ويكيبيديا

    "يمكننا ترك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • izin veremeyiz
        
    • bırakamayız
        
    • göz yumamayız
        
    • terk edemeyiz
        
    • bırakıp gidemeyiz
        
    Pakistan'ın insansız uçağımızı vurupta hiçbir şey olmamış gibi davrandığımızı sanmasına izin veremeyiz. Open Subtitles لا يمكننا ترك باكستان تعتقد أنّه يمكنها قصف طائرتنا و لا يمكننا الرد
    - Elbette etti ama öyle bir adamın tarihi değiştirmesine izin veremeyiz. Open Subtitles بالتأكيد أغواني، ولكن لا يمكننا ترك رجل أن يغير التاريخ بتلك البساطة.
    Prue, denemek zorundasın. Başka birinin ölmesine izin veremeyiz Open Subtitles برو، يجب أن تحاولي فلا يمكننا ترك الآخرين يموتون
    Ama Johnny, cesedi arabanın bagajında bırakamayız. Open Subtitles لكن يا جونى ، لا يمكننا ترك . جثة فى صندوق السيارة
    Köye sızanları kesinlikle yalnız bırakamayız. Open Subtitles لا يمكننا ترك هذان الدخيلان وشأنهما بالتأكيد
    Buna göz yumamayız, değil mi? Open Subtitles لا يمكننا ترك ذلك يحدث، أليس كذلك؟ لذا...
    Bu iblisin daha fazla masum ruhu almasına izin veremeyiz. Open Subtitles لا يمكننا ترك الشيطان ليسرق المزيد من أرواحنا البريئة
    Dinle. Dört kişiyi öldürmüş o pisliklerin paçayı kurtarmalarına izin veremeyiz. Open Subtitles إسمعنى , لا يمكننا ترك قضية قتل هؤلاء الأبرياء الأربعة تذهب هباءاً , لا محالة
    Size apaçık olanı söyleyeyim. Böyle birşeyin onun eline geçmesine izin veremeyiz. Open Subtitles فلنستوضح الأمر، لا يمكننا ترك الأمر يفلت من يدينا
    Şey, şimdi, bu şekilde hiçbir şeye izin veremeyiz. Open Subtitles حسنا،الآن،لا يمكننا ترك شيء يقف في طريق ذلك.
    Bu insanların gitmesine izin veremeyiz! Ona söz verdik! Open Subtitles هذه غلطة لا يمكننا ترك هؤلاء الناس باستمرار
    Baylar, biz bu sarmaşığı çözmeye çalışırken diğerlerinin sokakta dolaşmalarına izin veremeyiz. Open Subtitles أيّها السيّدان، لا يمكننا ترك الآخرين يسرحون في حين أنّنا نحاول إنهاء هذه القضيّة
    Baylar, biz bu sarmaşığı çözmeye çalışırken diğerlerinin sokakta dolaşmalarına izin veremeyiz. Open Subtitles أيّها السيّدان، لا يمكننا ترك الآخرين يسرحون في حين أنّنا نحاول إنهاء هذه القضيّة
    Şimdi kalkmış bize ültimatom veriyor. Bu canavarın ülkemizi rehine olarak tutmasına izin veremeyiz. Open Subtitles والاَن يُعطينا الانذارات النهائية لا يمكننا ترك هذا الرجل يحتجز بلادنا رهينة
    O lanet yangının kazanmasına izin veremeyiz! Open Subtitles لا يمكننا ترك تلك النار اللعينة تنال منا
    Tankın ellerine geçmesine izin veremeyiz. Open Subtitles قلت لك أنك لن تنجح لا يمكننا ترك الدبابة هناك.
    Bu kum fırtınasında dışarıda onu korunmasız bırakamayız. Open Subtitles لا يمكننا ترك رجل بالخارج هناك وسط هذه العاصفه الرمليه
    Ama eşyaları arabada bırakamayız, git getir. Open Subtitles لكن لا يمكننا ترك هذه الأغراض بالسيارة إذهب وأحضرها.
    Kimse masum değil. Konuşması için şahit bırakamayız. Open Subtitles ليس هنالك أحد بريء لا يمكننا ترك أحد على قيد الحياة ليتكلم حول الأمر
    Adamı bu hâlde burada bırakamayız. Open Subtitles لا يمكننا ترك الرجل بهذا الحالة.
    Politikacıların her yıl yaptığı bu zirvelerden bir sonuçla dönmemesine göz yumamayız. Open Subtitles لا يمكننا ترك رجال السياسية يجلسون في إجتماع بعد إجتماع وسنة بعد سنة بدون نتائج!
    Ve şu an maalesef buradayız, ve burayı ucube grubumuza yeni üye katmadan terk edemeyiz. Open Subtitles والآن، أخشى أننا هنا ولا يمكننا ترك المكان حتى نُضيف فرد جديد لرفاقي المسوخ
    Çocukları bir başlarına bırakıp gidemeyiz. Hafta sonunu iptal etmeliyiz. Open Subtitles لا يمكننا ترك الصبيين بمفردهما علينا إلغاء الحجز

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد