Bütün bildiğim bu adamların partimizi bastığı ve çıkarmaya çalıştığımızda da deliye döndükleri. | Open Subtitles | كل ما أعرفه أنهم أفسدو حفلنا و عندما حاولنا إخراجهم صاروا يتصرفون بجنون |
Yüzyıllar sonra, tekrar gün ışığına çıkmaya çalıştığımızda, başaramadık. | Open Subtitles | بعد قرون، عندما حاولنا مرة اخري الظهور ثانية في الشمس، لم نستطيع هذا. |
İçeri girmeye çalıştığımızda şüpheli ateş etmekle tehdit etti. | Open Subtitles | عندما حاولنا الدخول , المشتبه به هددنا بإطلاق النار |
Onları tutuklamaya çalıştığımızda ateş açma hatasına düştüler. | Open Subtitles | .عندما حاولنا اعتقالهم قاموا بخطا فتح النار |
Kamptan ayrıldığımızda, biraz ilerlediğimizde, biraz çalıştığımızda, nehri geçtiğimizde. | Open Subtitles | عندما ينتهي المخيم عندما نمشي فترة عندما نعمل فترة عندما نعبر النهر |
Çıkarmaya çalıştığımızda bize sorun çıkarıyor. | Open Subtitles | لقد كنا في مشكلة معها عندما حاولنا انتزاع تلك الشرائط |
Doyurucu ücreti senin kredi kartına göndermeye çalıştığımızda reddedildi. | Open Subtitles | عندما حاولنا منحك أجر التسجيل من خلال بطاقة إئتمانك ، تمّ الرّفض |
Ted sana göz kulak olmamızı istedi ve seni benim eve götürmeye çalıştığımızda beni ısırdım. | Open Subtitles | وأيضاً أراد تيد أن نقوم بمراقبتك وعندما حاولنا أن نأخذك الى بيتي |
En son Maw Maw'ya öğle yemeğinde turşudan başka bir şey yedirmeye çalıştığımızda ne olduğunu hatırladın mı? | Open Subtitles | اتذكر ماذا حصل المرة الأخيرة التي حاولنا فيها اطعام ماو ماو شيئا غير المخلل على العشاء ؟ |
Bu adadan ilk kurtulmaya çalıştığımızda yabancıydık. | Open Subtitles | أتعلم، أوّل مرّة حاولنا مغادرة هذه الجزيرة، كنّا غريبين عن بعض. |
Geçen sefer böyle bir şey yapmaya çalıştığımızda, elimize donları geçmişti. | Open Subtitles | حاولنا فعل شيء كهذا انتهى بنا الأمر في الحصول على ملابسه الداخلية |
Kaçmaya çalıştığımızda beni yakaladı ve işkence yaptı. | Open Subtitles | و عندما حاولنا الهرب قد أمسكت بنا و قامت بتعذيبي |
En son profesyonel davranmaya çalıştığımızda neler olduğunu ikimiz de hatırlıyoruz. | Open Subtitles | حسناً، كلينا يذكر ماذا حدث بالمرة السابقة التي حاولنا أن نكون محترفين بها |
Şehir merkezindeki bir iş yeri binasını işte böyle oluşturup birleştirirsiniz. Glens Falls, New York'ta, eksik olan kısımları yeniden yapmaya çalıştığımızda da olan şey buydu, öyle değil mi? | TED | على أي حال ، هذا هو كيف تؤلف وتجمع المبانى التجارية في وسط المدينة ، وهذا ما يحدث عندما تكون في جلن فولز، نيويورك ، عندما حاولنا أن نفعل ذلك مرة أخرى ، اين كان النقص، أليس كذلك؟ |
Dar geçidin diğer tarafından onların kamp ateşleriniz izliyoruz ama halatlarla geçmeye çalıştığımızda bizi kuş gibi avlıyorlar. | Open Subtitles | يمكننا رؤيتهم وهم يطبخون على نيران مخيَّماتهم من خلال وادٍ ضيق, ولكن إن حاولنا العبور مُتسلِّلين فإنهم سيكتشفوننا كالنورس على أرصفة الموانئ. |
Küçücük bir şey olsun hatırlamaya çalıştığımızda ise bunu yapamayız. | Open Subtitles | صغير شئ تذكر حاولنا لو ذلك وبعد نقدر لا |
Onunla konuşmaya çalıştığımızda anında avukatını çağırdı. | Open Subtitles | ولمّا حاولنا محادثته وكّل محاميًا فورًا |
Biz Paul'u yapmaya çalıştığımızda, yalnızca başladık, ...ama Rita, altı haftalık firariydi. | Open Subtitles | عندما حاولنا الحصول على طفل (بول) we'd only just started, (ريتا) تختفي لستة أسابيع بدون أذن |
Ona son engel olmaya çalıştığımızda... | Open Subtitles | ... و أخر مره حاولنا فيها أعتراضه |
Teşekkür ederin bayan; ama sadece çalıştığımızda alırız. | Open Subtitles | شكرا سيدتي لكن , أوه , نحن فقط نأخذ عندما نعمل |
Çünkü inanıyorum ki 'Yeterliyim' dediğimiz bir noktada çalıştığımızda, | TED | لأننا عندما نعمل من مكان أعتقد أنه يقول ، " أنا مكتفى , " |