Yani bu demektir ki tesadüfi sonuçlara farklı bir bakış açısıyla bakmalıyız. | TED | اذا هذا يعني انه علينا ان ننظر بصورة مغايرة للعواقب الغير مقصودة |
Nakil ameliyatında ölmenin riski 4 binde 1 ihtimal bu da demektir ki böbreğimi vermezsem, başka birinden 4 bin kat daha değerliyim. | Open Subtitles | يُمكن ان افارق الحياة اثناء الجراحة مما يعني انه لو لم أتبرع انا ازيد قيمة حياتي بقيمة 4000 مرة عن حياة شخص آخر |
Yardım almış olması masum olduğu anlamına gelmez Avukat Bey. | Open Subtitles | لمجرد أنه حصل على مساعدة لا يعني انه الأبرياء، مستشار. |
Bu onunla konuşmanın zor olduğu anlamına da geliyor olabilir. İnsanlar benim hakkımda da hep öyle şeyler söylerler. | Open Subtitles | يمكن أن يعني انه كان من الصعب الحديث معه يقول الناس اشياء من هذا القبيل عني في كل الأوقات |
Belki de bu onun, iyi bir adam olduğu anlamına gelir. | Open Subtitles | ومن المحتمل أن هذا يعني انه كان رجل جيد,بعد كل شيء |
Bu harika bu beraber çalışabileceğimiz 10 milyar zihin 10 milyar yetenek anlamına gelir. | TED | هذا عظيم . هذا يعني انه سيكون لدينا ١٠ بلايين عقل يعملون معاً ١٠ بلايين موهبة مجتمعة |
Az çelik kullandığımız için çok daha fazla güneş alıyorduk bu da kışın ısınmak için daha az ısı gereksinimi duyacağımız anlamına geliyordu. | TED | وهذا يعني دخول ضوء شمس اكثر وهذا يعني انه لايجب ان نستخدم وسائل التدفئة بصورة كبيرة في الشتاء .. بسبب دخول ضوء الشمس |
Ve bu demek oluyor ki sessiz, göze çarpmayan ve abartısız olanlara dikkatimizi vermemiz daha zor. | TED | وهذا يعني انه اصبح من الصعب ايضاً التركيز على الهدوء والاستقرار والفهم |
Onun peşinden gitmeni umacaktır, demektir ki büyük ihtimalle hala bekliyor. | Open Subtitles | وقال انه سوف تكون في انتظار لك ليأتي من بعده، مما يعني انه سوف ربما أن الكذب في الانتظار. |
Bu demektir ki sadece benim güçlerimle kalmayacak, senin ve Paige'inki için de bir iblis gönderecek. | Open Subtitles | مما يعني انه لن يتوقف في سلطاتي فقط، وقال انه ستعمل إرسال آخر شيطان للك وللبيج. |
bu da demektir ki daha az işkence yapacak .ve daha çok onu seksüel olarak rahatlatan şey olan suda boğmaya yönelecek. | Open Subtitles | فذلك يعني انه سيعذب اقل ويمضي وقتا اكثر على الشيء الذي يعطيه راحة جنسية وهو الإغراق |
Sırf bir şeyler teoride imkansız diye gerçekte de imkansız olduğu anlamına gelmez. | Open Subtitles | لمجرد انا هناك شي نظريا مستحيل . هذا لا يعني انه غير ممكن |
Tümör olmaması akciğerleri etkilemememiş olduğu anlamına gelmez. | Open Subtitles | فقط لانه لم يكن ورما لا يعني انه لم يعبث برئتيه |
Hepimiz aynı botta değiliz ve bu da kimsenin kamu menfaati için fedakarlık yapmayacağı anlamına gelir. | TED | نحن لسنا على متن نفس السفينة، و هذا يعني انه ليس من يريد التضحية للفائدة المشتركة. |
Eğer Col ise bu katili tanıdığı anlamına gelir. | Open Subtitles | إذا كان العقيد ، وهذا يعني انه يعرف القاتل. |
Bu birimize fiziksel olarak zarar vermeye çalıştığı anlamına gelmez. | Open Subtitles | هذا لا يعني انه جسديا حاول ان يأذي أيا منا |
bu da senin olduğundan daha çabuk büyümek zorunda olduğun anlamına geliyor. | Open Subtitles | قولك هذا يعني انه كان عليك ان تكبر بسرعة ، هاه ؟ |