Alpine'den gelen banliyö treni şu anda perona yanaşıyor. | Open Subtitles | قطار المكوك القادم من الباين يصل الآن لموقعة على المحطة |
Alpine'den gelen banliyö treni şu anda perona yanaşıyor. | Open Subtitles | قطار المكوك القادم من الباين يصل الآن لموقعة على المحطة |
Şu Seul'den gelen adam neler yapıyor bu günlerde? | Open Subtitles | ماذا يفعل الرجل القادم من سيئول هذه الأيام؟ |
Yerine, şimdiye kadar, LHC'den gelen ölçümler ne yeni parçacıklardan ne de beklenmeyen fenomenlerden izler taşıyor. | TED | عزضا عن ذلك, حتى الان, القياسات القادمة من مسارع الجسيمات الضخم لا تظهر أي علامات لعنصر جديد أو ظاهرة غير متوقعة. |
Gümrük bildirgesinde, Çin'den gelen konteynırın 50 sterlinlik mal taşıdığını fark etmişti. | Open Subtitles | فقد لاحظ في القائمة أن الحاوية القادمة من الصين كانت تزن 50 رطلاً زائداً |
Seul'den gelen kadınla gece bir şey yaparken gördüm sizi. | Open Subtitles | لقد رأيتكِ تفعلين شيئاً في الليل مع تلك المرأة التي من سيؤول. |
Seul'den gelen kadın sevgilisi gibiydi. | Open Subtitles | يفترض أن تكون عشيقتها تلك المرأة التي من سيؤول. |
Şu Seul'den gelen adam neler yapıyor bu günlerde? | Open Subtitles | ماذا يفعل الرجل القادم من سيئول هذه الأيام؟ |
Delhi'den gelen bu iş adamının bir devrim yaratabileceğini... | Open Subtitles | شعرت بأن رجل الأعمال هذا القادم من دلهى، سوف يخلق ثورة |
Birleşik Madenler'den gelen maden var sırada. 50 ton. | Open Subtitles | سأعزل بعد ذلك الخام القادم من المناجم المتحدة خمسين طنًا |
İngiltere'den gelen beyefendi değil mi bu yüzbaşı? | Open Subtitles | أليس هذا هو السيد القادم من انكلترا يا كابتن "موهم" ؟ |
Dallas ve Fort Worth'den gelen 7:10 treni 20 dakika rötarlı gelecek. | Open Subtitles | وصل قطار 7: 10 القادم من ...دالاس و فورت وورث متأخرا 20 دقيقة عن موعده... |
Antilles'den gelen şu lezzetin tadına bakıver. | Open Subtitles | جربي هذا الكنز القادم من الجُزر |
Karadeniz'den gelen tüm gemileri kontrol edebileceğiz. | Open Subtitles | سوف نستطيع التحكم فى كل السفن القادمة من البحر الأسود. |
Karadeniz'den gelen tüm gemileri kontrol edebileceğiz. | Open Subtitles | سوف نستطيع التحكم فى كل السفن القادمة من البحر الأسود. |
Teksaslı Katie hele hiç değilim. Ben sadece Surrey'den gelen Kate'im. | Open Subtitles | حتى لست "بكاتي" القادمة من "تكساس إنني "كاتي" القادمة من "سوري |
Kule, Londra'dan, Atina'dan ve Brüksel'den gelen uçuşların inişine sağlamak için bir pistin artık temizlenmiş olduğunu doğruluyor. | Open Subtitles | برج المراقبة أعلمنا أن أحد الممرات قد تم التصريح بالهبوط به للطائرات القادمة من لندن،أثينا و بروكسل |
Ama Oden'den gelen gruptansın, değil mi? | Open Subtitles | لكنك كنت مشاركا مع مجموعة التي من أودين , أليس كذلك ؟ |
Hanna, Ali'den gelen mesajdan bahsediyorum. | Open Subtitles | هانا,انا اتحدث عن الرساله التي من الي. |
Sanırım Eric'in maillerini gördüğümde Claire'den gelen tüm o mesajlar... | Open Subtitles | اظن انه عندما (رأيت بريد (إريك (وكل الرسائل التي من (كلير |
Seul'den gelen mi? | Open Subtitles | التي من (سـول)؟ |