Biz Pedro'nun odasında uyuyabiliriz. | Open Subtitles | يمكننا النوم في بيدرو وتضمينه في الغرفة. |
Kilo 2 Bravo'nun talebi atış için uygun. | Open Subtitles | هدف سعيد واضح للكيلو اثنين برافو وتضمينه في المرسوم. في من الشمال. |
- Uyuşturucu taşınan bölmelerden haberi olduğu halde çalışırsa Alberto'nun şartlı tahliyesi iptal olurdu. | Open Subtitles | قرار الإفراج المشروط الخاص ب ألبرتو قد يتم إلغاؤه إذا كان يعمل و هو يعلم على سيارات بعا أماكن خفية و التي كانت تتقل المخدرات |
Muhtemelen Batı Afrika'nın gördüğü en büyük imparatorluk olan Mali İmparatorluğu'nun kurucusu Sundiata Keita, belki de bunun en büyük örneğini oluşturmuştur. | TED | ربما كان المثال البارز لذلك هو سوندياتا كيتا، المؤسس لإمبراطورية مالي، ربما تكون أعظم إمبراطورية شهدها غرب أفريقيا. |
Bu ona muhtemelen zarar verecektir. Hristiyan Sağ Muhafazakar Topluluğu'nun gözünde. | Open Subtitles | سوف يكون لهذا ضرر بالغ عليه من قِبل المنظمات الإجتماعية والمسيحية، |
Angelo'nun deposunda, sarışın bir kadınla çekilmiş fotoğrafları bulduğumuzu hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تذكرين الصور اللتي وجدناها في خزنة أنجيلو له مع تلك الامرأة الشقراء ؟ |
Marlon Brando'nun oyunculuk dünyası üzerindeki etkisinin... 500 yıl daha süreceği kesin. | Open Subtitles | يمكنك المراهنة على أن تأثير مارلون براندو على عالم تمثيل الافلام سيضل 500 سنه من الان |
"Tommy, Carlito'nun zenci olmadığı kesin. Ne biçim dans ediyor, baksana!" | Open Subtitles | تومي , كارليتو ليس زنجيا لعينا انظر الى طريقته في الرقص |
NATO'nun askerî veya sivil olsun bölgede yayılmasının daha fazla karmaşadan başka bir şey getirmeyeceği kanısındayız. | Open Subtitles | نؤمن بأن أي نشر للجند لمنظمة حلف شمال الأطلسي في المنطقة لأمور عسكرية أو عدا ذلك سيؤدي إلى مزيد من التطرف، وليس أقل |
Sanıyorum yakalandığımda ikinci sınıftaydım Michelangelo'nun çıplaklarından birisinin göğüslerini çiziyordum. | TED | أعتقد أني كنت في صفي الثاني عندما تم القبض عليّ متلبسا وأنا أرسم تمثالا عاريا لمايكل أنجلو. |
Kim soho'nun bu benliğe sahip olmasına karar veriyor ...ve Latin Quarter'ın bu benliğe sahip olmasına? | TED | من قرر أن تأخذ سوهو هذه الشخصية وأن يأخذ مربوع اللاتين هذه الشخصية؟ |
İsviçre'den ve Rio de Janeiro'nun gecekondu mahallelerinden öğrencilere kadarlar. | TED | ومنهم طلاب في سويسرا والأحياء الفقيرة في ريو دي جانيرو على حد سواء. |
Hala sorunun ne olduğunu bulamadım, Akamaru'nun kan testinin sonucunu bekliyorum. | Open Subtitles | يس لدينا التفاصيل هذه هي النتيجة النهائية لفحص أكامارو |
Orlando'nun arazisinden çekilmek zorunda kaldık. | Open Subtitles | ذلك كان علينا أن سحب من اورلاندو وتضمينه في المجمع. |
Orlando'nun bilgisayarından bir şeyler öğrenebildiniz mi? | Open Subtitles | أي تقدم الوصول إلى أورلاندو وتضمينه في الكمبيوتر المحمول؟ |
Adamlarım Orlando'nun bilgisayarından bir şey öğrenebildi mi? | Open Subtitles | شعبنا وجود أي الحظ مع اورلاندو وتضمينه في الكمبيوتر المحمول؟ |
Mirko'nun GPS'ini ele geçirdiğinde Avrupa'daki arkadaşlarını arayacak ve onlara koordinatları verecektir. | Open Subtitles | حالما تحصل على جهاز تحديد (المواقع الخاص ب (ميركو ستتصل بزملائها في آوربا وتعطيهم الإحداثيات |
Kusura bakmayın. Joe'nun WiFi'si bugün çok yavaş. | Open Subtitles | آسف الإنترنت اللاسلكي الخاص ب(جوي) بطيء اليوم |
Kurucu'nun vahşi kızıyla ilgili ipucu var mı? | Open Subtitles | مرحبا، أهناك أي دليل عن ابنة المؤسس الجامحة؟ |
Belki de Kurucu'nun aklında, kızı hakkında dönüp dolaşıp bize patlayacak bir şey vardır. | Open Subtitles | ربما يكون لدى المؤسس تخطيط أكبر أن يجعل ابنته تعلم مكاننا وتعود لتقبض علينا. |
Saygıdeğer Tomaseo'nun anıtsal İtalyanca sözlüğündeki... tanımlamayı kabul edecek olursak: | Open Subtitles | أعلينا تقبل تعريفه المقدم من قِبل الموقر توماسيو في قاموسه الأثري للغة الايطالية |
Müfettiş, bu Janero'nun tuzağı mıydı? | Open Subtitles | أيها المحقق,ماذا حدث هنا؟ أكانت تلك محاولة قتل أخرى من قِبل جانيرو؟ |
Jane Doe'nun cebinden çıkan bir kâğıt. | Open Subtitles | هذه الورقة وجدناها في جيب الفتاة |
Bu, benim, Marlon Brando'nun gündelik aktiviteleri üstüne... bir hayli şahsi bir belgesel olur. | Open Subtitles | سيكون ذلك وثائقي شديدة الخصوصية على أنشطة حياتي ، مارلون براندو |
Ona Carlito'nun barından bahset. | Open Subtitles | أخبرها أن تحاول الإتصال بالحانة عند مطعم كارليتو |
Sovyetler Birliği bugün silahlı kuvvetlerine savaşa hazır ol emri verdi... ve NATO'nun Komünist karşılığı, Varşova Paktındaki birlikler, derhal aynısını yaptılar. | Open Subtitles | أمر الاتحاد السوفياتي اليوم قواته المسلحة ،بأن يتحولوا إلى حالة الاستعداد القتالي ،وعلى الفور تبعتهم قوات حلف وارسو النظير الشيوعي لمنظمة حلف شمال الأطلسي |
Benim için o tarif, Michelangelo'nun David'i gibidir. | Open Subtitles | بالنسبة لي, هذه الوصفة مثل ديفيد لمايكل أنجلو. |
Bu mizahi, derin ve isyankar ifadeler stratejik olarak Soho'nun sanat sahnesi içerisinde dağıtıldı. | TED | وكانت تلك التعبيرات الفكاهية البليغة والمتمردة أيضًا منتشرة بشكل استراتيجي في شتى أنحاء الساحة الفنية في حي سوهو. |
Beni Santiago'nun kenar mahallelerinden kurtardı. | Open Subtitles | لقد أنقذني من الأحياء الفقيرة في سانتياقو. |
Eğer başarısız olursa, tersi olur, Akamaru'nun şiddettini arttırmaya sebep olur. | Open Subtitles | إن لم ننجح الأثار الجانبية قد تفاقم من وضعية أكامارو |