ويكيبيديا

    "يكن حتى" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bile değildi
        
    • kadar
        
    • bile değil
        
    • çıkmayacak bile
        
    • olmasa bile siyah
        
    Pozisyonun içinde bile değildi bu iki kat daha kötü demek. Open Subtitles لم يكن حتى في وضعية إستحواذ الكرة مما يجعلها شراسةً مضاعفة
    Ve tartışılır bir şekilde aya gitmek problem çözmek bile değildi. TED ويمكن القول أنه لم يكن حتى حل للكثير من المشاكل
    Biz çocukken burası ağaçlık bile değildi. Open Subtitles هذا المكان لم يكن حتى الخشبية عندما كنا صغارا.
    Şirket onu 2 yıl sonrasına kadar işe almamış bile. Open Subtitles لم يكن حتى موظف في الشركة إلا بعد ذلك بعامين
    Fakat Olive Rix adını duyana kadar bir şey ifade etmemiş. Open Subtitles ولكن لم يكن حتى سمعت اسم الزيتون ريكس أن من المنطقي.
    Hepsini değil, şahsen kaybettiğim kadarını bile değil bu yüzden paylaşmayacağım demek istediğin buysa. Open Subtitles ليس باكمله، لم يكن حتى ما خسرته انا لوحدي لذا لن اتشاركه مع احد ان كان هذا قصدك
    El Paso'da gazetelere çıkmayacak bile. Open Subtitles لن يكن حتى في صحف "الباسو".
    Sovyetler Birliğinden değiştirilmiş Hemşire Lara'nın ilk günü olmasa bile siyah rüyalarına nüfuz etti. Open Subtitles لم يكن حتى اليوم الأول للممرضة لارا ملاك من الاتحاد السوفييتي _
    Rachel onun gerçek adı bile değildi. Open Subtitles إن راشيل لم يكن حتى هو اسمها الأول الحقيقي
    - Lois kapı kilitli bile değildi. Herhangi biri girebilirdi içeriye. Open Subtitles الباب لم يكن حتى مغلق يمكن لأي أحد أن يدخل
    Hasta bile değildi. Bunun olacağına dair hiç belirti yoktu. Open Subtitles لم يكن حتى مريضاً ولم يكن هناك تحذير بأن هذا سيحدث
    Olay gerçekleştiğinde kokpitte bile değildi. Open Subtitles لم يكن حتى في قُمرة القيادة عندما حدث الأنفجار
    Eşcinselce değildi. - Tabii. Cinsel bile değildi. Open Subtitles نلمس جسد بعضنا البعض لم يكن شذوذا، لم يكن حتى جنسيا
    O bina satılık bile değildi o binayla işi olması imkansız. Open Subtitles ذاك المبنى لم يكن حتى معروض للبيع حتى ليكون له أي إهتمام به
    Ama tüm çocuklar benimle şu aptal şarkıyı söyleyip dalga geçerlerdi. Zekice bile değildi! Open Subtitles طلاب المدرسة بدأو بالغناء لي، لم يكن حتى شيئاً ذكياً
    Ve oyun yapmaya başlayıncaya kadar şunu fark etmemiştim ki... aslında oyunları daha ziyade oyuncaklar olarak görüyorum. TED ولم يكن حتى وقت آخر، بدأت صنع الالعاب اعتقد فالواقع أني أعتبرهم ألعاب.
    Fakat popüler basın organlarının bu işle ilgilenmesini sağlayana kadar ilgiyi üzerimize çekememiştik. TED لكن, لم يكن حتى أصبحت الصحافة الشعبية مهتمة بهذا أن بدأنا نجتذب,
    Bunu çocuk gibi olan bir yetişkin düşüncesiyle yapan Galileo'ya kadar kimse yapmadı. Sadece 400 yıl önce. TED ولم يكن حتى قام جاليليو بها في الواقع أن فكر شخص راشد كالأطفال. مجرد أنه كان قبل ٤٠٠ سنة.
    Sayı turu vuruşu yapıyor ama farkında bile değil. Open Subtitles ضرب الكرة ولم يكن حتى مدركا لهذا
    De Gaulle mü? O bu savaşta bile değil. Open Subtitles ديجول" ؟" لم يكن حتى فى هذة الحرب
    Gerçek bile değil. Open Subtitles ولم يكن حتى أصلي
    El Paso'da gazetelere çıkmayacak bile. Open Subtitles لن يكن حتى في صحف "الباسو".
    Sovyetler Birliğinden değiştirilmiş Hemşire Lara'nın ilk günü olmasa bile siyah rüyalarına nüfuz etti. Open Subtitles لم يكن حتى اليوم الأول للممرضة لارا ملاك من الاتحاد السوفييتي _

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد