ويكيبيديا

    "يلاحقني" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • peşimde
        
    • takip
        
    • peşime
        
    • peşimden
        
    • peşimdeydi
        
    • peşimi
        
    O, burada. Wirtz'i öldürdü ve şimdi de benim peşimde. Open Subtitles إنه هنا , لقد قتل ويرتز و الآن هو يلاحقني
    Üç aydır peşimde. İki kere taşındım. Open Subtitles لقد كان يلاحقني لثلاثة أشهر اضطررت للانتقال مرتين بسببه
    Kaçalım buradan! Beni öldürmeye çalışıyor! peşimde! Open Subtitles أخرجني من هنا , أنه يحاول أن يقتلني أنه يلاحقني
    Herneyse bu beni San Francisco'dan beri her yerde takip ediyor. Open Subtitles مهما يكن هذا الشيء فإنه يلاحقني دائما في كل سان فرانسيسكو.
    Beni 8 yaşından beri takip eden şey bir çocuk değil. Open Subtitles إلا اذا كان ذاك الولد يلاحقني منذ كنت بالثامنة من العمر
    İlaçlarını alamıyordur belki de. Şimdi de peşime manyağın teki var. Open Subtitles لا يستطيع تناول دواءه، والآن ثمة مجنون يلاحقني
    Bu verdiğim ilk yanlış karar olmaz. Gittiğim her yere peşimden geliyor gibi görünüyor. Biliyor musun sen tanıştığım herkesten daha akıllı ve daha iradeli birisin. Open Subtitles لم تكن أول فكرة سيئة من يلاحقني أينما ذهبت أنت أذكى
    peşimde T-rex ya da Terminatör olması umrumda değil. Open Subtitles لا إهتم إذا كان ديناصوراً أو المدمر من يلاحقني
    peşimde T-rex ya da Terminatör olması umrumda değil. Open Subtitles لا إهتم إذا كان ديناصوراً أو المدمر من يلاحقني
    Beni saklamalısın! Ölüm peşimde! Ve bu kovboylara tam olarak güvenmiyorumm. Open Subtitles عليك أن تخبئني ، الموت يلاحقني ولا أثق برعاة البقر هؤلاء كلياً
    Hayatımda hiç hapse girmedim. peşimde insanlar var, o kadar. Open Subtitles ما سبق أن دخلت السجن، فقط هنالك من يلاحقني
    Peki, İşte peşimde olan hayalet bu ve benim babam değil. Open Subtitles هذا هو الشبح الذي كان يلاحقني وهو ليس والدي
    Bu para için peşimde birçok insan var. Open Subtitles يلاحقني العديد من الناس من أجل تلك القطعة
    Benimle aynı binada yaşadığı için mi takip etti, ya da kafayı takmıştı? Open Subtitles هل كان يلاحقني لأننا نسكن المبنى نفسه و من ثم أصبح مهووسًا ؟
    Bu yöne baktığımda ise bu şekilde... Vücudumu her dönderdiğimde zaman yönünün beni takip etmesi oldukça ben merkezli. TED أنا أتوجه بهذا الاتجاه، الوقت يمضي هكذا، تلك ستكون أنانية لو كان اتجاه الوقت يلاحقني في كل مرة أحرك جسدي.
    Uzunca bir süre, bir yol boyunca yürüyordum ve biri beni takip ediyordu, takip ediyordu, bir erkek. Open Subtitles لمدة طويلة كنت أسير في طريق طويل وشخص ما يلاحقني كان يلاحقني
    En sonunda, arkamı dönüp beni neden takip ettiğini sordum. Open Subtitles .. أخيراً قمت بالاستدارة وسألته لِمَ يلاحقني ؟
    Onu, iki gün önce beni takip ederken yakaladım. Open Subtitles كنت أعمل على ذلك وقبضت عليه وهو يلاحقني قبل يومين
    Bazen etrafta biri onu takip ediyormuş gibi hissettiğini söyledi. Open Subtitles ـ ثم قالت لي : أشعر أحياناً بأن أحد ما يلاحقني فقلت :
    Biri benim peşime düşmediği sürece buradan hiçbir yere kımıldamıyorum. Open Subtitles انا لن اذهب الى اي مكان إلا اذا كان شيء يلاحقني
    Oradan kaçtım ve şimdi beni eğiten adam güvendiğim birisi, peşimden geliyor. Open Subtitles أنا هربت، والأن الرجل الذي دربني الشخص الذي أثق به يلاحقني
    Eşkıyaların başı peşimdeydi, ben de kamışların arkasına saklandım ve mavi bir fare çıkıp onun atını korkuttu. Open Subtitles ملك قطاعين الطرق كان يلاحقني وأختبأت تحت بعض من القش, وظهر الفأر الأزرق وأرعب حصانه.
    Departmanımda casusluk yapmamı istiyor. Yapmazsam peşimi bırakmayacak. Open Subtitles يريدني أن أتجسّس على إدارتي أو سوف يلاحقني

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد