ويكيبيديا

    "يُمكنني أن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • edebilirim
        
    • olabilirim
        
    • veremem
        
    • size
        
    • yapabilirim
        
    • gelsem olur
        
    • miyim
        
    Hiç olmadığınız kadar güçlü olmanıza yardım edebilirim. Open Subtitles يُمكنني أن أساعدك لتصبح أكثر قوة من ذي قبل
    Sana uyarsa çek de kabul edebilirim. Open Subtitles يُمكنني أن القبول بالشيكات لو كان هذا أسهل لك ماذا عن البطاقة الإئتمانية؟
    Evimde olabilirim, Open Subtitles يُمكنني أن أكونَ في منزلي أشربُ بيرَة باردَة
    Bilirsin, belki, çift taraflı ajan olabilirim, değil mi? Open Subtitles تعلَم، ربما يُمكنني أن أكونَ كعميلٍ مُزدوَج، صحيح؟
    Buraya yeniden gelmesine izin veremem o yüzden bunu yaksam iyi olur. Open Subtitles لا يُمكنني أن أجعلها تأتي مجدداً لذا من الأفضل أن أشعل هذا
    Çünkü size tek vaad edebileceğim, gençler, amansız acı ve sıkıntı. Open Subtitles لأن كُل ما يُمكنني أن أعدكم بهِ أيّها الرفاق، الألم و المشقة.
    Evet, neyse bu akşam siz beylere yardımcı olabilmek için ne yapabilirim bakalım. Open Subtitles حسناً، بأيّ حال، أسمحوا ليّ بماذا يُمكنني أن أساعدكم أيّها السّادة هذا المساء.
    Bovling işi yattıysa eve geç gelsem olur mu? Open Subtitles إذاً، بما أنَ "البولينغ" أُلغي هل يُمكنني أن أتأخر ليلاً؟
    Bu zamanımı o adamı kovalamakla geçireceğime hastaları tedavi edebilirim. Open Subtitles في الوقتِ الذي يتطلّب منّي مطارده هذا الرجل يُمكنني أن أعالج فيه المرضى
    size yardım edebilirim. Hepinizi zengin ederim. Open Subtitles يُمكنني مُساعدتكم, يُمكنني أن أجعلكم أغنياء.
    Sana eski patronlarının veremediği veya vermediği şeyi teklif edebilirim. Open Subtitles يُمكنني أن أعرض عليكِ ما لم يستطِع أو يُرِد رؤساكِ السابقين منحكِ إيّاه.
    Ben seni yanındaki ukala kaltaktan daha mutlu edebilirim. Open Subtitles يُمكنني أن أجعلك بحال أفضل منْ تِلك العاهرة التي أحضرتها
    Eğer öylesinden hoşlanıyorsan kaba da olabilirim. Open Subtitles حسنٌ، يُمكنني أن أمسي وضيعاً إذا كان ذلك مُبتغاكِ.
    Evet ama bütün meyve standının değerini artırmak için sana yardımcı olabilirim. Open Subtitles أجل، لكن يُمكنني أن أساعدك بزيادة قيمة أسعار فواكهك.
    İstersem ben de romantik olabilirim yani. Open Subtitles أتعلم، يُمكنني أن أكون رومانسية لو وددتُ ذلك.
    Elimden geleni yaparım. Söz veremem. Open Subtitles سأرى ما يُمكنني فعله، لا يُمكنني أن اعدك
    Bu Nazilerin Lizzie'den geçmesine izin veremem. Open Subtitles لا يُمكنني أن أدعَ أولئكَ النازيين دخول نفق ليزي.
    size kredinizin onaylanacağının garantisini veremem. Open Subtitles كلا، لا يُمكنني أن أؤكد لكِ ذلك. هذا قرضك سوف يُوافق عليه.
    Kazandıklarınızı size elmas olarak verebilir veya hesabınıza aktarabilirim. Open Subtitles يُمكنني أن أُحول فوزك إلى ماسات أو ببساطة سيتم تحويل إلكتروني لأي بنك من إختيارك
    Aplikasyon yapabilirim, şablon, pirinç kaynağı yapabilirim. Open Subtitles يُمكننيّ عمل مُخطط, وقوالب، و يُمكنني أن ألحم.
    Son zamanlarda, bu sürede başka neler yapabilirim diye düşünüyorum. Open Subtitles كُنتُ أُفكرُ كثيراً حولَ ما كانَ يُمكنني أن أفعلَ أيضاً بكل ذلكَ الوٌت
    Bovling işi yattıysa eve geç gelsem olur mu? Open Subtitles إذاً، بما أنَ "البولينغ" أُلغي هل يُمكنني أن أتأخر ليلاً؟
    Bu işi sevdiğim söylenemez ama neden yerime başkasının getirildiğini sorabilir miyim? Open Subtitles بينما هذه ليست وظيفتي المُفضلة هل يُمكنني أن أسأل لما سيتم تبديلي ؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد