Yaptığı şey, Çalışmamızın katılımcısının kafatasının içine iç öne kıvrımını etkileyecek küçük bir manyetik sinyal gönderiyor. | TED | وما يفعله هو تمرير نبضٍ مغناطيسيّ عبر جمجمة المشاركين في دراستنا نحو تلفيفهم الجبهي السفلي. |
Yemleme yapmadığımız için, bizim Çalışmamızın bir benzeri yok. | Open Subtitles | دراستنا فريده من نوعها لاننا لن نلقى بطعم |
Çalışmamızın daima arkasında duracağına ve destek olacağına dair söz vermiştin. | Open Subtitles | لقد وعدتّني إنّ دراستنا ستحظى بالدعم والمساندة الكاملة |
Çalışmamızın diyet hapları satışını bölmesini istemem. | Open Subtitles | لا أريد لعملنا أنْ يتعارض مع أقــــراص حميتــــــك. |
Çalışmamızın seksi geri plana iten bir sunumu. | Open Subtitles | عرض تقديمي لعملنا يضع الجنس في الخزانة مرّة أخرى. |
Ekip Çalışmamızın omurgası bu. | Open Subtitles | تلك كانت العمود الفقري لعملنا الجماعي |
Zannımca yalan yanlış basmakalıpları temel almış bizim Çalışmamızın yıkmaya başlayacağı basmakalıplar. | Open Subtitles | فعلوها بدافع الخوف، بناءً على صور نمطية خاطئة، قوالب نمطية بإمكان دراستنا الشــــروع في إزالتــــــــــها. |
Bayan Hogue, anlaştığımız hikaye Çalışmamızın Buell Green'deki zenci topluluğun üzerindeki olumlu etkiler hakkındaydı. | Open Subtitles | السيّدة هوغ, التحقيق الذي اتفقنا بشأنْه هو حول تأثير دراستنا الإيجابي على المجتمع الزنجي هنا في مستشفى بويل الأخضر. |
Çalışmamızın gerektirdiği şey, sadece araştırmanın götürdüğü yere gitmek. | Open Subtitles | تفويض دراستنا فقط إلى حيث يؤدي البحث. |
Çalışmamızın amacı, Capgras sendromunun nedenlerini araştırmak. | Open Subtitles | ,لذا, فالهدف من دراستنا هو تقصي المسبب (لوهم (كابغراس |
Beraber Çalışmamızın bir sebebi vardı. | Open Subtitles | ثمة سبب لعملنا معاً |
Ray, baksana. Sence birlikte Çalışmamızın bir nedeni var mı? | Open Subtitles | (راي)، أتخال أن هناك سبب لعملنا معاً؟ |