ويكيبيديا

    "çakıl taşı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • حصاة
        
    • الحصى
        
    • الحصاة
        
    • أحجاره
        
    • حصى
        
    İyi bir vaat tıpkı bir sapana tutturulmuş bir çakıl taşı gibi sizi hikayenin başından sonuna kadar sürükler. TED وعد مصرح عنه جيدا هو مثل حصاة يجري سحبها من مقلاع ويدفع بك تقدما في القصة إلى النهاية.
    çakıl taşı mı ne var. Bütün gün beni deli etti. Open Subtitles انها حصاة او ما شابه انها تدفعني للجنون طوال النهار
    susamış bir fil yanıma gelene dek, ya da bir dost... ya da bir bisiklet zili, bir iki çakıl taşı... ..ya da âmâ bir adamın âsâsı yetiyor. Open Subtitles حتى يمر فيل عطش بجواري أو يقفز صديقي للداخل ،أو جرس دراجة .. أو حصاة أو اثنتين أو حتى ما ستفعله عصاة رجل أعمى
    çakıl taşı gayet standart ama neyle kaplanmış olduğuna bak. Open Subtitles حسناً الحصى كان ذو مواصفات قياسية لكن ألق نظرة على غلافه
    Eğer o çakıl taşı bensem dalga, yenilik ve gelişimin ta kendisidir. Open Subtitles ،وإذا كنت أنا تلك الحصاة إذاً فالتقدم والإبتكار هما ما يشكل .تلك الموجة
    Ama yol boyunca çakıl taşı bırakmamış mıydı? Open Subtitles لكن ألم تكن أحجاره قد تركت على الطريق؟
    Ve sen, arkadaşım bu vesileyle haberin olsun çakıl taşı siparişlerini kabul etmeye başladık. Open Subtitles ومن الآن يا صديقي فأنت على علم أننا نقبل طلبات جلب حصى البناء.
    Tekerleğe çakıl taşı sıkışmış gibi bir ses duyduk. Open Subtitles سمعنا ضجة صغيرة، كما لو أن حصاة إلتصقت بالإطار.
    Ufak bir göle bir çakıl taşı atarsınız, ve dalgalar dışarıya doğru yayılıp her şeye dokunup etkilerler. Open Subtitles "إن رميتم حصاة في بركة ماء، فستتفرّع التموّجات للخارج" "ماسّةً ومؤثّرةً في كلّ شيء"
    Savaş çığırtkanı, sömürgeci anlayışlarıyla ve "bize bir çakıl taşı atarsan hastanelerini yerle bir ederiz" dış politikasıyla... Open Subtitles كل تلك إثارة الحرب والاستعمار وتعيث فساداً أوه، أوه إذا رميت علينا حصاة سنقوم بهدم مُستشفياتكم " سياسة خارجية"
    Eğer boğazın çok kurursa, ağzına bir çakıl taşı alıp em. Open Subtitles إن جف حلقك، ضعي حصاة داخل فمك وامتصيها.
    Evet. Kurbağa Gölü'ne çakıl taşı attığında aslında şöyle oluyor. Open Subtitles أجل ، هذا ما يحدث حقاً حين تلقى حصاة في "فروج ليك"
    Olsaydı bile çok pahalı bir çakıl taşı olurdu. Open Subtitles هذه من شأنها أن تكون حصاة مكلفة جداً
    Yolunuza bir çakıl taşı bıraktım. Open Subtitles لقد وضعت حصاة في طريقكما وكلامكما
    Küçük bir çakıl taşı. Open Subtitles إنها حصاة صغيرة
    Ölçüleri... ölçülerinde... küçük bir çakıl taşı. Open Subtitles إنها بحجم... تقريبا... حصاة صغيرة
    Küçük, siyah bir çakıl taşı. Tanrım! Open Subtitles يا إلهي، إنها حصاة سوداء صغيرة!
    Büyükannemin dişine bir çakıl taşı bile yapamazsın. Open Subtitles أنت كانك حصاة على سنّ جدتي.
    Buradaki çakıl taşı, somonların yumurtlamaları için mükemmel bir durumda. Open Subtitles كما تعلم,الحصى هنا ممتاز لوضع السلمون لبيضهم هنا
    Cama çakıl taşı atarsan insanlar dolu yağdığını düşünür ve pencerelerini kapatmaya gelir. Open Subtitles إذا ألقيت الحصى على نوافذ الناس ... فسيعتقدون أنه نداء لذلك ينظرون من النافذة
    Bunu benimle paylaşırken biraz tedirgindi ama bana bir penguen hayatının gei kalanını birlikte geçirmek istediği eşini bulduğunda bunu bir çakıl taşı ile ifade ettiğini söyledi -- mükemmel bir çakıl taşı ile. TED لقد كان متوتراً نوعاً ما عندما كان يحكيها ، ولكنه قال عندما يجد طير البطريق رفيقاً يريد أن يقضي بقية حياته معه ، فإنه يهديه حصاةً ملساء -- تلك الحصاة المثالية.
    "Yolda en ufak bir çakıl taşı bile bırakmayın, çünkü her türlü engel, insanların ilerlemesini yavaşlatır." Open Subtitles لا تتركوا الحصاة الصغيرة" ..على الدرب لأن أيّ عرقلة "ستؤخر تقدم شعوبكم {\pos(192,210)} هذا قول الراهب {\pos(192,210)}
    Ama yol boyunca çakıl taşı bırakmamış mıydı? Open Subtitles لكن ألم تكن أحجاره قد تركت على الطريق؟
    Ellerindeki kesikler yeni oluşmuştu belki de koşarken düşmüş olabileceğini düşündüm ancak herhangi bir çakıl taşı, çimen ya da kir kalıntısı bulamadım. Open Subtitles حسناً , الجروح الموجودة على يديها كانت حديثة العهد لذا اعتقدتَ بأنها ربما وقعت أثناء جريها لكنني لم أجد أثراً لوجود حصى أو عشب أو حتى تراب

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد