"çıldırtıyor" - ترجمة من تركي إلى عربي

• للجنون
• بالجنون
• صوابي
• يفزعني
• متهورُ
• تثيرين جنون
• يقودانني

O kadar sinir bozucusun ki, karını çıldırtıyor olmalısın... Evli misin?
أنت مضجر للغايه, يجب إنك تدفع زوجتك للجنون, هل أنت متزوج؟

Bu korkunç belirsizlik beni çıldırtıyor doğrusu.
إنّها حالة عدم اليقين المريعة، هي التي تدفعني للجنون.

Betonarmeler bizi çıldırtıyor!
الخرسانة تقودنا للجنون المساحات الكبيرة الفارغة

Bu dava beni çıldırtıyor. Bütün gece uyumadım.
، سوف أصاب بالجنون من عدم النوم لقد كنت مستيقظاً طوال الليل

Söylediğim sözler çıldırtıyor beni
هذه الكلمات التي أنطقها أفقدتني صوابي

Ama annemizin bizden daha genç biriyle birlikte olduğu düşüncesi beni çıldırtıyor. İnan bana Alan, yakında bu anı tekrar yaşama özlemiyle yanıp tutuşacaksın.
ولكن أن تكون والدتنا مع رجل أصغر منا عمراً، هذا يفزعني

Ben dürüst biriyim, ancak bu kahrolası sıcak beni tam anlamıyla çıldırtıyor.
أنا رجل أمين، لكن هذه الحرارة تدفعني للجنون

Yarasanın ölmemekte bu kadar inat etmesi... bizi çıldırtıyor!
..عناد الرجل الوطواط بعدم تقبل الموت سيقودنا للجنون

Bütün bu özellikler bir arada beni çıldırtıyor.
و حقيقة أنكِ فاتنة ولا تمل العينين منكِ, تقودنى للجنون

Bu durum, yani aşk, insanları çıldırtıyor.
هذا الخيال المعروف بالحب يقود الناس للجنون, كما قلت

Bittim, bittim. Çocuklar beni çıldırtıyor, fırın çalışmıyor, hamam böcekleri borulardan tırmanıyor...
الأطفال يقودونني للجنون و الفرن لا يعمل و الصراصير متخذه موقف

Çok yemek yedikten sonra sol bacağını kaldırması beni çıldırtıyor.
تقودنى للجنون الطريقة التى يحل بها حزامه بعد أن يأكل كثيراً جداً.

işaret etmen beni çıldırtıyor hangi sırları çıkarıyorsun ?
الإشارات التي تقومين بها تدفعني للجنون بك أي أسرار تظهرين ؟

işaret etmen beni çıldırtıyor sen kalbimin derinliklerine dokunuyorsun hangi kızla görüşüyorsun hala kalbimdesin
الإشارات التي تقوم بها تدفعني للجنون بك أنت من يلمس أوتار قلبي

Bu durumun tek olumlu yanı, seni çıldırtıyor ve yapabileceğin hiçbir şey yok.
الشيئ الإيجابي الوحيد في هذا الأمر بأكمله هو إنها تدفعك للجنون وليس هناك شيئ تفعله لتجنب ذلك

Beni çıldırtıyor. Bu hiç adil değil.
. إنها تقودنى للجنون . هذا غيرعادل بالمرة

Ama bazen çok yüksek sesle çalarak Tinker'i çıldırtıyor
،ولكنه يعزف بصخب أحياناً مما يقود تينكر للجنون

Ve.. ve ben ilerisini göremiyorum ve bu beni çıldırtıyor.
ولا .. لااستطيع رؤية ماسيحدث وهذا يقودني للجنون

Bazen bu adam beni çıldırtıyor, boynunu kırıvermek istiyorum.
أحياناً يصيبني هذا الرجل بالجنون. وأكاد أنتزع عنقه.

Bu durum beni çıldırtıyor.
هذا الموقف يفقدني صوابي.

Bu ne böyle? Bu beni çıldırtıyor.
حسنا هذا يفزعني

Annenin evine gitmek biraz beni çıldırtıyor da.
الذهاب لوالدتكِ، يجعلني متهورُ قليلاً

Los Angeles'te erkekleri çıldırtıyor musun?
هل تثيرين جنون الشباب في "لوس أنجليس" ؟

Dee, Frank ve Charlie beni çıldırtıyor.
تعرف , دي فرانك وتشارلي يقودانني للجنون