Umarım o bu saçma durumu açıklayabilir. Bütün günüm rezil oldu. | Open Subtitles | أتمنى أن يوضح هذا الأمر السخيف أنت تفسد يومى بالكامل |
Ne de olsa doğum günüm. Bu benim günüm. | Open Subtitles | فعلى أية حال، إنه عيد ميلادى، إنه يومى أنا |
Cumartesi ve pazar günümü gezerek geçirdim Aslında sana şunu söylemeye çalışıyorum, Ben, ben Sana delice aşığım karışık kaset, doğum günün için | Open Subtitles | ثم قضيت يومى السبت و الأحد أصنع لكِ هذا لقد كنت أحاول يائسا إخبارك أننى واقع فى حبك بشدة |
Bütün günümü internette pornografi arayarak geçiriyorum. | Open Subtitles | اقضى يومى فى البحث عن الفن الاباحى على الانترنت |
günlük hayatta yaptığımız ve gördüğümüz şeylerden sonra seni bu mu etkiliyor? | Open Subtitles | مع كل شىء نفعله و نراه بشكل يومى هذا يصل اليكى ؟ |
Eve erken geldiğinde bütün istediği, Günümün nasıl geçtiğini öğrenmek, | Open Subtitles | و أعلم جيدا أنها تريد فقط أن تعلم ماذا فعلت فى يومى هذا و لهذا السبب حضرت مبكرا |
Ceza aldığımız günü, ilk günümde, otobüsten yanlış durakta indiğimi, kulübeye geziye gittiğimiz günü. | Open Subtitles | كيف وبخنا بعضنا ونزولنا فى الموقف الخطأ فى يومى الأول ذهابنا الى الكابينه مع الجمع هل تتذكر أصدقائنا |
Yoğun bir gün geçirdim ve üniformalardan hoşlanmam | Open Subtitles | كان يومى مليئاً بالعمل, ولا احب الشرطيين. |
Başlama! Kötü bir günümdeyim! | Open Subtitles | لا تبداء , فقد كان يومى سيئا |
Biliyorsun eğer spor sayfasını güncel olarak takip etmezsem, günüm mahvolur, sabahtan itibaren. | Open Subtitles | انت تعلمين تماما لو لم اتابع اولا باول سيدمر هذا عملى سيدمر يومى تما بدايه من يومى |
Benim günüm olması gerekiyor ama bütün eğlenceyi o yaşıyor. | Open Subtitles | من المفترض أن يكون ذلك يومى أنا , و هو الذى سوف يتمتع فيه |
Normalde benim günüm ama- bütün eğlenceyi o yaşıyor. | Open Subtitles | من المفترض أن يكون ذلك يومى أنا , و هو الذى سوف يتمتع فيه |
Neyse, güzel bir gün geçirdiğine sevindim çünkü benim günüm çok kötü geçti. | Open Subtitles | على اى حال , انا سعيدة لأنك قضيت يوماً ممتعاً لأن يومى كان سيىء |
günüm bir anda çok daha iyi bir hal aldı. | Open Subtitles | آووه ,لقد اصبح يومى للتو افضل كثيرا مما كان |
Hatırlamanı istiyorum, bugün benim günüm. | Open Subtitles | أريدك أن تتذكرى أن اليوم هو يومى |
Eski kocam, Anneler günümü kutlamak istiyordur. | Open Subtitles | رجلى السابق , بالتأكيد مكالمة لتفسد يومى |
Eski kocam. Anneler günümü kutlamak istiyormuş. | Open Subtitles | رجلى السابق , بالتأكيد مكالمة لتفسد يومى |
Tek günümü seninle geçirmeyi seçtim, tatlı ... ev sahibi. | Open Subtitles | إخترت أن أقضى يومى مع الأحياء معكِ حبيبتى . . |
Beyler, şu an zor durumda olduğumuzu ve diğer fonumuzu almamız için 250,000 günlük aktif kullanıcıya ihtiyacımız olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | يا رفاق أعرف اننا فى موقف صعب الان ونحتاج ربع مليون مستخدم يومى نشط لنحصل على حصتنا التاليه من التمويل |
Şimdi işleri yoluna koymak günlük bir savaş sanki. | Open Subtitles | ولكن الأمر الآن يبدو وكأنه صراع يومى لجعل الأمور تنجح |
Biliyorum aslında, eve erken geldiğinde Günümün nasıl geçtiğini merak eder ve sadece benimle konuşmak isterdi. | Open Subtitles | و أعلم جيدا أنها تريد فقط أن تعلم ماذا فعلت فى يومى هذا و لهذا السبب حضرت مبكرا لمجرد أن تتكلّم معي |
- Mesela ilk günümde bir şüpheliyi konuşturmak için kaynar kahve kullandı. | Open Subtitles | مثل،، فى يومى الأول جاءنى متهم توجب علىَ التحدث معه باستخدام شراب القهوة الساخنة |
Üzgünüm, eğer yardımı olacaksa bende çok zor bir gün geçirdim. | Open Subtitles | انا اسفة اعتقد انه قد يساعدك ان تعرف ان يومى كان سيئ جدا ايضا |
Beşinci günümdeyim. | Open Subtitles | أنا فى يومى الخامس |