Mildred, kapasitesini arttırdı tıpkı 1980'lerdeki ofis çalışanlarının yaptığı gibi. | TED | فهي تترك لعبتها مثل موظفي المكاتب في ثمانينات القرن الماضي فهم تركوا لعبتهم في ماتمكنوا القيام به |
BYSK çalışanlarının bir listesinin peşindeyiz. | Open Subtitles | نحن نتتبع قائمة بأسماء موظفي لجنة إعادة الإنتخاب |
Ya da belki çalışanlarının önünde bağırmayı kesmelisin. | Open Subtitles | أو ربما يجب عليك أن تتوقف عن الصراخ امام موظفيك |
Onların bağlılığını hatırlamanız ve insani yardım çalışanlarının daha iyi korunmasını istemeniz için size çağrıda bulunuyorum. | TED | وانا أدعوكم لتتذكروا تفانيهم وأن تطالبوا بأن يحظى عمال الإغاثة الإنسانية في أنحاء العالم بقدر أكبر من الحماية. |
Orayı duymuş olabilir misiniz? Sanırım Mr. Hudson çalışanlarının içmesine izin vermiyor. | Open Subtitles | اعتقد ان السيد هدسون لا تسمح موظفيه للشرب. |
Bana hastahane çalışanlarının hepsinin olduğu bir liste verebilir misiniz? | Open Subtitles | هل يمكنك ان تعطينا قائمة بكل الموظفين في المشفى ? |
Şirketler, çalışanlarının zaman içinde daha az baskı altında hissetmelerini sağlayabilir mi? | TED | هل هناك أي شيء يمكن للشركات فعله لجعل موظفيها يشعرون بضغط وقت أقل ؟ نعم. |
Ayrıca müşteri hizmetleri problemlerinin yerinde çözebilmesi için çalışanlarının yetenek gelişimine yatırım yaptılar. | TED | واستثمروا أيضاً في تطوير المهارات، ليتمكن موظفيهم من حل مشاكل الزبائن على الفور. |
Şehirdeki elektrik tesisatçısı, elektrik mühendisi ve elektrik santrali çalışanlarının isimlerinin olduğu listeyi çıkar. | Open Subtitles | الخاصة بفنيي الكهرباء, موظفي شركات الطاقة و المهندسين الكهربائيين |
Yetkili liman çalışanlarının olduğu uzun bir listede. | Open Subtitles | إنّه في لائحة طويلة من موظفي سلطة الميناء |
Beyaz Saray çalışanlarının kan gurupları için izin çıkarttırabiliriz. | Open Subtitles | ممكن أن نطلب ملفات موظفي البيت الأبيض لنعرف فصائل الدم |
CIA çalışanlarının kendi kafasına göre iş yapmasını kabullenmiyoruz! | Open Subtitles | لن نترك موظفي المخابرات المركزية يقومون بمصالحهم الخاصة |
Fabrikayı alacaksın , ama çalışanlarının evlerini öne sürüyorsun. | Open Subtitles | قد تحصل على المصنع لكنك تضع بيوت موظفيك على المحك |
çalışanlarının fazla yükselmesini istemiyor olmalısın. | Open Subtitles | افترض انك تريدين موظفيك أن لا يرتفعوا عن طول معين |
Charlie, çalışanlarının bugün erken çıkmasına müsaade ediyor musun? | Open Subtitles | مرحباً تشارلي هل ستترك موظفيك يغادرون مبكراً من اجل ديوالي ؟ |
Bizler için canlarını tehlikeye atan okyanus kurtarma çalışanlarının yaptıkları fedakarlıkları hiç bir zaman unutmamalıyız. | Open Subtitles | لن ننسَ عمال الإنقاذ الذين ألقوا بأرواحهم في المهالك |
- Evet, sonra da senin gizli görevindeki banka çalışanlarının özellikleri ile karşılaştırabiliriz. | Open Subtitles | عن تقاطع مع عمال البنك من عمليتك المتخقية |
6 yıl önce inşaat şirketinde satış faturalarından çalışanlarının hepsinin isimlerini aldım, | Open Subtitles | لقد حصلت على أسماء جميع موظفيه من شركاته للبناء منذ ستة أعوام و سحبت فواتير المبيعات. |
İyi bir patron çalışanlarının mutluluğuna her şeyden çok önem verir. | Open Subtitles | المدير العظيم هو الذي يهتم بسعادة موظفيه |
Yüz tanıma programı, askeri personelin ve hükümet çalışanlarının veri tabanıyla karşılaştıracak. | Open Subtitles | أجل, أول محطه من التعرف على الوجه ستكون ضد قاعدة بيانات الموظفين العسكريين و موظفين الحكومة |
çalışanlarının bu dönüşüme ayak uydurabilmesi için, ilk olarak çalışanlarının özelliklerin kullanımlarını ve müşterilerin yeni servisten memnuniyetlerini izlemelerini sağlayan yeni araçlara yatırım yaptılar. | TED | لتمكين موظفيها من تبني هذا التحول، أولاً استثمروا في وسائل جديدة تُمكن موظفيهم من مراقبة استخدام الخصائص وكذا مدى رضا الزبائن عن الخدمة الجديدة. |
Ve belli yöneticilerle konuşursanız, çalışanlarının evden çalışmasını istemezler bu şeyler yüzünden. | TED | إذا تحدثت إلي بعض المدراء سوف يقولون لكم انهم لا يريدون من موظفيهم العمل في المنزل بسبب هذه الإضطرابات. |
Baştan beri tüm hükümet ve NASA çalışanlarının sana karşı olduklarını biliyorum. | Open Subtitles | أعرف كل الناس الحكوميون موظفو "ناسا "، كانت ضدك |
Kuşhane çalışanlarının dikkatine, sızıntı var. | Open Subtitles | إنتباه لموظفي قفص الطيور لقد كان هناك إختراق في الإحتواء |
Konsolosluk çalışanlarının bir listesini çıkarın. | Open Subtitles | سحب قائمة مُوظفي القنصليّة. |
Açıkçası, onlar çalışanlarının uzun saatler çalışmalarından hoşlanırlar çünkü onların işyeri onların evidir. | Open Subtitles | يحبون أن يعمل موظفوهم ساعات طويلة لأن عملهم هو منزلهم |
Global Transit kıymetli çalışanlarının ölümlerinden üzüntü duysa da mahkemenin doğru karar verdiğine inanıyoruz. | Open Subtitles | على الرغم أنّ طيران (غلوبال ترانسيت) تأسف حقاً على وفاة مُوظفيها المُقدّرين، نشعر أنّ المحكمة أصدرت حُكماً مُناسباً. |
Kuşhane çalışanlarının dikkatine, sızıntı var. | Open Subtitles | إنتباه إلى عاملي المطير لقد حدث اختراق شامل |
Bu soruları bir mahallenin bütün sakinlerine bir şirket çalışanlarının tümüne yayacak olursanız Tamiflu'nun etkinliğinin ne kadar sınırlı olabileceğini anlarsınız. | TED | فإذا قمت بمد هذه الفكرة لتشمل مجتمع كامل، أو كل العاملين في شركتك ستبدأ في إدراك مدى محدودية إختيار التاميفلو كعلاج. |