Facebook, Google veya YouTube reklamlarına sınırsız para harcayabilirsiniz ve kimsenin haberi olmaz çünkü tam bir kara kutu. | TED | ويمكنك إنفاق أي مبلغ من المال على إعلانات الفيسبوك أو جوجل أو اليوتيوب. ولا أحد سيعرف، لأنها صناديق سوداء. |
Öğrencilerime göstereceğim şeylerden birisi de bu. çünkü tam bir yozlaşma durumu -- bütün perspektif kurallarının inkarı. | TED | هذا هو واحد من تلك الأشياء التي أريها لطلابي، لأنها قصة إفساد كاملة – إنكار لأي قواعد للمنظور. |
Size bunu hiç anlatmadım, çünkü tam bir hikaye değil. | Open Subtitles | لم أخبرك هذا من قبل لأنها ليست قصة بالضبط |
Dokuz ayda beş farklı hapishaneye gönderildi çünkü tam bir "sempati güzeli". | Open Subtitles | و لم يتم نقلها إلى خمس سجون في التسع أشهر الماضية لأنها ملكة جمال اللطف |
çünkü tam burada sensörün üzerinde sıkışıp kalmış. | Open Subtitles | لأنها محاصرة هنا وتجلس هنا على جهاز الإستشعار |
çünkü tam olarak bir balon değil. | TED | حسنا ً ، لأنها ليست فقاعه بجميع الأحوال . |
Evden atıldığımız zaman bazen onun küçük dairelerinden birinde yaşardık, bazen sadece bir veya iki odada, çünkü tam olarak bitmemişti, ve banyo suyumuzu da elektrikli ocakta ısıtırdık. | TED | عندما يتم إخلاؤنا، أحيانا كنا نعيش في شقق صغيرة كانت تملكها، أحيانا في غرفة واحد أو اثنتين فقط، لأنها لم تكتمل، وكنا نسخن مياه الاستحمام على الموقد. |
Ne yazık ki tıpkı tehlikeli bir uyku ilacı gibi, bu yazı Batı'da çok fazla beyin hasarı yarattı çünkü tam da Çin ve Hindistan'ın uyandığı anda Batı'yı uyuttu ve Batı değişmedi ve uyum sağlayamadı. | TED | مع الأسف كمخدر خطير أتلفت هذه المقالة الكثير من العقول في الغرب لأنها نومتهم وفي هذه اللحظة تماما كانت الصين والهند تستيقظان ولم يتكيف الغرب أو يتأقلم |
Çünkü, tam da bu yaşlarda o, senin dünyanın en havalı babası olduğunu zanneder. | Open Subtitles | لأنها تعتقد الآن بأنّك ... كنت أروع المتأنقين على الأرض |
çünkü tam bir Amerika hikâyesi. | Open Subtitles | لأنها قصة تعبر تماماً عن أمريكا |
çünkü tam anlamıyla bir felaket olacağına dair bir hissim vardı. | Open Subtitles | شعرت بالسوء لأنها كانت كارثة كبيرة |
çünkü tam bir pislik yığını. | Open Subtitles | لأنها كومة من القمامة |
çünkü tam senin hücrenin altındaydı. | Open Subtitles | لأنها كانت مباشرة تحت زنزانتك |
çünkü tam oradaydı. | Open Subtitles | لأنها اللحظة المُناسبة. |
San Francisco'nun kulakları çınlıyor olmalı çünkü tam önümüzde. | Open Subtitles | لا بد أن "سان فرانسيسكو" تشعر بذكرنا لها (=أذناها تحترق) لأنها أمامنا مباشرة |