"يُمكنك فعل" - ترجمة من عربي إلى تركي

• yapamazsın
• yapabilirsin
• yapamazsınız
• Başarabilirsin
• İstesem onu bulabilir
• Söyler

Ve sen hiç bir şey yapmayacaksın. Çünkü hiç bir şey yapamazsın.
وإنّك لن تفعل أيّ شيء، لأن لا يُمكنك فعل أي شيء.

- Gerçekten büyük bir sorun. - Hayır, değil... Bunu yapamazsın, tamam mı?
مُشكلة كبيرة جداً، لا يُمكنك فعل ذلك، إتفقنا؟

Hayır. Bunu yapamazsın. Bunu bana atamazsın.
. لا ، لا يُمكنك فعل ذلك . لا يُمكنك أن تقلب الأمور

Beni vurabilirsin ya da istediğini yapabilirsin ama biliyor musun?
يُمكنك أن تطلق النار عليّ، يُمكنك فعل ما تشاء، لكن أتعرف شيئاً؟

- Belki sen yapabilirsin. - Her şeyi denedik.
ـ ربما يُمكنك فعل ذلك ـ لقد حاولنا بشّتى الطُرق

Bu tür bir işte parasız bir şey yapamazsınız.
لا يُمكنك فعل أيّ شيءٍ بالفعل في أي نوعٍ من الأعمال بِدون المال

Dövüş ya da uçuş doğal bir içgüdüdür, Ama sen o hücrede ikisini de yapamazsın.
الصمود والقتال أو الهرب هي غرائز طبيعية لكن لا يُمكنك فعل أى منهما بتلك الزنزانة

Dışarı çıktım. Bunu yapamazsın.
ـ خرجتُ للخارج ـ لا يُمكنك فعل هذا

Angie, bunu yapamazsın. Bunu yapma.
أنجى ، لا يُمكنك فعل هذا ، لا تفعلى هذا

Çek şu ellerini. Bunu yapamazsın.
إبعِد يديَك عنّي، لا يُمكنك فعل ذلك.

- yapamazsın. - Yapabilirim ve yapacağım.
ـ لا يُمكنك فعل ذلك ـ يُمكنني وسأفعل

Bunu yapamazsın!
لا يُمكنك فعل هذا.

Atayım da bitsin. Hayır, sen bunu yapabilirsin. Bunu al.
كلا، يُمكنك فعل هذا تفضّلي، هذه تبدو جاهزة للبدء..

Aklını verdiğin sürece istediğin her şeyi yapabilirsin.
يُمكنك فعل أي شيء يعِزمُ عقلك على القيام به.

Şurada "chic", "piece-y" ve "choppy bob" modellerinin olduğu bir dergim olacaktı. yapabilirsin değil mi?
لديّ مجلّةٌ هناك عليها صورة شعرٍ أنيق متقطّعٍ، يُمكنك فعل هذا، صحيح؟

Hala zamanım var. yapabilirsin.
مازال هناك متّسع من الوقت يُمكنك فعل هذا

Bana ne istersen yapabilirsin. Hiçbir zaman konuşmayacağım.
يُمكنك فعل ما تُريد بي ، لن تنكسر شوكتي قط

- Bana bak. Bunu yapabilirsin. Tamam mı?
انظر إليّ، يُمكنك فعل هذا، إتفقنا؟

- Hayır... bunu yapamazsınız.
-لا، لا، لا أيها الشرطي،، لا يُمكنك فعل هذا

Bunu yapamazsınız.
لا يُمكنك فعل هذا

Evet imkânsızı Başarabilirsin kabul edebileceğimiz başka bir şey bul.
أجل ، أنت يُمكنك فعل المُستحيل فلتجد شيئاً يُمكننا الإتفاق عليه

Şimdi, Rye'ı bulmamız gerek. - İstesem onu bulabilir misin?
والآن، علينا إيجاد (راي) هل يُمكنك فعل هذا لأجلي؟