| -Anlayamıyorum. -O çıldırmış ! Sizi kıskanıyor! | Open Subtitles | أنا لا أفهم إنها مجنونة ، تغار منكى إنها لن تتوقف |
| Siz ikiniz beni çıldırmış bir kadının rüyaları için suçlayabilirsiniz. | Open Subtitles | أنتما الإثنان تلومانني على أحلام إمرأة مجنونة |
| Amerikan milyonerlerinin tamamı çıldırmış olmalı. | Open Subtitles | الأثرياء الأمريكيين لابد أنهم جميعاْ مجانين |
| İnsanlar çıldırmış bu dünyada. | Open Subtitles | الناس أصبحوا مجانين في هذا العالم ، على ما أعتقد |
| Sana yardım edeceğimi düşünmen için çıldırmış olmalısın. | Open Subtitles | يجب أن تكون مجنوناً إذا اعتقدت أنني سأرفع إصبعاً لمساعدتك |
| Sadece o çocuklara göstermek için ateşli kadınlar gibi suya atladığın için çıldırmış olmalısın. | Open Subtitles | لا بد أنك جننت حتى تقفز في الماء مثل امرأة مجنونة تبحث عن الحب ما تحتاجه هو الضرب المبرح |
| Yani, tamam çıldırmış da.. yanılmıyor olabilir. | Open Subtitles | اقصد, انها مجنونة, لكن ممكن ان تكون غير خاطئة. |
| Her şeyin kötüye gittiğini biliyoruz. Kötüden de beter. Herkes çıldırmış. | Open Subtitles | نحن نعْرفُ أن الأمورَ سيئة , بل أسوأ من سيئة ,إنها مجنونة |
| Seninle konuşmaya çalışmakla, cidden çıldırmış olmalıyım. | Open Subtitles | لابد أنني مجنونة حقاً بمحاولة الحديث إليك |
| Böylece Victoria, Molly'yi çıldırmış göstermek için ölmüş numarası yaptı | Open Subtitles | لذا, زوّرت فيكتوريا موتها, لتجعل مولى تبدو وكانها مجنونة |
| Ama biz o çıldırmış, takıntılı ebeveynler gibi olmayacağız. | Open Subtitles | لكننا لن نصبح مجانين, كوالدين مهتمين به بشكل مبالغ به؟ |
| Bilmiyorum, herkes çıldırmış. -Beyazı da, siyahı da, herkes çıldırmış. -Çıldırmış! | Open Subtitles | لا أعرف، جميعهم مجانين، الرجال البيض والرجال السود، جميعهم مجانين |
| Şunu keser misin? Onlar çıldırmış. Ne dediklerini bilmiyorlar. | Open Subtitles | توقفي عن هذا انهم مجانين ولا يعلمون عم يتحدثون |
| Ayrıca bundan sorumlu tutulamam çünkü bebek de ben de, yatak istirahati hapsinden çıldırmış durumdayız. | Open Subtitles | أصبحنا مجانين بسبب الاستلقاء على السرير ماذا؟ |
| Biraz korkmaman için çıldırmış olman gerek. | Open Subtitles | ستكون مجنوناً إن لم تخف قليلاً |
| Bunu sana söylediğim için çıldırmış olmalıyım Seninle şimdi burada ... hayatımın sonuna kadar, sevişmek isterdim. | Open Subtitles | يجب أن أكون مجنونا لإخبارك ... أنيمنهنااحبكِومنالآن و لبقية حياتي |
| Eğer haklıysan ve de bir insan yasından çıldırmış durumda ise, ne isterse yapar mısın? | Open Subtitles | إذا أنت أنسان ومحق، أعتقد أنك قد جننت بالحزن هل تريد اي شيء |
| Buna başalama kararı aldığımda çıldırmış olmalıyım. Ancak şu an bu oyunun tam ortasındayım. | TED | كنت مجنونه عندما قررت البدء بها ولكني في منتصفها الان |
| Bu gece Pella'da hiç kimse güvende değildi. Philip çıldırmış. | Open Subtitles | -لقد جن فيليب لن يامن احد هذه الليلة فى بيلا |
| Zavallı kız çıldırmış olmalı. | Open Subtitles | ياللفتاه المسكينه لقد جُنت مثل بق الفراش |
| * çıldırmış diyorlar bana, bakıp da sürekli endişeli olmama * | Open Subtitles | "يَعتقدُ الناسَ أَنا مجنونُ ' يَجْعلُ أنا أَقْلقُ دائماً " |
| İşte bu noktada muhtemelen çıldırmış olduğumu düşünüyorsunuz. | TED | بالوصول عند هذه النقطة ربما تظنون أنني مجنون. |
| Belli ki çıldırmış. | Open Subtitles | ومن الواضح أنها جنت |
| Onu korkutuyor muyum? Adam çıldırmış. Onu durdurmazsam burayı paramparça edecek! | Open Subtitles | لقد جُن سيحول هذا المكان إلى شظايا إذا لم أوقفه |
| ! Tamamen çıldırmış durumdayım! | Open Subtitles | أنا مَفزوع تماماً! |
| Sana yapılanlardaki suç payın, çıldırmış bir köpek tarafından ısırılsaydın sahip olacağın suç payıyla aynı. | Open Subtitles | لا ذنب لك فيما أصابك، فالأمر أشبه بتعرضك إلى عضة كلب مسعور الكلاب المسعورة يتم إعدامها |
| Beni dinle, Jimmy. Bu herifle ilgili bişeyler yap. çıldırmış gibi davranıyor. | Open Subtitles | (جيمي)، عليك أن تفعل شيء حيال هذا الرجل، إنه لا يكن لنّا بالإحترام. |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 