ويكيبيديا

    "يُقاتل" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • dövüşüyor
        
    • savaşan
        
    • savaşmak
        
    • savaşıyor
        
    • savaşıyordu
        
    • savaşamaz
        
    • savaşmazdı
        
    Bay Ross canı pahasına dövüşüyor. Open Subtitles {\fnAdobe Arabic}! السيّد (روسّ) يُقاتل لينجو بحياته
    KYO tek başına RUGAL ile dövüşüyor. Open Subtitles (كيو)، يُقاتل (روغال) بمفرده. ربّاه!
    Yani en azından yaşayan... insanlara yardım etmek için hala savaşan iyi adamsın. Open Subtitles حسناً, على قيد الحياة, على كل حال... أنت شخص جيد يُقاتل ليساعد الناس...
    Gerçek bir mücahit için savaşmak ölmek demektir. Open Subtitles للمجاهد الحقيقي، أن يُقاتل حتى الموت
    Asilerden ayrıldığından beri kendi başına savaşıyor. Open Subtitles لقد كان يُقاتل بمفرده منذ أن انفصل عن الثورة.
    Oğlun öldü çünkü hepinizin uğruna savaşıyordu. Open Subtitles إبنك مات لأنه كان يُقاتل من أجلكم جميعكم.
    Bir Yahudi içemez, bir Yahudi savaşamaz. Open Subtitles اليهودي لا يشرب، اليهودي لا يُقاتل.
    Öyle olmasa senin için savaşmazdı. Open Subtitles والا لما كان يُقاتل لو لا انتِ.
    Brad Pitt... zombilerle dövüşüyor. Open Subtitles . براد بيت) .. يُقاتل الزومبيّ)
    Naruto tek başına dövüşüyor. Open Subtitles ناروتو-كن يُقاتل لوحده.
    Savaş alanında tek başına savaşan yaralı biri var. Open Subtitles هناك شخص جريح يُقاتل وحده في أرض المعركة
    Bizim için savaşan, Atlı'nın dengi biri. Open Subtitles ...وحش يُقاتل من أجلنا تضاهي قوته ذلك الفارس
    ...savaşan bir lideri hak ediyor. Open Subtitles الذي لن يُقاتل... الذي لن ينسحب من قتال...
    Ben ön tarafta oturuyorum çünkü beni oraya Sam koydu, o savaşmak istiyor. Open Subtitles أنا في المِقعد الأمامي لأنّ "سام" وضعني هنا لأنّه يريد أن يُقاتل
    savaşmak, bizim geldiğimiz yerde bir yaşam tarzıdır ama Alcide, sadece savaşmanın hatırına savaşmazdı. Open Subtitles والان نُقاتل, لأنها الحياة التي نُريد ان نعيشها. لكن (السيد) لا يُقاتل فقط لأجل القتال.
    O yüzden savaşmak zorunda. Open Subtitles لذا سيتوجب عليه أن يُقاتل.
    İşte bu yüzden çocuklarımız savaşıyor ve ölüyorlar öyle olmasın diye. Open Subtitles و لهذا السبب يُقاتل أبنائنا و يموتون
    Ama bir Valkyrie gibi savaşıyor. Open Subtitles لكنه يُقاتل مثل "فالكيري".
    Kendisi bir askerdir. Bir buçuk yıldır yurt dışında savaşıyordu. Open Subtitles . إنهُ في الجيش , لقد كان يُقاتل خارج الديار لمُدة عامٍ و نصف
    Arthur ölümüne savaşıyordu. Yaralandığını gördüm. Open Subtitles لقد كان (آرثر) يُقاتل للنجاة بحياته لقد رأيته جريحًا
    Alevlerde görmüştüm onu. Kıştepesi'nde savaşıyordu. Open Subtitles رأيته في النار يُقاتل في (وينترفيل)
    Bir İblis Kovucu tek başına savaşamaz! Open Subtitles ! المعوّذ لا يستطيع أن يُقاتل بمفرده

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد