ويكيبيديا

    "يقطر" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • damlıyor
        
    • damlayan
        
    • akan
        
    • akıyor
        
    • dökülüyor
        
    Üstüme bir şey damlıyor. Sen hissetmiyor musun? Open Subtitles هناك شيء يقطر علي ألا تشعر به ؟
    Bak, sular damlıyor üstlerinden sizin omuzlarınıza. Open Subtitles انظر ، الماء يقطر من أجسادهم على كتفيك
    Pekâlâ, işte küçük görevimiz. Şuradaki aşağı damlayan altın şeyi görüyor musun? Open Subtitles حسناً، إليك مهمتنا الصغيرة، هل ترى ذلك الشيء الذهبي الذي يقطر هناك؟
    damlayan balmumunu hala görebilirsiniz. Düştüklerinde onu kapatmışlar. TED يمكنك رؤية شمع العسل يقطر. وعندما تتساقط تحتفظ بشكلها.
    Nasıl oluyor da 147 IQ'1u bir adamı, salyaları akan bir aptala dönüştürebiliyorsun? Open Subtitles ما الذي بك ما يجعل الرجل ذو مقياس ذكاء 147 يشعر بأنه يقطر حمقا؟
    Artık adam kan kaybediyor ve kanları paspasa akıyor. Open Subtitles إذاً الأن هو ينزف و دمه يقطر على السجادة
    Bay Crowder, bir kere daha hayretler içindeyim. Çatallı dilinizden yalanlar ne kadar kolay dökülüyor. Open Subtitles مرةً أخرى أنا مندهش من الهدوء الذي يقطر من نبرة لسانك
    Birşey damlıyor. Open Subtitles أترى؟ هناك شىء يقطر
    Birşey damlıyor. Open Subtitles أترى؟ هناك شىء يقطر
    Ne oldu? Tavandan bir şey damlıyor. Ne olduğunu bilm... Open Subtitles -هناك شيء يقطر من السقف، لا أعلم ما ..
    - Ana türbin gövdesine damlıyor. Open Subtitles -إنه يقطر على التوربين الرئيسي .
    Bu şey kedi ile damlayan, müzik amazing. Open Subtitles هذا شيء يقطر مع كس، والموسيقى مذهلة.
    Şurada bir tane damlayan var. Open Subtitles هنا يقطر السائل للخارج
    Kulağımdan damlayan kan mıydı? Open Subtitles هل كان الدم يقطر من أذني؟
    İlacı istiyor musun yoksa yüzünde çıbanlarla ve burnundan akan sümükle ortalıkta dolaşmayı mı tercih edersin? Open Subtitles هل ترغبين في علاج أم ترغبين في التجول بوجه مغطى بالدمامل؟ وأنف يقطر بالمخاط
    Dişler akan kanlar, kırmızı gözler. Open Subtitles أسنان الدم يقطر ، عيون حمر ماذا لدي؟ سوط ألوح به
    Pippa'nın elbiselerinden üzerime akan suyu ve onun ağırlığını hala hissederim. Open Subtitles لازلت أستطيع الشعور بثقلها والماء يقطر من ملابسها بإتجاهي
    Ama, yavrum, ağzından bir sürü aptallık akıyor. Open Subtitles لكن هناك الكثير من الغباء يقطر خارج فمّك الآن
    Her taraftan kalite akıyor. Open Subtitles هذا المكان يقطر مالا.
    Tavandan binlerce ışık dökülüyor. Biber şeklindeler... Open Subtitles حرفياً إنه يقطر آلالاف الأضواء جميعهاتشبهقرونالفلفلالحار..

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد