| Lütfen bunu Tokyo'daki kız kardeşim Yuki'ye ilet. | Open Subtitles | رجاءً، ان تُعطي هذا إلى أختِي يوكي في طوكيو. |
| Bu hesap cüzdanını Yuki'ye ilet. Yuki... | Open Subtitles | أعطِ كشف الحساب المصرفي هذا إلى يوكي يوكي |
| Bay İwakura söz verdiğiniz gibi Yuki'yi serbest bırakacaksınız. | Open Subtitles | سيد ايواكورا، كما وُعِدَ، أنت سَتَتْركُ يوكي حرّ. |
| Sen onun gerçek kızısın, sen de bir şeyler söylesene, Yuuki. | Open Subtitles | أنتِ أبنته الحقيقيّة لذا , قولي له شيء يوكي |
| Burnuma gelen o güzel koku senin kanından geliyordu, Yuki-chan. | Open Subtitles | أعني أن رائحة دمَك تبدو جيّدة , سيدة يوكي |
| Ben Yukie Makino, Owari Lordu'nun vatandaşıyım. | Open Subtitles | وأنا يوكي ماكينو انا قائد قرية اواري. |
| Yuki, bu kadar zayıf birisi değilsin sen. | Open Subtitles | يوكي لا تُتكلّمْ مثل هذه المشاعرِ الضعيفةِ. |
| Bütün bunlar sırf Yuki'yle evleneceğinizi söylediğiniz için mi oldu? | Open Subtitles | -كل هذا لأنك أخبرت الناس أنك ستتزوج "يوكي" ؟ -أجل |
| Buradaki ev Yuki'ye kalacak. Amerika'daki ev ve kamyonet de senin. | Open Subtitles | "يوكي" تحصل على المنزل هنا وأنت لك المنزل والسيارة في أمريكا |
| Teğmen Yuki buraya Merkez Şehir'den madenden sorumlu olması için gönderildi. | Open Subtitles | المساعد يوكي ارسل من المنطقة الوسطى ليشرف على هذه المنجم |
| Ama Nelly Yuki Ulusal Hüner Bursu ve Peabody bursu kazandı. | Open Subtitles | لكن نيلي يوكي خبيرة وعالمة وعالمة موسيقى |
| Eğer üniversite hayallerimizi yaşamak istiyorsak Nelly Yuki'nin zayıflığını bulmalı ve ona karşı kullanmalıyız. | Open Subtitles | لكن إذا أي واحدة منا تريد أن تعيش حلم الكلية يجب أن نعثر على نقطة ضعف نيلي يوكي ونستغلها |
| Nelly Yuki Yale'e erken kabul edildiğini iddia ediyor. | Open Subtitles | ها أنتي نيلي يوكي ادعت انها قبلت في يال مبكرا |
| Yuki'nin okula gelmeyi bırakmasını istemiyorum. | Open Subtitles | أنا لم أرد أن تتوقف يوكي عن القدوم إلى المدرسة |
| Yuki de Ame de kendi yollarında ilerlemeye başladı. | Open Subtitles | يوكي و آمي كلاهما قد بدأا في المشي بطريقهم الخاص. |
| Vicdansız Nelly Yuki'nin bana etiketlediği gibi seks bağımlısı olmadığımı dünyaya ispatlamam lazım. | Open Subtitles | انا بحاجة لتذكير العالم انني لست تلك الوثنية المحبة للعلاقات التي وصفتني به نيللي يوكي |
| Biliyordum! Benim barışçı politikamı anlayan yegane kişi Yuuki! | Open Subtitles | كما هو متوقع , إن الشخص الوحيد الذي يفهمّني هي أبنتي يوكي |
| Yuuki, bu çocuğun ailesi kötü bir vampir tarafından öldürülmüş. | Open Subtitles | يوكي , عائلته قُتِلت على يدّي مصّامون دمآء |
| Yuuki safkan Kuranların kızı. | Open Subtitles | يوكي , بدونِ شكّ هي من عائلة كورآن .. اصحاب الدمآء النقيّة |
| Yuki-chan zamanımız yok dedi ama yardım edebilir miyiz acaba? | Open Subtitles | قال [ يوكي ] بأنه لا يملك الوقت الكافي لمساعدتهم، أيمكنك إنقاذهم؟ |
| Shogun için, halk için, vakti gelmeden ölenler için Uneme Makino ve karısı için babası Yukie Makino için ve Ochiai'da perişan olmuş adamlarım için. | Open Subtitles | لأجل الشوجون,ولأجل الكثيرين الذين ماتوا من غير ذنب ... لأجل أونيمي ماكينو وزوجته ... ووالده يوكي ماكينو |
| Bu kirli mekana hoş geldin, Teğmen Yoki. | Open Subtitles | مرحبا بك في هذا المكان المتسخ,ايها المساعد يوكي |
| İsminin "Oyuki" olduğunu duydum. | Open Subtitles | تعرف باسم (يوكي). |
| Ama öte yandan, babanın Yuke Liro'sunun kendine has küstahlığını da görüyorum. | Open Subtitles | لكن ارى ايضا غطرسة حاده من ابيك (يوكي ليور) |
| Giaco büyük ip köprüde koşarken köprünün her iki tarafında korkunç domuzların onu beklediğini gördü. | Open Subtitles | بينما يوكي حاول الهرب عن طريق جسر الحبال أدرك بأنه انحشر من كلا الجانبين من قبل الخنازير الشريرة المخيفة |
| Yuuki-kun. | Open Subtitles | صباحُ الخير، يوكي |