Vatikan putperest heykellerinin tamamını 1800 lerin sonunda imha ettiği için... | Open Subtitles | ولأن الفاتيكان دمر كل التماثيل الوثنية في أواخر القرن التاسع عشر. |
- Bu İspanyol bir kadın. Ergenliği geçmiş, 20'lerin başında. | Open Subtitles | هاته من أصول لاتينية أواخر سنوات المراهقة و أواخر العشرينيات |
70'lerin başında bir zamanda kızıma bir karınca çiftliği satın aldım. | Open Subtitles | .. ذات مرة في أوائل السبعينيات قمت بشراء مزرعة نمل لابنتي |
1980'lerin başlarında Randall Lee Smith orada iki yürüyüşçüyü öldürdü. | Open Subtitles | في أوائل عام 1980، قتل راندال لي سميث مسافرين هناك |
Bunun yanı sıra, sizin AV'lerin ona herkesten daha fazla para borcu vardı. | Open Subtitles | إلى جانب ذلك, أنتم المرزتقة تدينون لآل أكثر من أي واحد هنا |
- Kore Kraliçesi. 1800'lerin sonlarında ninja klanlarından biri tarafından öldürüldü. | Open Subtitles | ملكة كوريا , قتلت في اواخر القرن الثامن بواسطة أحد عشائر النينجا |
80'lerin başlarında, A.B.D'deki ilkokulların bir kısmının kuruluşunda görev almıştır. | TED | بدأ بعض أوائل المدارس النموذجية للدولة في أواخر الثمانينات في الولايات المتحدة. |
50'lerin sonlarında, Gana ve Singapur aynı GSYIH'ye sahipti. | TED | في أواخر الخمسينات، تساوى إجمالي الناتج المحلي لغانا وسنغافورة. |
İşte bunlar 80 lerin sonundaki aktif sistemlerden bazı örnekler. | TED | هذه بعض الأمثلة من هذا النظام وهو يعمل في أواخر الثمانينيات. |
Bu hikaye yani binalarla ilgili olan 60'ların sonu 70'lerin sonunda başladı. | TED | تلك القصة، من ناحية المباني، بدأت خلال أواخر الستينات وبداية السبعينات. |
50'lerin sonunda ve sağlıklıysan, rahatça bir 20, 25 yıl daha yaşarsın. | TED | إن كنت في أواخر الخمسين وتتمتع بصحة جيدة، فأنت ستعيش ببساطة 20 أو 25 سنة أخرى. |
1500'lerin sonunda ve 1600'lerin başlarında bir insanın sahip olabileceği en iyi araç buydu ve bu konuda konuşacak çok şey var. | TED | في أواخر سنة 1500 ومطلع 1600، كانت هذه هي الطريقة المثلى التي يمكن امتلاكها وكان يُقال عنها الكثير الكثير. |
İşte bu. İşte bu Hirshhorn -- Gordon Bunshaft tarafından 70'lerin başlarında 70 metre çapında betondan bir donut tatlısı şeklinde tasarlanmış. | TED | ها هو ذا. هذا هو متحف الهيرشورن -- كعكة مجوفة من الخرسانة بقطر 230 قدما صممت في أوائل السبعينات بواسطة غوردون بونشافت. |
1980'lerin başında, Florida'da bir iş gezisinde, Bonica, eski bir öğrencisini onu Tampa'daki Hyde Park alanına götürmesi için aldı. | TED | وفي رحلة عمل إلى فلوريدا في أوائل الثمانينات طلب بونيكا من تلميذ سابق له أن يقله إلى الهايد بارك في تامبا |
1900'lerin başlarında insanlar ortalama 50 yıl yaşıyordu. | TED | في أوائل القرن العشرين، عاش البشر 50 سنة في المتوسط فقط. |
Plantagenet'lerin Kraliyet bayrağı. | Open Subtitles | أنها الراية الملكية لآل بلنتجنت يا إلهي ، من كان ليتوقع هذا |
Kendi kalpazanlığını kendi yapıyor post-emperisyonistler, 1800'lerin sonları olmalı. | Open Subtitles | يقوم بكل تزويراته مابعد الانطباعيون في اواخر 1800 |
Onun hayatındaki Brad'lerin hepsini akılda tutmak zor oluyor. | Open Subtitles | آسف , من الصعب تعقب كل من اسمهم براد في حياتها |
"X, bütün X'lerin toplamına eşit olsun." | Open Subtitles | "نفرض أن س متغير لجميع قيم س" |
Jacobi'lerin kedisi de aynı. | Open Subtitles | تماما مع القط الذي تملكه عائلة جاكوبي, لم تكن له طوق عنق ولكنه كان يعرفه |
Çocukluğunu 1800'lerin sonunda yaşamış. O zamanlar doğru dürüst alet yokmuş. | Open Subtitles | لقد نشأ في القرن التاسع عشر لم تكن هناك أجهزة بعد |
Ve nedense Kent'lerin yaptığını düşünmüyorum. | Open Subtitles | و لسبب ما لا أعتقد أن آل كنت فعلوا ذلك |
Ergen, Kafkas erkek ergenlik sonu, 20'lerin başlarında. | Open Subtitles | ذكر مراهق قوقازي بأواخر سنّ المراهقة في بداية سنّ العشرين |