Onun başarı ve çabalarının takdiri olarak babanın yerine geçmen için ayarlamalar yapıyorum? | Open Subtitles | و اعترافاً بما أنجزه و مابذله من جهود.. سأعمل مايتطلبه الأمر.. لتحمل اسم أبيك وتكون خيرَ خلفٍ له. |
Senden beklenilenin de üzerine çıktın. çabalarının değerini görecek. | Open Subtitles | لقد تجاوزت التوقعات، سيعترف بقيمتك لكل جهودك |
çabalarının yüce bir amaca hizmet ettiğini bilmek yeterli bir ödül. | Open Subtitles | أليس معرفة أن جهدك يخدم غرض أقوم بمكافأة كافية؟ |
çabalarının boşa gitmesine neden olma. | Open Subtitles | حتى لا تضيع جهوده كل هذا الوقت |
Ve birlikte hazırlamış oldukları bu antlaşma cesur çabalarının meyvesidir. | Open Subtitles | والمعاهدة التي أنشؤوها سوية تمثل ذروة جهودهم الباسلة |
Berlin'deki DDR sınırını zorla aşma çabalarının önüne hassasiyetle geçilmiştir. | Open Subtitles | كل المحاولات لاختراق حدود جمهورية ألمانيا الديمقراطية قد احبطت |
Entrikacı değilim ben. Entrikacılara dünyayı kontrol etme çabalarının ne kadar beyhude olduğunu göstermeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا لست مخطط، أنا أحاول أن أظهر للمخططين كم هي مثيرة للشفقة محاولاتهم للسيطرة على الأمور |
Ancak kurtlar başarılı bir şekilde çoğalmak istiyorlarsa, avlanma çabalarının bir vites yükselmesi gerek. | Open Subtitles | لكن لو أرادت الذئاب أن تتوالد بنجاح فإنّ جهود صيدها يجب أن تزيد. |
Eğer oranı yüzde bire düşürürseniz, grup çabalarının %99'unu dışlarsanız, hala fotoğrafların bir çeyreğini kapsamaya devam ediyorsunuz. | TED | وإذا ذهبت أسفل لواحد في المائة، مستبعداً 99 في المائة من جهود المجموعة، فأنكم ما تزالوا تسحبونها كربع هذه الصور تقريباً. |
Ama Vaughn, CIA'in Yolcu'yu bulma çabalarının merkezinde. | Open Subtitles | .. ولكن (فوجن) يُركّز على جهود الإستخبارات المركزية " بخصوص " المسافر |
Savaş taktiklerin cesur caydı fakat canavarı yeme çabalarının boşa gideceğinden emindim. | Open Subtitles | وسائلك القتالية كانت جريئة , لكنني كنت متأكد بأن جهودك لأكل الوحش ستسفر عن لا شيء |
Buna inanman çok zor olabilir, ancak bu olağandışı zaman ve mahalde hayatta kalma çabalarının çok fazla bir değeri yok. | Open Subtitles | أليس ذلك دافعا لك لتتحمل... ؟ جهودك لتنجو قيمتها ضئيلة جدا |
çabalarının sonuçsuz kaldığını söylemekten dolayı üzgünüm. | Open Subtitles | يؤسفني القول ان جهودك المبذولة عقيمة |
çabalarının sonucu bu mu? | Open Subtitles | هل تلك نتيجة جهدك ؟ |
Her ne kadar dün gece nereye gittiğin hakkında bize yalan söylemiş olsan da, bunu çabalarının takdir görmediğini, fark edilmediğini sandığın için yaptın. | Open Subtitles | لذا.. رغم أنك كذبت علينا بشأن مكان تواجدك ليلة الأمس، فقد كذبت لانك.. شعرت بأن جهدك لم يُقدر ولم يُلحظ و(جي جي).. |
çabalarının beyhude yere olduğu hususunda ikna edildi. | Open Subtitles | تم إقناعه أن جهوده لم تعد فعالة |
çabalarının işe yaraması an meselesiydi. | Open Subtitles | انها فقط مسألة وقت قبل ان يجنوا ثمار جهودهم |
Ordu bağlantılarımın çoğu, çabalarının halka bildirilmesinden hoşlanmıyor. | Open Subtitles | حسنا ، الكثير من معارفي العسكريون لا يحبون الكشف عن جهودهم على الملأ |
Eğer hanımımı tanıyorsan... çabalarının boşa olduğunu bilirsin. | Open Subtitles | لو كنت تعلم سيدتي؟ ستعلم ان مثل هذه المحاولات غير مجدية |
İnsanoğlunu uyarmak için pek çok girişimde bulunmalarına rağmen iletişim kurma çabalarının çoğu toplara vurmak ya da lezzetli yiyecekler karşılığı ıslık çalmak olarak yorumlandı. | Open Subtitles | فعلوا الكثير من المحاولات ليحذروا البشرية من الخطر لكن معظم محاولاتهم أسيئت فهمها كمحاولات للمرح من أجل اللعب بالكرة أو التصفير من أجل الأطعمة |