أيضا يعانون من ظروف دراماتيكية.
    Burada aç çocuklar ve hasta yaşlılar var. Open Subtitles سئمتُ من رؤية الإطفال يعانون من الجوع و البرد
    Kadınların neredeyse yarısı, sessizce, bir tür cinsel işlev bozukluğu yaşıyor. TED كما أن نصف النساء تقريباً يعانون من أحد اضطرابات الوظيفة الجنسيّة.
    Bazı acılar vardır ki hastanede iyileştirilebilir acı çekenler, iyileşmek için gerekeni yaparlar. Open Subtitles هناك أنواع معينة من الآلام يمكن معالجتها في المستشفى حتى يفعل أولئك الذين يعانون كلّ ما يقدرون على فعله لشفاء أنفسهم
    Ve parayı da savaş dönüşü burada sıkıntı yaşayan dostlarına verdi. Open Subtitles وأعطى المال لأصدقائه الذين كانوا يعانون أوقاتاً عصيبة منذ عودتهم للوطن.
    zararını karşılayamayız, çünkü otizmli çocuklar otizmli yetişkinler haline geliyorlar TED هذه الفرصة الضائعة, لأن أطفال يعانون من توحد يصبحون بالغين يعانون من توحد,
    Mutlular, sorunları yok. TED قد يعيشون حياة رائعة في بيوتهم ولا يعانون من المشاكل
    Ama bir çok insan da sizin pazartesi yaşadığınız gibi periyodik krizler geçirebilir. Open Subtitles لكن معظم الناس يعانون من نوبات دورية، مثل التي حصلت معك يوم الاثنين..
    Günlük hayatlarında mücadele eden parasız iş adamlarını hedef alıyor. Open Subtitles انه يستهدف رجال اعمال محبطين و يعانون في حياتهم اليومية

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد