ويكيبيديا

    "يقلقني" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • endişelendiren
        
    • endişelendiriyor
        
    • endişeleniyorum
        
    • Endişelendiğim
        
    • endişem
        
    • endişe
        
    • korkuyorum
        
    • rahatsız
        
    • endişeliyim
        
    • endişelendirmiyor
        
    • kaygılandıran
        
    Kalbi çok zayıf fakat beni asıl endişelendiren genel durumunun kötü oluşu. Open Subtitles قلبه ضعيف جداً, و لكن حالته السيئة عموماً هي أكثر ما يقلقني
    Dördüncü Sanayı Devrimiyle igili, bunu siz daha iyi bilirsiniz, beni endişelendiren şey şu. TED الثورة الصناعية الرابعة، حسناً، أنتم أدرى بها منّي، ولكن ما يقلقني
    Beni de bu endişelendiriyor. Başına geldiğinde ne yapması gerektiğini... Open Subtitles وهذا الأمر يقلقني أيضاً ما قد تفعله عندما يتم تعريضها
    Selam, kız kardeşim, şey... Bazen çok yediği konusunda endişeleniyorum. Open Subtitles -مرحبا، لدي أختٌ غير شقيقة أحيانا يقلقني أنّها تأكل كثيرا..
    Endişelendiğim ise iyi bir şeyler yaparken güzel şeyleri kaybediyor olmamız. TED ما يقلقني هو أن نكون مثل من تخلص من الجمل بما حمل.
    endişem şu: Gelişmekte olan ülkelerdeki cinsiyeti, haberlerimizde hep tekdüze mi gösteriyoruz? TED ما يقلقني هو: هل نحن منحازين لجنس في قصصنا عن الفقر في المجتمعات النامية؟
    MWE: Beni endişelendiren, yetki sahibi olan biz yetişkinlerin daha sağlıklı bir dünya yaratmakta ne kadar sorumsuz olduğumuz. TED م.ر.إ: ما يقلقني هو الطريقة المستهترة للراشدين ذوي السلطة في ترك أرض أكثر سلمًا.
    Aslına beni endişelendiren, bana son derece modası geçmiş gibi görünen tüm dünya liderliği kavramı. TED بالفعل، ما يقلقني هو كل هذا الاعتقاد بمفهوم قيادة العالم الذي يبدو لي بالٍ بشكل كبير.
    Ama beni endişelendiren, bunu nasıl yapacağım. Open Subtitles ولكن ليس هذا ما يقلقني ما يقلقني هو : كيف أفعل ذلك ؟
    Beni endişelendiren şey, yukarıdaki bebek doğuracak kız. Open Subtitles ما يقلقني هو أن الفتاة ستلد في وقت قريب.
    Beni endişelendiren bu. Umuttan yoksun olan her şeyi yapabilir. Open Subtitles هذا ما يقلقني اليائسون سيحاولون فعل أي شيء
    Hâlâ kapımıza dayanmamış olmaları beni öyle endişelendiriyor ki saldırsalar daha rahat olurdum. Open Subtitles الحقيقة بإنّهم لـم يبدأ بإقتحام هذه الأبواب يقلقني أكثر مـن لو بـدأوا بالمهاجمة
    Sadece bir kaç dahinin Google ve türlerini icat ettiği ve geri kalanımızın da onlara masaj yapmak için çalıştırıldığı ...bir evren distopyası gerçekten beni endişelendiriyor. TED الواقع المرير الذي يقلقني هو عالم مع بضعة عباقرة مثل مخترعي جوجل وأمثالها وبقيتنا يعملون لديهم مدلِّكين.
    Ancak bunun potansiyel kötüye kullanımı beni endişelendiriyor. TED لكن ما يقلقني هو احتمالية سوء الاستخدام.
    Oldukça fazla zamanımız var ve içlerinden sadece biri için endişeleniyorum. Open Subtitles لدينا متسع من الوقت ولا يقلقني سوى واحد منهم
    Geleneksel inançlar etrafında aşırı saygıyla diken üstünde yürüyen öğretmenler için endişeleniyorum. Open Subtitles 'يقلقني أنهم يتعاملون باحترام زائد مع العقائد الدينية التقليدية.
    - Aslında harika buluyorum. - Endişelendiğim şey bu zaten. Open Subtitles في الحقيقة، أتصوره مفتناً - نعم، هذا ما يقلقني -
    Endişelendiğim polis değil. Open Subtitles البوليس، هذا ليس الشيء الوحيد الذي يقلقني
    Jack Dorsey: Şu anki endişem, sohbetiin sağlığı. TED جاك دورسي: ما يقلقني الآن هو صحة المحادثات.
    Onun organizasyonunun, bilimselmiş gibi görünen kanıtlarla Amerikan çocuklarını cehaletle suçlayacağından büyük endişe duyuyorum. Open Subtitles يقلقني أن منظمتها تحكم على الأطفالالأميركانبالجهل.. من خلال مهاجمة أدلة علمية سليمة.
    Gené. Tüm bu konuştuklarımız unutsak iyi olur.Bir gün bu konudan sorumlu tutulabilecek olmandan korkuyorum. Open Subtitles جين , أعتقد من الأفضل إذا نسيت الأمر يقلقني أن تتورطي في هذا يوماً ما
    Bu eve geldiğimden beri beni rahatsız eden bir konu var. Open Subtitles شيء يقلقني منذ الدقيقة الاولى التي جئت بها الى هذه الشقة
    Seni hiç böyle görmemiştim. Çok endişeliyim. Open Subtitles لم أرك على هذه الشاكلة من قبل، هذا يقلقني
    * Ama endişelendirmiyor beni * - Tanrım, İsrail'de olduğumu sandım. Open Subtitles ـ حسنًا، ذلك لا يقلقني ـ يا لهي، ظننت بأنني في إسرائيل
    Beni kaygılandıran şeylerden uzaklaşmak. Bu, uzaklaşma zamanım işte. Open Subtitles يقضي الركض على ما يقلقني هذا ما أفعله لكي أنسى

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد